Divan Edebiyatı Nesrinin Genel Özellikleri (Maddeler Halinde)

Divan Edebiyatı Nesir (Düzyazıda) Özellikler:

  • Divan edebiyatında nesir, şiirden az gelişmiştir. Bunda düzyazı ürünlerinin edebi eser sayılma­masının etkisi de büyüktür.
  • Divan edebiyatında üç tür nesir anlayışı vardır: Sade nesir, süslü nesir ve orta nesir.
  • Sade nesirde halkın konuştuğu dilden pek uzaklaşılmamıştır. Halk kitapları, Kur’an, hadis açıkla­maları bu tarzda yazılmıştır. En başarılı örneğini Kâbusnâme adlı çeviri eseriyle Mercimek Ahmet vermiştir.
  • Süslü nesirde şiirdeki gibi hüner, marifet göster­mek amaçlanmıştır. Bu türe genellikle medrese öğrenimi görmüş, Osmanlıcayı iyi bilen yazarlar yönelmiştir. Çok uzun cümlelerin, secilerin, bol söz ve anlam oyunlarının göze çarptığı bu türün en belirgin örneklerini Sinan Paşa, Veysi ve Ner­gisi vermiştir.
  • Orta nesir ise yer yer süslü nesre kaçmakla birlik­te bir konuyu anlatma, öğretme amacı güder. Özellikle tarih, gezi, coğrafya ve din kitapları bu türde yazılmıştır. Evliya Çelebi’nin Seyahatname­si ve Kâtip Çelebi’nin eserleri orta nesrin en tipik örnekleridir.
  • Noktalama işaretleri kullanılmamıştır.
  • Eserlerin hiçbiri paragraflara bölünerek yazılma­mıştır.
  • Divan edebiyatı nesrinde Arapça ve Farsçadan alınan kimi bağlaçlar (ki, vü, u, ü) çok sık kullanıl­mış, cümleler gereksiz yere uzatılmıştır.
  • Nesir yazarlarına “münşi”, nesir yazmaya “in­şa”, nesir yazılarıyla oluşturulan mecmualara da “münşeat” denmiştir.
  • Mensur (düzyazıya dayalı) eserler, tezkire, se­yahatname, sefaretname, siyasetname, hilye, siyer, tarih, gazavatname, kıyafetname, menakıpname, fütüvvetname, pendname gibi türler­de yazılmıştır.