Sözcükte Anlam – 22

SÖZCÜKTE ANLAM – 22

 

1.      İnsanca değerler, sadece ülkemizde değil tüm dünyada aşınıyor.

Altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam aşağıdakilerin hangisinde vardır?

A)     Günümüz gençliğinde evlenip yuva kurma anlayışı gittikçe önemini yitirmektedir.

B)      Geleneklerimiz, günümüz toplumu için çok da büyük bir anlam ifade etmiyor.

C)      Çocuklarımızın insani değerlerden uzak yetişmemesi için aileler olarak bizler so­rumlu davranmalıyız.

D)     Ne yazık ki bugünün insanı mutluluğu, sa­dece ekonomik refahla bağlantılı görüyor.

E)      Bu yüzyılda yaşadığımız savaşlar, insa­noğlunun ne kadar acımasız olduğunu bize göstermektedir.

 

2.   Ne kadar çalışkan olduğunu karnendeki zayıf­lardan çok iyi anladık.

Yukarıdaki cümlede altı çizili sözcükte aşa­ğıdaki anlam olaylarından hangisi vardır?

A)     Duyular arası aktarım yapılması

B)      Soyut, anlatılması güç bir kavramın somut bir sözcükle anlatılması

C)      İnsana ait niteliklerin, insan dışı varlıklara yüklenmesi

D)     Aralarında ilgi kurulan iki kavramdan zayıf olanın güçlü olana benzetilmesi

E)      Sözcüğün görünürdeki anlamının karşıtını verecek şekilde kullanılması

 

3.      Aşağıdaki altı çizili sözcüklerden hangisi gerçek anlamında kullanılmıştır?

A)     Ben bu kaldırımların emzirdiği çocuğum

B)      Erimiş ruhlarımız bir derdin potasında

C)      Senin gölgeni içmiş, onun gözbebekleri

D)     Kara gökler kül rengi bulutlarla kaplı

E)      Bana düşmez can vermek, yumuşak bir ku­cakta

 

4.     Aşağıdakilerden hangisinde “için” sözcüğü cümleye “maksadıyla, amacıyla” anlamı kat­mıştır?

A)     İstanbul büyük final için hazırlıklarını yaptı.

B)      Hedefleri için yapamayacağı şey yoktur.

C)      Dünkü davranışı için herkesten özür diledi.

D)     İnsan vatanı için ne yapmaz?

E)      Üniversiteye gidebilmek için her yola baş­vurdu.

 

5.  Aşağıdaki altı çizili sözcüklerden hangisi di­ğerlerine göre daha genel anlamlıdır?

A)     Müşteriler arasında dolaşan garson orada oturanların dikkatini çekmişti.

B)      Arkası bostan olan kocaman bir bahçe için­deki ev uzaktan görülebiliyordu.

C)      Hüznü anlatan bir çiçek olan gül, şairlerin hep ilham kaynağı olmuştur.

D)     Bugün giydiği siyah palto ona ürkütücü bir hava veriyor, çevresinde bulunanlar sağa sola kaçışıyordu.

E)      Teneffüste arkadaşlarının elinde resimli, bol sayfalı bir dergi görmüştü o gün.

 

6. Kişisel kırgınlıkları, kinleri yok sayacak kalite­deki insanları hiç olmazsa sanat dünyasında bulabileceğimi umut ediyorum.

Altı çizili sözün cümleye kattığı anlam aşağı­dakilerin hangisinde vardır?

A)     Durup dururken iki arkadaş kavga etmeye başladı.

B)      Neredeyse tüm işleri bitirdik bu akşam.

C)      Dershanedeki öğrenciler ister istemez bu geziye katıldı.

D)     En azından konu tekrarı yaparsak bildikleri­mizi unutmamış oluruz.

E)      Toplantı en kötü ihtimalle saat sekizde biter.

 

7.   Aşağıdaki dizelerin hangisinde kişileştirme yoktur?

A)     Yıllar ağlıyor Elazığ’dan geçerken

B)      Bir kâsedir alev dolu gönlüm

C)      Seni hatırlayan sular coşup köpürdü

D)     Körfezdeki dalgın suya bir bak, göreceksin

E)      Kuşlar yalnızları sarar şefkatiyle

 

8.  Bazı eleştirmenlerimizin gayretleri sırf eserdeki yanlışlıkları, aksaklıkları bulmak, ortaya koymak içindir. Eserin güzelliklerine, başarısına kör ve sağır kalırlar.

Yukarıdaki parçada “kör ve sağır kalmak” sö­züyle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?

A)     Ayrıntıları fark etmemek

B)      Dikkate almamak

C)      Duyarsız kalmamak

D)     Bilinçsiz olmak

E)      Önyargılı davranmak

 

9.   Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir söz­cük, benzetme amacı olmadan başka bir sözcüğün yerine kullanılmıştır?

A)     Yazarın ruh dünyasını bizlerden rahatlıkla öğrenebilirsiniz.

B)      Her doğan gün, bana yaşama sevinci veriyor.

C)      Internet kullanımı, her geçen gün artmaya başladı.

D)     Bulutların arkasından güneş bize tebessüm ediyordu.

E)      Maçın sonunda Türkiye sokaklara döküldü.

 

10.   Her okuyanı farklı bir limana götürmesi, iyi şiirin en temel özelliğidir.

Yukarıdaki cümlede “farklı bir limana götür­mek” sözüyle anlatılmak istenen aşağıdaki­lerden hangisidir?

A)     Okuyucuyu yönlendirmek

B)      Okuyucuda değişik anlam ve duygular uyandırmak

C)      Okuyucunun sorunlarını çözmek

D)     Okuyucuya güzel bir hayat sunmak

E)      Okuyucunun, eserlerde kendini bulmasını sağlamak

 

11.    Aşağıdaki atasözlerinin hangisinde “kinayeli” bir söyleyiş vardır?

A)     Dolu bardak su almaz.

B)      Akıl, akıldan üstündür.

C)      Dost ile ye, iç; alışveriş etme.

D)     Kem göz, taşı eritir.

E)      Kurdun merhameti, kuzuyu ağzında taşı­maktır.

 

12. Orta Çağ, hazır düşüncelerin yinelenip durduğu bir dönemdi. Bir şey mi kanıtlanmak isteniyor? O konuda söz sahibi kişilerin görüşlerine baş­vurulurdu. Onların söyledikleri, kafaları kuşatan demir bir çemberdi sanki. İnsanlar kendi soru­nunu bir kez de kendisi düşünmezdi.

Yukarıdaki altı çizili sözle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?

A)        Düşünürleri kendisine öncü görmek

B)        Düşünce özgürlüğüne önem vermek

C)        Başkalarının görüşleriyle kendini sınırlamak

D)       Doğruyu ve yanlışı ayırt edememek

E)        Bir düşünceyi sorgulamak

 

13. Öykülerim, hiçbir zaman rastgele yazılmış ve esinlenmeye bağlı şeyler değildir.

Yukarıdaki altı çizili sözün yerine aşağıdaki­lerden hangisi getirilirse cümlenin anlamı değişir?

A)     üstünkörü

B)      gelişigüzel

C)      baştan savma

D)     alelacele

E)      özensizce

 

14.     Sanatsal yaklaşımlarda toplumun değer yargı­ları, asıl ölçüdür.

Altı çizili sözün cümleye kattığı anlam aşağı­dakilerden hangisidir?

A)     Püf noktası

B)      Mihenk taşı

C)      Önemli bir unsur

D)     Temel hedef

E)      Gerçek sebep

 

15.  Bir ressam, resimlerine kendi kişiliğinin boyası­nı vurmalıdır.

Bu cümlede ressamla ilgili olarak aşağıdaki­lerden hangisi vurgulanmaktadır?

A)     Özgünlük

B)      Özlülük

C)      Duygusallık

D)     Akıcılık

E)      Ulusallık

 

16.  Yaşadıklarımıza ulaşmak, onları anlatabilmek, hayatın her yerine sızmaya çalışmak, insan ru­hunu derinlemesine yansıtabilmek… Sanat, bu­dur işte!

Bu cümlede geçen “insan ruhunu derinlemesi­ne yansıtabilmek” sözüyle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?

A)     İnsanoğlunun ilginç, şaşırtıcı özelliklerini açığa çıkarmak

B)      Kişilerin ortak özelliklerini belirlemeye ça­lışmak

C)      Bireyin ruhsal ve düşünsel zenginliğini an­lamak

D)     İnsanı ve onun davranışlarını öznel bir tu­tumla ele almak

E)      Bireyin iç dünyasını bütün yönleriyle gös­termek

 

17.     Günümüz edebiyat dergilerinde şiirler tek tükyayımlanıyor ne yazık ki!

Bu cümledeki altı çizili sözün cümleye kattı­ğı anlam aşağıdakilerin hangisinde vardır?

A)     Bu sıkıntılı yolculuğun bir an önce bitmesi­ni istiyordu yaşlı adam.

B)      Toplumumuzda önce kendini değil de başka­sını düşünen kişiler yok denecek kadar azaldı.

C)      Okurun ilgisini canlı tutan ve gelecekte de oku­yucu bulabilecek şiirler yayımlamak gerekir.

D)     Güncel sorunları sağlam bir teknikle ele al­mayı düşünmüştü bu kitabında; ama başa­ramadı.

E)      Gönlümü alabilmek için olanları bana tek tek anlatmıştı.

 

18.    Aşağıdaki cümlelerden hangisinde deyim açıklamasıyla birlikte verilmiştir?

A)     Senin bu iyiliğin onun canına minnet, önce­den beri arayıp da bulamadığı bir şey.

B)      Kadıncağız bu çocuklar yüzünden canın­dan bezmişe benziyor.

C)      Dedesinin anlattığı hikâyeleri, her zaman can kulağı ile dinlerdi.

D)     Üzerine titrediği yakınları, onu bu zor gü­nünde can evinden vurdular.

E)      İsmail ile Yusuf’u can ciğer kuzu sarması görmeye alışmıştık artık.

 

19.     Her soruyu “evet” ya da “hayır” diye cevapla­maz. Bazı sorulara “bilmiyorum” bazılarına “belki” gibi karşılıklar verir. Hayatı sadece be­yaz ve siyah renklerle sınırlı değildir; griyi de maviyi de diğer renkleri de aynı ölçüde sever.

Yukarıda geçen “hayatı sadece beyaz ve siyah renklerle sınırlı olmamak” sözüyle anla­tılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?

A)     Hayata herkesin baktığı pencereden bak­maya çalışmak

B)      Esnek olmak, kendini kesin yargılara hap­setmemek

C)      Kendi kurallarını başkalarının etkisiyle sı­nırlamamak

D)     Olumlu düşünmek, her işin bir çaresi oldu­ğunu savunmak

E)      İnsanların farklı düşünceleri olabileceğini kabullenmek

 

20.  Bu çiçek şiirlerini yazanın iyi bir şair olmadığı açıktı; ancak çiçeklerle sıkı fıkı biri olduğu belli oluyordu.

Bu cümleye “sıkı fıkı olmak” sözünün kattığı anlam, aşağıdaki cümlelerin hangisinde var­dır?

A)     Yusuf’un güzelliği dillere destan olmaya başlamıştı.

B)      Fidanların dalı budağı serpilmeye yüz tuttu.

C)      Çiçekler hakkındaki bilgisi hiç yoktan iyi gö­rünüyordu.

D)     Onun kadar kitaplarla haşir neşir olanı gör­medim.

E)      Hat sanatındaki ustalığı görenlere parmak ısırtıyormuş.

 

21.     Aşağıdaki cümlelerin hangisinde “edebiyat” sözcüğü olumsuz bir anlama gelecek biçim­de kullanılmıştır?

A)   Edebiyat dünyamızın seçkin isimlerindendir Tarık Buğra.

B)   Okuma alışkanlığı olmayanlar, edebiyattan yoksun yaşarlar.

C)   Bizim edebiyatımız, Batı edebiyatının geri­sinde değildir.

D)   Lisedeyken edebiyat notları düşük geliyordu.

E)   Edebiyat yapmayı bırakıp asıl konuya gelin.

 

22. “Her yiğidin bir yoğurt yiyişi vardır.” sözü insa­noğlunun bin bir rengi barındıran zengin kişiliği­ni anlatır, öyle olduğu için insanların huyları parmak izlerine benzer.

Bu parçada geçen “insanların huylarının par­mak izlerine benzemesi” sözüyle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?

A)   İnsanların birbirini tamamlaması

B)   Vücut özelliklerinin, insanın kişiliğinden iz­ler taşıması

C)   İnsanın görüntüsüyle davranışın uyumlu ol­ması

D)   Kimsenin kimseye benzememesi

E)   İnsanların ortak ve farklı yönlerinin olması

 

23.     Aşağıdaki cümlelerin hangisinde ikileme cümleye “ara vermeden” anlamı katmıştır?

A)   Gide gele memleketin yollarını ezberledik.

B)   Sınav sonuçları, akşam sabah belli olur.

C)   İşi yetiştirmek için gece gündüz çalışıyor.

D)   Çocukların ıvır zıvır ihtiyacı bitmiyor.

E)   İnşaatın sıva işleri hemen hemen tamamlandı.

 

24.  Çoktandır unuttuğumuz geleneklerimizden biri­nin de “sohbet” olduğunu bilmem hiç fark ettiniz mi? Eğer fark etmişseniz bunun, kültürümüzde oluşturduğu erozyonun boyutlarını tahmin et­mekte hiç güçlük çekmezsiniz sanrım.

Bu parçada geçen “erozyonun boyutlarını tah­min etmek” sözüyle anlatılmak istenen aşağı­dakilerden hangisidir?

A)   Kültür zenginliğimizin farkına varmak

B)   Kaybedilen değerlerin ne olduğunu sezmek

C)   Kökleşmiş geleneklerimizi geleceğe taşımak

D)   Kültürel bozulmaların bize zarar vermeye­ceğini düşünmek

E)   Bozulmaların önüne nasıl set çekileceğini bilmek

 

25.      Edebiyata bir şekilde ucundan kıyısından bula­şıp da edebiyattan yakasını kurtarabilen bir tek tanıdığım yoktur.

Bu cümlede geçen “ucundan kıyısından bu­laşmak” sözüyle anlatılmak istenen aşağıda­kilerden hangisidir?

A)   Planlı programlı hareket etmek

B)   İstemeden kendini kaptırmak

C)   Şöyle böyle ilgilenir olmak

D)   Tiryaki derecesinde tutkun olmak

E)   Başkasının zoruyla katlanmak

 

26.  “Alay” sözcüğü, Türkçede askeri bir terim ol­makla kalmamış, kısa zamanda halk diline aka­rak dilde bir âlem yaratmıştı. Buna göre alay, kalabalık demek, çokluk demektir. Bir alay in­san, bir alay hırdavat ve bir alay cahil gibi ifadeler böyle anlamlandırılmalıdır.

Bu parçada geçen “halk diline akarak dilde bir âlem yaratmak” sözüyle anlatılmak istenen, aşağıdakilerden hangisidir?

A)   Daha geniş halk kitlesine ulaşarak güzel bir hal almak

B)   Halkın dilinde kullanım alanı bularak anlam genişlemesine uğramak

C)   Karşıladığı anlamları halkın da yardımıyla belirgin hâle getirmek

D)   Halkın kullandığı dile ait özellikleri içinde barındırmak

E)   Halka ait deyişlerle bir söyleyiş güzelliğine erişmek

 

27. Türkçe; bir imparatorluk merkezinde, bir impa­ratorluk coğrafyasından akıp gelen seslerle meydana gelmiştir. Bunu meydana getirmek için Türkler, bir taraftan Tuna boylarından ses almış, öte taraftan Afrika ülkelerine yayılmış, Nil suyunun akışından, yani zengin kültürlerden Türkçeye sesler getirmişlerdir.

Bu parçada geçen “zengin kültürlerden Türk­çeye sesler getirmek” sözüyle anlatılmak iste­nen, aşağıdakilerden hangisidir?

A)   Türkçe sözcükleri ahenkli kullanmaya özen göstermek

B)   Yabancı dillerin Türkçeyi bozmasına engel olmak

C)   Türkçeyi öteki milletlerin dillerinin, güzel yönleriyle daha da güzelleştirmek

D)   Kültürel etkileşim sonucu meydana gelen diller arasına Türkçeyi de koymak

E)    Başka dillere ait zenginlikleri,  Türkçenin içinde de aramak

 

CEVAPLAR

1

2

3

4

5

6

7

8

9

10

A E D E C D B B E B

11

12

13

14

15

16

17

18

19

20

A C D B E A B A B D

21

22

23

24

25

26

27

 
E E C B C B C