TEŞHİS (KİŞİLEŞTİRME)
- Kavramların ya da doğadaki varlıkların insan kişiliğinde gösterilmesine “teşhis” denir.
- Her teşhiste insandan doğaya yapılan bir aktarma söz konusudur; ancak teşhisin oluşması, aktarılan kavramın mecaz değerinde olmasına bağlıdır.
- Teşhisin bir başka özelliği kapalı istiareye dayalı bir mecaz türü olmasıdır. Teşhiste kendisine benzetilenin insan olması ve bu öğenin verilmemesi doğal olarak kapalı istiareyi doğurur.
- Dolayısıyla her teşhis, bir kapalı istiaredir; fakat her kapalı istiare bir teşhis değildir.
Teşhis örnekleri:
“Ey boş gecelerin dadı ay ışığı!
Salla, salla hüzün uyuyan beşiği”
“Ay ve güneş ezelden iki İstanbulludur”
“Yaprak dökümünde uyup rüzgâra Yorgun dallarını sallama söğüt”
“Varsın bahçelerde rüzgâr gezinsin”
“Dinmiş denizin şarkısı, rüzgâr uyumakta
Rıhtım boyu sonsuz bir üzüntüyle karaltı
Mevsim gibi süslenmiş Emirgan, Çınaraltı”
“Tarihin dilinden düşmez bu destan
Nehirler gazidir, dağlar kahraman
Her taşı bir yakut olan bu vatan
Can verme sırrına erenlerindir”
“Durgunca bir deniz sahilleri öper
Söner ufuklarda sevdalı bir kamer
Yıldız gibi uçar ateşböcekleri
Gecenin gözyaşı öper çiçekleri”
“Ufukta günün boynu büküktü.”
“Dağlara yaslanıp yatan güneşi
Yaralı, hastadır, yorgundur sandım”
“Sevincinden ağlayan, gülen, haykıran rüzgâr
Kalplere sevinç, umut ve inanç getiriyor.”
“Besbelli her saat artar kederi
Belki de yüreği yara dağların.”
“Bir bulut gezer yayla yayla Anadolu’yu
Bir baştan başa selâm götürür.”
“Dinmiş denizlerin şarkısı, rüzgâr uymakta
Körfez düşünür, Kanlıca mahzundur uzakta.”