Güzel Sanatlar
Edebiyat
Olay, düşünce, duygu ve hayalleri dil aracılığı ile estetik bir şekilde nazım veya nesir yoluyla ifade etme sanatıdır. Okuyucuya estetik bir lezzet sunmayı amaçlamayan onu bir konuda aydınlatacak teknik bilgileri içeren yapıtlar (bilimsel makale veya kitaplar, gazete haberleri vb.) edebiyatın dışında değerlendirilir. Ayrıca edebiyat, sadece yazılı metinleri kapsamaz, bazı edebiyat eserleri sözlü ürünler olarak da ortaya konur.
Müzik
Sesin biçim ve anlamlı titreşimler kazanmış hâlidir. Biçim ve titreşim içeren bir ses oluşumunun müzik olarak kabul görmesi için dinleyende duygulara yönelik etkileşim yapması esastır. Müzikte, belli bir ahengin ortaya çıkması için, farklı ses değerlerine sahip “nota”lardan yararlanılır. Müzik; dil ve ırk fark etmeksizin doğrudan duygulara hitap eden bir sanat dalı olduğundan, herkesin anlayabildiği en etkili dildir. İnsanın eğitim sürecinde müzik önemli yer tutmakta, duyuşsal ve bilişsel yönden onu geliştirmektedir.
Resim
Duygu ve düşüncelerin, herhangi bir yüzeye çizgi ve renklerle hatta günümüzde hemen her tür malzemenin de kullanılarak yansıtıldığı bir sanat dalıdır. Resim yapmakta kullanılan teknoloji; malzemeleri de geliştirmiş, bitki yağlarıyla elde edilen boyaların yerini, daha kalıcı, kullanımı daha kolay boyalar almıştır. Tarih boyunca duvarlara, taşa, tahtaya, deriye, metallere, kumaşlara, kâğıda, cama vb. malzemelere resim yapılmıştır.
Heykel
Varlıkları, taş, maden, tahta gibi çeşitli malzemeyle temsil etme sanatıdır. Üç boyutlu (yükseklik, genişlik, derinlik) olan bu ürünler, heykeltıraşın duygularını yansıtır. Bu iş, kesim, biçimleme, kalıplama gibi özel tekniklerle hazırlanan çeşitli malzemeyle yapılır. Genellikle insan, hayvan ya da nesnelerin heykelleri yapılır. Taş ve ahşap gibi malzemelerden yontularak yapılabileceği gibi, kil, balmumu gibi ara malzemelerden modellenerek, bronz ve tunç gibi metallerden de dökülebilir. Heykel ve heykelciliğin tarihi eski zamanlara kadar uzanır. Kazılarda mermer, ağaç, taş, pişmiş toprak, metal gibi çok çeşitli malzemelerden yapılmış heykel ve heykelciklere rastlanmaktadır.
Mimari
İnsanların yaşamasını kolaylaştırmak ve barınma, dinlenme, çalışma, eğlenme gibi eylemlerini sürdürebilmelerini sağlamak üzere gerekli mekânları, işlevsel gereksinmeleri ekonomik ve teknik olanaklarla bağdaştırarak estetik bir biçimde inşa etme sanatıdır. Mimari, insanlık tarihinin her döneminde önemini korumuş; dinî yapılardan saraylara ya da bir kentin dokusunu oluşturan basit konutlara kadar her türlü açık ve kapalı mekânı tasarlamıştır.
Hat
Arapça “hatt” sözcüğünden gelen ve yazı, çizgi, çığır, yol manalarına sahip olan “hat” kelimesi, terim olarak “Arap yazısını estetik ölçülere bağlı kalıp, güzel bir şekilde yazma sanatı (hüsn-i hat)” olarak açıklanmıştır. Bir süsleme sanatı olan hat sanatı ya da hüsn-ü hat veya kaligrafi, yazı sistemleri ve yazı öğeleri kullanılarak geliştirilen, sıklıkla dekoratif amaçla kullanılan bir görsel sanat türüdür. Hat sanatının kendini en çok belli ettiği yerler camilerdir.
Minyatür
Çok ince işlenmiş ve küçük boyutlu resimlere ve bu tür resim sanatına verilen addır. Daha çok; kâğıt, fildişi ve benzeri maddeler üzerine yapılmıştır. Kitapları resimlemek amacıyla yapıldığından boyutları küçük tutulmuştur. Minyatürün köklerinin Orta Asya’ya kadar uzandığı bilinmektedir. Yazma eserlerin süslemesinde ve konuların görüntü ile açıklanmasında “nakkaş” adı verilen ustaların eliyle büyük bir beceriyle kullanılmıştır.
Tezhip
Altın ile süsleme anlamına gelen tezhip; Kur’an ayetleri, ferman ve berat gibi değerli evrak ve levhaların yüksek manevi değerini ifade etmek amacıyla gelişen bir sanat dalıdır. Tezhipte temel malzeme altın ya da boyadır. Altın, varak denilen, dövülerek inceltilmiş tabakalar hâlinde kullanılır.
Ebru
Kitreyle yoğunlaştırılmış su üzerine özel hazırlanmış boyalarla oluşturulan desenlerin kağıt üzerine geçirilmesi yoluyla yapılan bir süsleme sanatıdır. Özel yöntemlere sahip geleneksel bir süsleme sanatı olan “ebru” sözcüğüne köken olarak bulut anlamına gelen Farsça “ebr” sözcüğü gösterilmektedir. Bu sözcükten türetilen ve “bulut gibi” ya da “bulutumsu” anlamına gelen “ebri” sözcüğü Türkçede değişerek “ebru” biçimini almıştır.
Tiyatro
Sahnede, oyuncuların sergilemesi amacıyla hazırlanmış gösteridir. Farklı bir şekilde duyguların ve olayların hareket ve konuşmalarla anlatılmasıdır. Tiyatro eseri, olayları oluş yoluyla gösterir. Bu yönüyle konuşma ve eyleme dayanan bir gösteri sanatıdır.
Sinema
Herhangi bir kavramı, bir düşünceyi, bir konuyu sesle desteklenen devinimli resimler yardımıyla ortaya koyan sanat dalıdır. Sinema sanatı 20. yüzyılda gelişmiş, kendinden önce yaygınlık kazanmış bulunan edebiyat, resim, müzik gibi çeşitli sanat dallarına dayalı, büyük teknik beceri gerektiren karmaşık bir sanattır.
Opera
Konusunu daha çok; tarihten, mitolojiden, efsanelerden veya güncel olaylardan alan, sözlerinin tümü veya birçoğu bestelenmiş, içinde görsel öğeler barındırabilen (dans, dekor, kostüm, ışık vb.) sahne sanatıdır. Bir orkestra veya müzik topluluğunun eşliğinde sunulan eserin yazılı metnine “libretto” adı verilir. Oyun süresinin çoğunu sözlü bölümler oluşturur. Sözler, konunun akışına göre belli başlı müzik türleri içinde bestelenir.
Pandomim
Düşünce ve duyguları müzik veya türlü eşyalar eşliğinde bazen dansla, bazen de gövde ve yüz hareketleriyle yansıtmayı amaçlayan sözsüz oyundur. Pandomimde sanatçı, yüz mimiklerini, el kol ve beden hareketlerini kullanarak temayı anlatmaya çalışır.