10.Sınıf Edebiyat BirYay Yayınları Kitap Cevapları(Sayfa 89)

10.Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı  BirYay Yayınları Kitap Cevapları 89. sayfanın cevaplarına aşağıdan ulaşabilirsiniz.

  1. Okuduğunuz metinden alınan aşağıdaki beytin kafiyesini bulunuz.

Biri sözlegü ol tokuzu tıdıg

Tıdıg söz tüpi barça yıdıg

-ıg redif

-d sesi yarım kafiye olarak kullanılmıştır.

  1. Ahmet Yesevi’nin şiirlerinin içeriğinden yola çıkarak şiirlerine neden hikmet adını verdiğini belirleyiniz.

Her biri dinin esaslarını ve tasavvufun ilkelerini öğreten metinler olduğu için şiirlerine HİKMET adını vermiştir. Bunların toplandığı kitaba da DİVAN-I HİKMET demiştir.

  1. Ahmet Yesevi’nin, her dörtlüğün sonunda “yer altına girdim işte” demesinin sebebi ne olabilir? Açıklayınız.

Peygamberimiz 63 yaşında vefat ettiği için  Ahmet Yesevi de peygamberimizin öldüğü yaşa gelince onunla aynı duyguyu yaşamak için mezarını kazdırır ve mezarın içine girip ölüm duygusunu yaşamak ister. Hatta gelenekte “haddi aşmak” diye bir tabir vardır ki 63 yaşından fazla yaşayanlar kullanır.

  1. Dîvânu Lugati’t-Türk’ün yazılış amacı nedir?

Araplara Türkçeyi öğretmek için yazılmıştır.

  1. Dîvânu Lugati’t-Türk’te yer alan dua bölümlerini tespit edip söyleyiniz.
  • Tanrı’nın yarlığaması onun ve onun yararlıklı çoluğu çocuğu üzerine olsun; büyük esenlikler versin.
  • Tanrı onun durumunu sürekli yücelikte, ömrünü rahat ve gönçlük içerisinde uzun eyliye..
  1. Tanık gösterme; bir düşünceyi desteklemek ve inandırıcı kılmak için o düşünce alanında yetkin bilinen kişilerin görüşlerine yer vererek yapılan anlatımdır. Ayrıca metinde düşünceyi geliştirme yöntemlerinden de biridir.

Dîvânu Lugati’t-Türk’ten okuduğunuz metinde tanık gösterilen yerleri tespit edip savunulan düşünceye katkısını değerlendiriniz.

“…Oğuz Türklerinin ortaya çıkacaklarını  söylediği sırada “Türk dilini öğreniniz çünkü onlar için uzun sürecek egemenlik vardır.” buyurmuştur. “ifadelerinin kullanılmasındaki en büyük etken ifade anlattığı duygu ve düşünceyi alanında uzman kişi/kişiler tarafından desteklenmesidir. Burada Kaşğarlı Mahmud Türkçeyi öğrenmek gerektiğini söylüyor ama bu durum sadece onun sözü olsa çok etkili olmayabilir ama Peygamber hadisini aktarınca anlattığı duygu ve düşünceler daha kalıcı ve etkileyici olmaktadır.

Etkinlik

  1. Daha önce okuduğunuz Yusuf ve Zeliha mesnevisi ile okuduğunuz Kutadgu Bilig’i aşağıdaki özelliklere göre karşılaştırınız.

 

Yusuf ve Zeliha

Kutadgu Bilig

Konu

Aşk

Didaktik

Ölçü

Aruz

Hece-aruz karışık

Dil

Arapça ve Farsça kelimeler var.

Arapça ve Farsça kelimeler var.

Nazım Şekli

Mesnevi

Mesnevi

 

  1. Karamanoğlu Mehmet Bey: “Şimden gerü hiç gimesne divanda, dergahda, bergahda ve

dahi her yerde Türk dilinden özge söz söylemeye” Kaşgarlı Mahmut: “Derdini dinletebilmek ve Türklerin gönlünü alabilmek için onların dilleriyle konuşmaktan başka çare yoktur. Türk dilini öğrenmek vacip (çok gerekli) bir iş olur; yok, bu söz doğru değilse akıl da bunu emreder.” Karamanoğlu Mehmet Bey ve Kaşgarlı Mahmut’un Türkçeye bakış açılarını değerlendiriniz.

Her ikisi de Türkçenin önemli ve öğrenilmesi/kullanılması gerektiğini vurguluyor.

  1. Ben bu kitaba hikmet, seci (nesirde yapılan kâfiye), atalar sözü, şiir, nesir gibi peylerle süsliyerek hece harfleri sırasınca tertip ettim. İrdemen(beğensin) onu yerinde bulsun, arayan sarasında araşan diye her kelimeyi yerli yerine koydum; derinliklerini alana çıkardım; katılıklarını yumuşattım. Yıllarca birçok güçlüklere gögüs gerdim. Bu lügat kitabını baştan sonuna dek sekiz ayrımda topladım.

Dîvânu Lugati’t-Türk

Kaşgarlı Mahmut, sözlüğünü yazarken nasıl bir yöntem izlemiştir? Bunu, günümüz sözlükleriyle karşılaştırınız.

Kaşgarlı Mahmut, bu sözlüğü yazarken geniş bir derleme çalışması içerisine girmiştir. Halkın şiirlerini, düz yazılarını , atasözlerini toplamış ve bunları açıklama yapılacak metnin içerisine yerleştirmiştir.