SÖZCÜKTE ANLAM – 10 (ÇIKMIŞ SORULAR)
1. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde “yarın” kelimesi, “İnsan yarını da düşünmek zorundadır.” cümlesindeki anlamıyla kullanılmıştır?
A) Yarından sonra işin biter sanırım.
B) “Yarın gelirim.” demişse mutlaka gelir.
C) Yarın bir işim çıkıp çıkmayacağını bilemiyorum.
D) Yarının neler getireceğini kimse kestiremez.
E) Bugün boşum, ama yarın için söz veremem.
(ÖSS 1987)
2. Aşağıdaki cümlelerden hangisinde “çekmek” kelimesi “tükenmek” anlamında kullanılmıştır?
A) Pilav, suyunu iyice çekmiş.
B) Bankadan bir miktar para çekti.
C) Ceketin astarı çekmiş.
D) Uyumak için yorganı başına çekti.
E) Balıkçı bütün gün kürek çekti.
(ÖSS 1987)
3. Aşağıdaki dizelerin hangisinde “büyümek” kelimesi “artmak, çoğalmak” anlamında kullanılmıştır?
A) Büyüdü büyüdü gözleri yürek kadar
B) Büyür güzellikleri çocukların düşlerimde
C) Büyür çocuklar ellerinde anaların
D) Evvel küçük idi, şimdi büyümüş
E) Ekinler büyüdü, orağa geldi
(ÖSS 1987)
4. Her eser asıl yazıldığı dilden, onun inceliklerini hakkı ile sezip kendi dillerinde de edaya muktedir, hiç olmazsa bu iştiyaki duyan kimseler tarafından tercüme edilmelidir.Filoktetes’i M. Paul Masqueray’in Fransızcaya tercümesinden tercüme ettim. Bu tercümenin iyi olmadığını, iyi olmayacağını biliyorum, hatta bu işi üzerime almaktan çekinmemekle beraber kendimi günah işlemiş saydığımı itiraf ederim.
Her kitabın başında okuyucuların müsamahasını dilemek adettir. Ben o müsamahayı dilemeyeceğim. Bu memlekette yanlış, fena tercümelerin çoğalması hep o müsamaha, fikir hayatının en müthiş en mürai düşmanı olan müsamaha yüzündendir.
Parçada geçen “mürai” kelimesinin manası nedir?
A) Korkunç B) Amansız C) Büyük
D) Önemli E) İkiyüzlü
(ÜSS 1967)
5. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde “parlamak” kelimesi “Mesleğinde kısa sürede parladı.” cümlesindeki anlamıyla kullanılmıştır?
A) Sakin tavırlı bir insandı; böyle parlamasına bir anlam veremedim.
B) Daha ilk eseriyle parlamış,, herkesçe sevilen bir yazar olmuştu.
C) Bidondaki benzin parlayınca kaçışmaya başladılar.
D) Gökyüzünde yıldızlar bir parlıyor, bir kayboluyordu.
E) Söz kardeşinden açılınca gözleri parlıyor, bir şeyler söylemek istiyordu.
(ÖSS 1987)
6. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde “çocuk” kelimesi, ötekilerden farklı anlamda kullanılmıştır?
A) Çocuklardan yaşlarına göre güç işler istenmemelidir.
B) Çocukların gelişmesi için çok iyi beslenmeleri gerekir.
C)Yeni yürümeye başlayan çocuklar sık sık düşerler.
D) Bu çocukların evlenip, yuva kurmalarına biz yardımcı olduk.
E) Çocuklar gizlilik kavramını zamanla öğrenirler.
(ÖSS 1987)
7. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde “denk” kelimesi, deyim içinde kullanılmıştır?
A) Dengin olmayan kişilerle arkadaşlık etmeni istemiyorum.
B) Bu iki çuvalın ağırlıklarının denk olduğunu sanmıyorum.
C) Tatilde, denk getirebilirsem iki gün de İstanbul’da kalacağım.
D) Kardeşlere verilen hediyelerin denk olmasına dikkat etmeliydiniz.
E) Dikkat ettim, terazinin kefeleri denk değildi.
(ÖSS 1987)
8. Aşağıdakilerin hangisinde “nasıl” sözcüğü cümleye “zorunluluk” anlamı katmaktadır?
A) Bütün bu olanlardan sonra ona nasıl inanabilirim?
B) Bu şiddetli yağmurda oraya nasıl gidebildiniz?
C) Bu işin nasıl olduğunu bir daha anlatır mısınız?
D) Bugünlerde nasıl çalışıyor bilemezsiniz!
E) Söz verdiğin halde nasıl gitmezsin!
(ÖSS 1988)
9. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde “gerçekten” sözcüğü ötekilerden farklı bir anlamda kullanılmıştır?
A) Giderken gerçekten size uğradı mı?
B) Bu filmi gerçekten görmek istiyor musunuz?
C)Bu gazeteci yazılarında gerçekten hiç ayrılmaz.
D) Bir gün onun da adam olduğunu gerçekten görecek miyim?
E) Bu tatsız tartışma seni gerçekten çok üzmüş.
(ÖSS 1988)
10. Ne olursa olsun oraya gideceğim.
Cümlesine altı çizili sözün kattığı anlam aşağıdakilerden hangisinde vardır?
A) Arkadaşımı mutlaka bulacağım.
B) Bütün gerçekleri açıklayacağım.
C) Hemen yola çıkacağım.
D) Bunların hiçbirini söylemeyeceğim.
E) Eşyalarımın hepsini götürmeyeceğim.
(ÖSS 1988)
11. “Odayı bir menekşe kokusu doldurdu.” cümlesinde geçen “bir menekşe kokusu” kavramını nitelendirmek isterseniz aşağıdaki sözcük dizilerinden hangisini tümüyle seçersiniz?
A) keskin – kaba – mis
B) hafif-hoş-tatlı
C) hoş – sert – boğucu
D) baygın – tatlı – bunaltıcı
E) ağır – soluk – cılk
(ÜSS 1976)
12. Gelir gelmez telefon ederdi.
Cümlesine altı çizili sözün kattığı anlam aşağıdakilerden hangisinde vardır?
A) Olur olmaz işlerle uğraşıyor.
B) Belli belirsiz bir ağrı duydum.
C) Bilir bilmez söze karışır.
D) Yatar yatmaz uykuya dalmışım.
E) Zamanlı zamansız sokağa çıkar.
(ÖSS 1988)
13. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde “fena” sözcüğü, hem anlamı hem de cümledeki görevi açısından ötekilerden farklıdır?
A) Onun, söylendiği kadar fena bir insan olduğunu sanmıyorum.
B) Çok fena bir yoldan geçerek buraya geldik.
C) Bugün çok fena bir olaya tanık oldum.
D) Şemsiyeni al, yağmur fena yağıyor.
E) Pencereyi aç, içerde fena bir koku var.
(ÖSS 1989)
14. “Sıkıntısına katlanmadan………………tek gerçek sevinç yoktur dünyada.”
Cümlesinde boş bırakılan yere aşağıdaki sözcüklerden en uygun olanı hangisidir?
A) işitilebilen B) duyulabilen
C) görülebilen D) sezilebilen
E) kavranabilen
(ÜSS 1976)
15. “Geç kaldık, arabalıya yetişemeyeceğiz.” cümlesindeki “arabalı” sözcüğü, “araba vapuru” anlamında kullanılmıştır.
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde buna benzer bir kullanım yoktur?
A) Bundan sonra dergimiz, birinci hamura basılacak.
B) Ön kapı açılmıyor, arkadan ineceksiniz.
C) Bu arabayı iki yıl önce iki milyona almıştık.
D) Bu tablo, onun yaptığı son yağlıboyadır.
E) Otobüs saat 12.30′ da hareket edecek.
(ÖSS 1989)
16. Ben oldum olası topluluklar önünde konuşamam; düşüncelerimin zinciri kopar, dilim bağlanmış gibi olur; öylece kalakalırım ortada.
Bu cümledeki “düşüncenin zinciri kopmak” sözünün anlamı aşağıdakilerden hangisi olamaz?
A) Söz söyleyemez duruma düşmek
B) Söyleyeceklerinin neler olduğunu unutmak
C) Yerel söyleyiş özelliklerine yer vermek
D) Cümleler arasında bağıntı kuramamak
E) Anlatacaklarının sırasını şaşırmak
(ÖSS1989)
17. Kendimi bildim bileli onlar bu evde oturur.
Altı çizili sözün bu cümleye kattığı anlam aşağıdakilerin hangisinde vardır?
A) O, alışkanlıklarına bağlı bir kimsedir.
B) Çocukluğumda bu tür oyunları hiç oynamadım.
C) Onun bize gerçeği söylediğine inanıyorum.
D) Sizinle ilk karşılaştığım günü hiç unutamıyorum.
E) Bu köy öteden beri balıkçılıkla geçinir.
(ÖSS 1990)
18. Kitap okurken önemli gördüğü noktaları unutmadan, sıcağı sıcağına not ediyordu.
Altı çizili sözün bu cümleye kattığı anlam aşağıdakilerin hangisinde vardır?
A) Elini çabuk tutmalısın.
B) Daha hızlı yürümelisin.
C) Olanları ona hemen anlatmalısın.
D) Söylenenleri dikkatle dinlemelisin.
E) Bu konu üzerinde önemle durmalısın.
(ÖSS 1990)
19. Ne yazık ki, vücudun hârâbisi zekâ olgunluk zamanına tesadüf eder. Manasız çocukluk, tatsız gençlik, olgunluk yaşına hazırlanmaktan başka nedir? Zekâ nar, ayva ve portakal gibi geç renk ve koku bulan bir sonbahar mahsulüdür. En az kırk sene güneşte pişmeden bu asil meyve ballanmıyor. Dünyayı idare eden ilim, fen, iktisat, sanat ve edebiyat cereyanlarının nâzımı, şakakları beyazlaşmış kafalardır.
Nâzım kelimesinin parçadaki anlamı aşağıda-kilerden hangisidir?
A) Şiir gibi musikili B) Şiiri geliştiren
C) Düzene koyan D) Geliştiren
E) Öncü
(ÜSS 1967)
20. Aşağıdakilerden hangisinde “de, da” kullanıldığı cümleye “küçümseme” anlamı katmaktadır?
A) Nasıl oldu da zil sesini kimse duymadı?
B) Benim için fark etmez; tiyatroya da gidebiliriz, sinemaya da.
C) O kadar üsteledim gene de “Vermem de vermem.” dedi.
D) Okumana diyecek yoktu ama şiir de şiirdi hani.
E) O büyüyecek de, adam olacak da bize bakacak.
(ÖSS 1987)
21. . I. Bu roman bizi ortaçağ Avrupa’sına götürüyor.
II. Kardeşini bu akşam tiyatroya götürecekmiş.
III. Dinlediğim müzik beni yıllar öncesine götürdü.
IV. Ellerini ağrıyan başına götürdü.
“Götürmek” sözcüğünün aynı anlamda kullanıldığı iki cümle, aşağıdakilerden hangisinde bir arada verilmiştir?
A) I. ve II. B) I. ve III. C) I. ve IV.
D) II. ve III. E) III. ve IV.
(ÖSS 1989)
22. Oyun boyunca sanatçı, abartmaya hiç yüz vermiyor; kendisine ve seyirciye oldukça saygılı, ustaca bir yol izliyor.
Bu cümledeki “abartmaya hiç yüz vermiyor” sözünün anlamı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Sıradan bir oyun sergilemek
B) Gerçeği olduğu gibi yansıtmaya çalışmak
C) Yanlışlık yapmamak için titizlenmek
D) Seyirciyi etkilemeye çalışmak
E) Kendi görüşlerini ön plana çıkarmak
(ÖSS 1989)
CEVAPLAR
1. D
2. A
3. B
4. E
5. B
6. D
7. C
8. E
9. C
10. A
11. B
12.D
13.D
14.B
15.E
16.C
17.E
18.C
19.C
20.E
21.B
22.B