SÖZCÜKTE ANLAM – 11 (ÇIKMIŞ SORULAR)
1. Aşağıdakilerden hangisinde “açık vermek” deyimi, diğer dördünden değişik anlamda kullanılmıştır?
A) Tüketimin, üretimden çok olması, açık vermek demektir.
B) Mal fire verdikçe, satıcı da açık verir.
C) Tartışmada açık vermemek için özen göstermek gerekir.
D) Bu pahalılıkta açık vermeden geçinmek çok güç.
E) Kazandığından azını harcayan, açık vermez.
(ÜSS 1980)
2. Aşağıdaki cümlelerden hangisinde “göstermek” sözcüğü “kanıt göstererek inandırmak” anlamında kullanılmıştır?
A) Size kardeşimin resmini göstermiş miydim?
B) Onun böyle düşünmediğini size göstereceğim.
C) Ona biraz matematik gösterir misiniz?
D) Yazın, bana, makinenin nasıl kullanıldığını gösterecek.
E) Giyim kuşamı, onu olduğundan çok genç gösteriyor.
(ÖSS 1981)
3. Yanmak” sözcüğü, aşağıdaki cümlelerin hangisinde “geçersizlik” anlamında kullanılmıştır?
A) Tren saat sekizde kalkıyor; yetişemezsek yandık!
B) Bütün gün güneşte oturmaktan kolları yanmış.
C) Binanın büyük bir kısmı yanmış,, oturulmaz hale gelmiş.
D) Otobüse yetişemezsek, biletlerimiz yanar.
E) Bu yıl sıcak erken bastırdı, ürünlerin hepsi yanmış.
(ÖSS 1981)
4. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde “bırakmak” sözcüğü, “Uyukluyorum, arabacı da uyukluyor; sinekler bıraksa atlar da uyuyacak.” cümlesindeki anlamıyla kullanılmıştır?
A) Bıraksam akşama kadar sokakta oynayacak.
B) Bu araba bizi yolda bırakır.
C) Sigarayı bıraksam sağlığım düzelecek.
D) Kâr bıraksa işinden vazgeçer miydi hiç.
E) Kâğıdı masanın üzerine bıraksaydın, görebilirdim.
(ÖSS 1981)
5. I. Tuttuğunuz yol, doğru bir yol değil.
II. Tartışmada onu tutmadığım için bana darılmış.
III. Bugün söyledikleri dünküleri tutmuyor.
IV. Öne sürdüğü görüşleri hiç kimse tutmadı.
V. Bu moda tutmadığından çabucak eskisine dönüldü.
“Tutmak” sözcüğü, yukarıdaki cümlelerin hangilerinde aynı anlamda kullanılmıştır?
A) IV. ve V. B) I. ve III. C) II. ve IV
D) I. ve II. E) III. ve V
(ÖSS 1982)
6. “Hele sinemaya git de göreyim seni!”
cümlesindeki “göreyim seni” cümleye, aşağıdaki anlamlardan hangisini kazandırmaktadır?
A) yönlendirme B) korkutma
C) yüreklendirme D) özendirme
E) paylama
(ÜSS 1980)
7. “Doktor, hastanın halinde telaş edecek bir şey olmadığını söyledi.”
“Telaş” sözcüğü, aşağıdaki cümlelerden hangisinde bu cümledeki anlamıyla kullanılmıştır?
A) Oğlunuz çalışmışsa nasıl olsa geçer, telaş etmeyiniz.
B) Bu kadar telaş edecek ne var, daha erken, yetişebilirsin.
C) Uzaktan gördüm, etrafına bakmadan telaşla eczaneye girdi.
D) Biraz dikkatli olmak gerek; bu iş telaşa gelmez.
E) Onun telaşı, bizi de çabuk olmaya zorladı.
(ÖSS 1982)
8. ‘Televizyon reklamları radyo ile yapılanlardan daha etkili oluyor.”
“İle” sözcüğü, aşağıdaki kullanımlardan hangisinde bu cümledekiyle aynı görev ve anlamdadır?
A) Bugün radyo ile televizyonun hayatımızdaki yeri ve önemi yadsınamaz.
B) Ona göre ahlak, düşündüğü ile yaptığı arasındaki benzerliktir.
C)Sinekli Bakkal ile Tatarcık, Halide Edip’in toplumsal konulu iki romanıdır.
D) O, deyimleri ve tekerlemeleri ile İstanbul Türkçesinin güzelliğini yansıtmıştır.
E) Onu en çok ilgilendiren, gazetenin gülmece sayfası ile spor haberleridir.
(ÖSS 1982)
9. Özlem kelimesi, aşağıdaki cümlelerin hangisinde “Bir kimse ya da şeye karşı duyulan bir daha görmek ya da yeniden kavuşmak isteği” anlamı dışında kullanılmıştır?
A) Çocukluğumun o güzel günlerini özlemle hatırlarım.
B) şiirleri okuyunca yarına, yarınlara büyük bir özlem duydum.
C) Orada kaldığım günlerde yurduma duyduğum özlem büyüdükçe büyüdü.
D) Öğrencilik günlerinden özlemle söz etti.
E) Mahalle arkadaşlarının ağır şakalarına bile özlem duyuyordu.
(ÖSS 1983)
10. “Odunu yardım.”, “Ona yardım, bir insanlık borcudur.” cümlelerindeki “yardım” sözcükleri arasında ses bakımından bir benzeşme, sözcük çeşidi bakımından bir ayrım vardır.
Aşağıdaki cümlelerden hangisinde böyle bir benzeşme ve ayrıma elverişli bir sözcük kullanılmıştır?
A) Bu iş, beni çok yordu,
B) Bu bağ, bana dedemden kaldı.
C) Ahmet, hemen kolları sıvadı.
D) Sana ağlamak yakışmıyor, hep gül.
E) Bu çiçeğin yapraklan zar gibidir.
(ÜSS 1980)
11. “Gerçek köy vedoğa tasvirleri yanında, köylünün ufak tefek tasalarını, köylü psikolojisini güzel bir gerçekçilikle veren ‘Kara Bibik’ adlı hikâye ile edebiyatımıza ilk olarak ‘iç konuşma’ dediğimiz teknik girmiş oluyor.”
Burada “iç konuşma” ile anlatılmak istenilen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Bir konuşma içinde başkalarının konuşmasını verme
B) iki üç kişinin kendi aralarında çok yavaş sesle konuşmaları
C) Başkalarının anlayamayacağı bir dille konuşma
D) iki kişinin kendi aralarında kararlaştırdıkları imlerle (işaretle) konuşma
E) Ruhsal durumu yansıtan kendi kendine konuşma
(ÜSS 1979)
12. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde “gibi” kelimesi, “Sanki bütün bunları yapan o değilmiş gibi gayet sakindi.” cümlesindekiyle aynı anlamda kullanılmıştır?
A) da ablası gibi güler yüzlü ve candan davranmaya özenirdi.
B) Arkadaşı soruları bildikçe kendisi biliyor gibi seviniyordu.
C) Çantasını aldığı gibi büyük bir telaşla sokağa fırladı.
D) Yetişkin bir insan gibi davranmasını bir türlü öğrenemedi.
E) Her yazar gibi onun da olaylara, kendine özgü bir bakış açısı vardı. (ÖSS 1984)
13. Aşağıdaki cümlelerden hangisinde “boş” kelimesi, “Elimde mutlaka bir iş olmalı, boş oturmasını sevmem.” cümlesindekiyle aynı anlamda kullanılmıştır?
A) Onun çalıştığı şirkette galiba bir boş yer varmış.
B) Onun bu boş sözlerine artık kimse inanmıyor.
C) Satın aldıkları daire üç yıldan beri boş duruyormuş.
D) Arkadaşının böyle boş gezmesi ailesini üzüyor olmalı.
E) Onun böylesine boş bir insan olduğunu doğrusu bilmiyordum.
(ÖSS 1984)
15. Aşağıdakilerin hangisinde “ara” kelimesi, başka kelimeyle birlikte deyimleşmiştir?
A) Arada evler, evlenmeler, ölümler duruyor / Arada yaz, kış, bahar, dünya dönüyor.
B) Benden sana, senden ona, onlardan bize / Gitmek gelmek arada, başka dünyalara.
C) Ne bulduysak arada bulduk / Seninle benim aramda, onlarla aramızda.
D) Hastalıklar arada tehlikeli değilse yararlı.
E) Derken dürülür defter, başkasına gelir sıra / Seni aradan çıkarırlar.
(ÖSS 1983)
16. Aşağıdaki cümlelerden hangisinde “bulmak” eylemi, ötekilerden farklı anlamda kullanılmıştır?
A) Kristof Kolomb, Amerika’yı buldu.
B) Thomas Edison, ampulü buldu.
C)Robert Koch, kendi adıyla anılan basili buldu.
D) Roald Amundsen, Güney Kutbunu buldu.
E) Pierre Curie ve eşi, radyumu buldu.
(ÖSS 1982)
17. Aşağıdaki cümlelerde geçen deyimlerden hangisi yanlış anlamda kullanılmıştır?
A) Onun yazılarında, hep, uzağı gören bir aydının düşünceleri vardır.
B) İşi şakaya vurmaktan başka yapılacak bir şey kalmadığını anlamıştı.
C) Konuşulanlardan sıkılınca bir köşeye çekilerek uyuklamaya başladı.
D) Türk okuru için durum, yukarıda anlatılanlardan uzun uzadıya farklı bir özellik taşımaz.
E) Böyle saat gibi işleyen bir kuruluşun başında olmak güzel bir şey.
(ÖSS 1983)
18. Altı yüzyıl kadar önce Yunus Emre, çağları delen sesiyle şöyle demişti:
“Biz dünyadan gider olduk,
Kalanlara selam olsun!”
Yukarıda, “çağları delen ses”le anlatılmak istenen, aşağıdakilerden hangisidir?
A) tizlik B) yükseklik C) süreklilik
D) keskinlik E) uzunluk
(ÖSS 1981)
CEVAPLAR
1.C | 11.E |
2.B | 12. D |
3.D | 13. A |
4.A | 14. B |
5. C | 15.E |
6.B | 16.B |
7.A | 17.D |
8.D | 18. C |
9.B | |
10. D |