PARNASİZM
- 19. Yüzyılın ikinci yarısında ortaya çıkmıştır ve şiirde gerçekçiliği benimseyen akımdır.
- Romantik şairlerin şiirlerindeki aşırı duygusallığa tepki olarak Fransa’da ortaya çıkmıştır.
- Realizm ve natüralizm gibi parnasizmin de temel ilkesi gerçekçiliktir. Şairi bütün amacı doğada var olan güzellikleri gerçekçi şekilde aktarmaktır.
- Kullanılmayan ve romantizmle birlikte unutulan Yunan ve Latin kaynaklarına tekrar dönülür.Dolayısıyla ele aldıkları konu bakımından bazen klasizme benzerler.
- Şair kişiliğini gizler; duygularını değil, dış dünyadaki gözlemlerini anlatır ve anlatımda nesnelliği ilke edinir.
- Şiir; mimari, heykel, resim gibi görsel sanatları kendine örnek aldığı için betimlemeye dayalı bir şiir anlayışı gelişir.
- Betimlemeler nesnel olmakla birlikte, ayrıntılı, canlı ve renklidir.
- Parnasyenler betimlemenin yanı sıra bilimsel ve felsefi düşüncelere de önem vermişlerdir.Bu da realizmin şiire bir yansımasıdır.
- Dilin kurallara uygun bir şekilde, ustalıkla kullanılmasına; anlatımın açık ve yalın olmasına çalışılır.
- Biçim kusursuzluğuna önem verilir. Nazım biçimine, vezin ve kafiyeye, önem verilir.
- Tarihin her döneminden özellikle uzak ve yabancı ülkelerin efsanelerinden yararlanılır; bu ülkelerin doğa görünümleri tasvir edilir.
- Şiir, toplumsal sorunları anlatan bir araç olarak görülmez. “Sanat sanat içindir” görüşüne bağlı kalınır.
- Şiire egzotik bir atmosfer getirilir. Şimdiki zamana sırt çevrilir.
- Nazım şekli olarak daha çok sone tarzı kullanılır. Bu bizim edebiyatımızda özellikle Servet-i Fünun edebiyatı döneminde görülür.
- Parnasizm akımıyla şiir yazan şairler kendi devirlerindeki sosyal çöküşleri tarihlerindeki ihtişamlı devirleri anlatarak çareyi kaçmakta bulurlar.
Parnasizmin Önemli Temsilcileri
Leconte de Lisse
Jose Maria de Heredia
Theodore Banville
Theophile Gautier
François Coppee
Sully Prudhomme
Türk Edebiyatındaki Temsilcileri
Yahya Kemal Beyatlı (Bazı şiirlerinde)