TYT Türkçe Deneme Sınavı – 17

YKS TÜRKÇE DENEME SINAVI – 17

1.     Bana göre toplumcu ve bireyci edebiyatın da eksiklikleri var, öncelikle bu eksiklikler ortaya konmalıdır. Bu edebiyatların özgün bir

                                                  I                                                                       II

yapıya kavuşturulması için de tartışmaya açılması gerekir. Bunun

III

gerçekleşmesi, yazarların sanat anlayışını sorgulamasına,

IV

benimsenmiş  kuralların dışına çıkmasına bağlıdır.

          V

Bu parçada numaralanmış sözlerle ilgili verilen aşa­ğıdaki açıklamalardan hangisi yanlıştır?

A)  I. söz: Belirlenmelidir, saptanmalıdır

B)  II. söz: Yeni ve farklı bir biçime

C)  III. söz: Öne çıkarılması

D)  IV. söz: Doğruluk ve yanlışlık yönüyle denetlemesine

E)  V. söz: Sahip çıkılmış, kabullenilmiş

 

2. Eleştirmenler yazın dünyasına bir çiçek bahçesine giri­yor gibi girmelidir. Her bir çiçek kendince güzeldir, eleş­tirmen bu çiçeklerin her birinde, diğerlerinde olmayan kokuları tespit etmeye çalışmalıdır.

Bu parçada altı çizili sözle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?

A)  Yapıtları, döneminin koşullarına göre değerlendir­mek

B)  Yapıtların özgün yönlerini ortaya koymak

C)  Yapıtların, okurların hoşuna gidecek özelliklerini or­taya koymak

D)  Yapıtlarda verilmek istenen mesajı ortaya çıkarmak

E)  Yapıtların anlatım özellikleri üzerinde durmak

 

3. (I) Günümüz şair ve yazarları, Türkiye’nin her yanında yüzlerce dergi yayımlıyor. (II) Ama bunların çoğu ülke genelinde etkili olamıyor; dikkati çekecek, okunacak nitelikte değil. (III) Geçenlerde, bu dönemin yayınların­dan biri olan, genç kuşak edebiyatçıların çıkardığı “Yeniyazı” adlı dergi elime geçti. (IV) Öncekilere göre da­ha fazla şiir dosyasının incelendiği ve bu yönüyle okur­larına doyurucu gelen dergi, henüz iki yaşında. (V) Dergide hem genç kuşağın şiir ve öykülerinin en yetkin örneklerini takip edebiliyorsunuz hem de Türk ve dün­ya edebiyatının özgün çalışmalarını. (VI) Yeniyazı, bu nitelikleriyle sürekli izlenebilecek farklı çizgide bir dergi olmaya aday görünüyor.

Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinden başlanarak, sözü edilen dergiyle ilgili olumlu eleş­tiriye yer verilmiştir?

A) II.             E) III.             C)IV.              D) V               E) VI.

 

4. Son öykülerinde de, diğer öykülerinde olduğu gibi, öyküye dirilik katan bir içsel sorgulama ve — sürükle­yici bir anlatım hemen göze çarpıyor.

Bu cümlede boş bırakılan yere düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilemez?

A)  okuyucunun merakını her daim tetikte tutmayı ba­şaran

B)  öykünün estetik oluşumunu tamamlayan

C)  öyküde oluşturulmaya çalışılan atmosferi destekle­yen

D)  anlatıcının yaşamla her satırda hesaplaştığı

E)  belirsiz imgelerle okurları zihinsel bir durağanlıkta bırakan

 

5. Ülkemizde düzenlenen kitap fuarlarının olumlu birçok yönü var. Okur sadece bir yıl içinde çıkan kitapları de­ğil, bir yayınevinin bütün kitaplarını fuardaki yayınevi­nin standında görebiliyor. Seçme imkânı artıyor. Ödül kazanan kitaplardan, yeni çıkmış yayınlara kadar ge­niş bir yelpazeyi bir arada bulabiliyor. Bunun yanı sıra onları kaleme alanlara sorular sorabiliyor, onları yakın­dan tanıma fırsatı elde ediyor. Ayrıca sempozyumlar­da, söyleşilerde, panellerde Türk ve dünya edebiyatı üzerinde geniş bilgi sahibi oluyor, yeni açılımlar elde edebiliyor.

Bu parçada kitap fuarlarıyla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir?

A)  Kitapların daha uygun satın alınabildiğine

B)  Yazarlarla tanışma olanağı sağladığına

C)  Her türden yayının bulunabildiğine

D)  Yayınevlerinin tüm yapıtlarına ulaşılabileceğine

E)  Bilgilendirme amacıyla çeşitli aktivitelerin düzen­lendiğine

 

6. (I) Behçet Necatigil’in ruhsal portresine baktığınızda kimi zaman sokaktan kaçışın, içe kapanışın izlerini gö­rebilirsiniz. (II) Öyle ki bir mülakatında, yazdıklarımın tam anlamıyla ne anlattığını duymak yalnız bana özgü, der. (III) Bu sözlerin, sanat dünyasında pek çok edebiyatçının duygularını dile getirdiğini düşünebilirsiniz. (IV) Çünkü sanatçı bir anın çağrışımıyla belli bir birikim sonucunda ürün verir, okur da bunu kendine göre al­gılamaktadır. (V) Bu algılamayı belirleyen de okurun iç dünyası ve yaşama bakış açısıdır. (VI) Dolayısıyla ya­zılanları bire bir yazıldığı gibi algılayan tek kişi, o satır­ların sahibi olabilir ancak.

Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangileri anlamca birbirine en yakındır?

A) I. ve III.                              B) II. ve III.                 C) II. ve VI.

D) III. ve IV.                            E) V. ve VI.

 

7. Günümüzde genç yazarların çoğu, yapıtlarında yeni biçim denemelerinde bulunuyor, Bunlardan bazıları şa­şırtıcı çalışmalarla usta sanatçılardan övgü dolu sözler alıyor. Ancak eleştirmenler, onları yaşadıkları dönemde geçerli olan sanat anlayışına uygun yapıt üretmedikleri gerekçesiyle eleştiriyor. Eleştirmenlerin bu tepkisi genç sanatçıların, kendileri için çizilen bir rotaya uymaya zor­landıkları düşüncesini uyandırıyor.

Bu parçadaki altı çizili sözle genç sanatçılarla ilgi­li aşağıdakilerden hangisi anlatılmak istenmiştir?

A)Sanat alanında farklı bir çizgi tutturamadıkları

B)Kendi düşüncelerini okurlara benimsetmeye çalış­tıkları

C)Okurun beklentilerine göre değil kendi bakış açıla­rına göre yapıt ürettikleri

D)Sanat alanında belli bir tarza yönelik yapıt üretme­lerinin şart koşulduğu

E)Yeni tarzda sanat çalışmaları yapmaları konusunda cesaretlendirildikten

 

8. (I) Dergimiz son birkaç yıldan beri belli aralıklarla “Çok Satanlar” listesi yayımlamayı sürdürüyordu. (II) Bu uy­gulamayı önümüzdeki sayıdan başlayarak sona erdir­meye karar verdik. (III) Ülkemizde kitapların – birkaç ör­nek dışında – hâlâ on biner adet basıldıkları düşünüldü­ğünde, çok satanlar listeleri ister istemez birkaç yazarın kitaplarıyla sınırlı kalıyordu. (IV) Bazı yazarların listeye giremedikleri için yapacakları itirazlara da kapı açma­mak için böyle bir kararı almayı tercih ettik. (V) Bazı der­gilerin de bizim bu yaklaşımımızı benimsediklerini gördüm.

Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangilerinde sözü edilen derginin çok satanlar listesi yayımla­mama gerekçesine yer verilmiştir?

A) I. ve II.                               B) II. ve III.                C) III. ve IV.

D) III. ve V.                             E) IV. ve V.

 

9.      Kapadokya’yı gezerken yetkin bir rehberiniz yoksa gezdiğiniz

I

yerlere ait birçok güzelliği kaçırabilirsiniz. Bu ne­denle seyahat planları

                           II                                                                      III

yaparken düzenlenen tüm turları araştırmanızda, yerel acentelerin

                                IV                                                              V

gezilerinden haberdar olmanızda fayda var.

Bu parçada numaralanmış tamlamalardan hangisi tür bakımından ötekilerden farklıdır?

A)l.              B) II.            C)lll.             D) IV.            E) V.

 

 

10. (I) Kendi payıma üç yazınsal tür üzerinde yoğunlaşmış bir yazarım: Öykü, roman ve tiyatro. (II) Bunlara dene­meyi ya da genel olarak düşün yazılarımı ekleyebilir miyim, bunu zaman gösterecek. (III) Yazın dünyasıyla, ve andığım türlerle ilişkilerim, yirmili yaşlarımda başla­dı ve günümüze kadar devam etti. (IV) Bu üç farklı tür; üç ayrı evren, üç ayrı yaşama biçimi demek ve ben bunlarla ilişkimi, birbirlerine baskın çıkmasına izin ver­meden sürdürüyorum. (V) Bu üç türü birlikte sürdürebilmek ve bundan da büyük mutluluk duymak hayatın bana en güzel armağanı.

Bir yazarın kendisinden söz ettiği bu parçadaki nu­maralanmış cümlelerle ilgili olarak aşağıda verilen­lerden hangisi yanlıştır?

A) I. cümlede, hangi yazınsal türlere yöneldiğini belir­tiyor.

B) II. cümlede, yazdığı türlere yenilerinin eklenebilece­ği olasılığından söz ediyor.

C) III. cümlede, edebiyatla ilgilenmeye başladığı dö­nemle ilgili bilgi veriyor.

D)IV. cümlede, kalem oynattığı türlerle ilgili düşünce­lerini dile getiriyor.

E)V. cümlede, yazın çalışmaları dışında bir işle uğraş­madığını belirtiyor.

 

11. Aşağıdaki cümlelerin hangisinin yüklemi, gelecek zaman kipi anlamında kullanılmıştır?

A)  Bu konuyu yarınki toplantıda konuşuruz.

B)  Her yaz yeni bir macera başlar bu kıyılarda.

C)  Ağaçlar ilaçlandığında daha çok meyve verir.

D)  Çiçekler herkeste farklı bir anlam taşır.

E)  Kışın bu köy yolları kar yüzünden trafiğe kapanır.

 

12.   Yayın dünyasında kitapların da talihi vardır. Nasıl mı? Şöyle ( ) Bazısı çıkar çıkmaz duyulur, alınır ( ) okunur hatta çok satanlar listesine girer ( ) kimisinin de adın­dan söz edilmez ( ) Bazı kitaplar da her nedense yıllar­ca sahaflarda bile bulunmaz  ( )

Bu parçada ayraçlarla ( ) belirtilen yerlere aşağıda­kileri hangisinde verilen noktalama işaretleri sıra­sıyla getirilmelidir?

A) (.)(,)(,)(.) (?)                                                     B) (!)(.) (…)(?)(…)

C) (:) (,) (.) (.) (?)                                   D) (:) (.) (:) (.) (.)

E) (.) (,) (:) (!) (…)

 

13. Ünlü sanatçı, kendisiyle yapılan bir söyleşide sanat dünyasına adımını yeni atan gençlere, “Edebiyatta da­ha önce gidilmiş yolları bırakın, herkes kendi yolunu çizsin ve yepyeni bir dille oluştursun yapıtlarını.” diyor.

Sanatçı bu sözleriyle genç sanatçılara aşağıdakilerden hangisini anlatmak istemiştir?

A) Yazın alanında kimsenin bir yönlendirmeye ihtiyacı olmadan yapıt üretmesinin mümkün olmadığını

B)Yeni ürünler oluştururken özlü bir anlatımı benimse­meleri gerektiğini

C)Toplumsal konularda yapıt vermesinin, onun tanın­masını sağlayacağını

D)Kendi oluşturdukları biçemle yapıtlarını hazırlama­ları gerektiğini

E) Konuları kolay anlaşılır ve dikkat çekici bir biçimde anlatmalarının uygun olacağını

 

14.    Yazar, bu makalesinde romantizmin şiirimize neler ge­tirip neler götürdüğünden söz ediyor.

Bu cümledeki anlatım bozukluğunun nedeni aşağıdakilerden hangisidir?

A)  Özne-yüklem uyumsuzluğu

B)  Dolaylı tümleç eksikliği

C)  Nesne eksikliği

D)  Tamlama yanlışlığı

E)  Çatı uyuşmazlığı

15.    Türk mimarisinin tartışıldığı bir toplantıda (I) bazı katı­lımcılar (II) hazırladıkları notları (III) fotoğraf ve video slaytlarıyla (IV) izleyicilere (V) sundular.

Bu cümlede, hangi numaralar arasında kalan öğe cümlenin nesnesidir?

A) I. ve II.                    B) II. ve III.                   C) II. ve IV.

D) III. ve IV                  E) IV ve V.

 

16.   Gökyüzünde süzülmenin bir yolu da hiç şüphesiz ülkemizde

                   I

çok yaygınlaşan yamaç paraşüdü yapmaktır. Fethiye, bu eğlencenin

II

merkezi gibi görünse de ülke­mizin pek çok noktasında hatta

                              III

Marmara Bölgesi’nde  bile bu sporu yapabilirsiniz. Günübirlik bir

    IV                                                                           V

eğitimle bu eğlenceli atlayışın keyfini sürebilirsiniz.

Bu parçadaki numaralanmış sözlerin hangisinde bir yazım yanlışı vardır?

A) I.             B) II.            C) III.            D) IV.             E) V.

 

17. (I) Antalya’nın turistik beldesi Tekirova’daki Tahtalı Tele­ferik, kurulduğu günden bu yana yüzlerce insanı zirve­ye taşıdı, taşımaya da devam ediyor. (II) 2365 metre yüksekliğindeki zirveye teleferikle yolculuk on dakika sürüyor. (III) Bu teleferikle, kıyıda plajın keyfini çıkardık­tan sonra bulutların üstüne yükselmenin keyfini yaşayabilirsiniz. (IV) İki restoran, iki seyir terası olan tesis, ko­nuklarına her türlü yiyecek ve içecek hizmeti de sunu­yor. (V) En son teknolojiler kullanılarak inşa edilen tesis­te 80 kişilik iki kabin, her gün sabah 09.00 ile akşam 19.00 saatleri arasında yarım saatte bir karşılıklı olarak hareket ediyor.

Bir turistik tesisin anlatıldığı bu parçadaki numara­lanmış cümlelerle ilgili olarak aşağıda verilenler­den hangisi yanlıştır?

A)  I. cümlede, ne amaçla kullanıldığı belirtiliyor.

B)  II. cümlede, nesnel bilgiler veriliyor.

C)  III. cümlede, bir beklenti dile getiriliyor.

D)  IV cümlede, sosyal imkânları anlatılıyor.

E)  V. cümlede, işleyişiyle ilgili bilgi veriliyor.

 

18. (I) Van ili, doğal güzellikler, tarihî mekânlar açısından çok zengin. (II) Van Gölü, Marmara Denizi’nin dörtte bi­ri büyüklüğünde. (III) Ünlü Akdamar Kilisesi, gölün gü­ney kıyısına yakın bir adada bulunuyor. (IV) Tatvan’ın kuzeyinde yer alan Ahlat, Selçuklu döneminden kalma mezar taşları ile adeta bir açık hava müzesi.(V) Van’a gittiğinizde sadece şehri gezmiyorsunuz; Süphan Dağı’nı, Nemrut Krater Gölü’nü, Muradiye Şelalesi alter­natiflerini değerlendirebiliyorsunuz.

Bu parçadaki numaralanmış cümlelerle ilgili olarak aşağıda verilenlerden hangisi yanlıştır?

A)  I. cümlede, ad takımı ve sıfat takımı vardır.

B)  II. cümlede, kesir sayı sıfatı kullanılmıştır.

C)  III. cümlede eylemsiye yer verilmiştir.

D)  IV cümledeki “ile” edat görevindedir.

E)  V. cümlede, yeterlik fiiline yer verilmiştir,

 

19. Mavi yolculuğu bizlere armağan eden Halikarnas Ba­lıkçısı (I) Bodrum’da Ege’nin mavi sularıyla karşılaşın­ca buraya hayran kalmış. Onun için yaşama sevinciyle özdeşleşen deniz (II) yıllar sonra başkalarına da yaşa­ma sevinci aşılamaya devam ediyor. Sanatçının mavi sularda yankılanan sesi (III) o günden bugüne misafir­lerini davet ediyor Ege’nin (IV) Akdeniz’in mavi kollarına. Gündelik hayatın koşuşturmasından, şehir hayatı­nın karmaşasından (V) uzakta bir tatil yapmak istiyor­sanız bu sese kulak verme sırası sizde.

Bu parçada numaralanmış yerlerden hangisine vir­gül (,) getirilemez?

A) I.            B) II.            C) III.             D) IV.             E) V.

 

20.   Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım bo­zukluğu vardır?

A) Satın aldığı bilgisayar arızalı çıktığı için onu yenisiy­le değiştirdi.

B) Ürettiğimiz bu şekerlemeler misafir ya da hediyelik olarak tercih edilir.

C)  Bayramda memleketteki büyüklerimi ziyaret ede­rek onlarla hasret giderdim.

D)Son yapılan araştırmalar ülkemizde aile bağlarının giderek sağlamlaştığını gösteriyor.

E) Ailesi yurt dışında olduğu için uzun süre dayısında kalmıştı.

 

21. (I) Anı; yazarların, sanat değeri taşıyan bir üslupla yaşa­dıkları ya da tanık oldukları olayları anlattıkları yapıtlar­dır. (II) Bu yapıtlar, yazarların kendini okura açtığı bir tür olduğundan içtendir ve bu yönüyle de çok tutulur. (III) Ayrıca belli bir dönemin yorumlandığı yazılar olduğun­dan tarihi bir belge özelliği de taşır. (IV) Ancak anıların anlatımı bilimsel olamaz, çünkü yazarın olaylara bakışı kişiseldir, yani anlatılanlar hatalı olabilir. (V) Cumhuriyet Döneminde çok önem kazanan bu türde birçok yazarı­mızın başarılı yapıtı vardır. (VI) Anılardaki bazı bilgilerin doğruluğunun, daha sonraları belgelerle çürütülmesi bunun bir kanıtıdır.

Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisi düşüncenin akışını bozmaktadır?

A) II.           B) III.            C)IV.              D)V.          E) VI.

 

22. Türkçede geniş ünlüyle (a,e) biten bir sözcük, “-yor” eki aldığında o sözcüğün sonundaki geniş ünlü, “ı, i, u, ü”ye dönüşerek daralır.

 

Aşağıdaki dizelerin hangisinde altı çizili sözcük bu kurala örnek oluşturmaz?

A)            Gözümde bir damla su deniz olup taşıyor

Çöllerde kalmış gibi yanıyor, yanıyorum

B)            Bütün gemicilerin ruhu bende yaşıyor

Basımdaki gökleri bir deniz sanıyorum

C)            Anlıyorum toplum için acı çeken yürekleri

Dalgaların savurduğu o kahraman erleri

D)            İçimi güldürmüyor sensiz ay ışıkları

Ufkunda yükselmeyen güneşler güneş değil

E)            Dumanlı bir hatıra titriyor gözyaşımda

Haykırıyor gönlüme engin denizler, dağlar

 

23. Şairlerin, okurların sadece kitaplıklarında değil, gönül­lerinde de yer bulabilmeleri, yüreklerinden geçenleri üstünü örtmeden sıcak bir üslupla şiire dönüştüre­bilmelerine bağlıdır.

Aşağıdakilerden hangisi bu cümleye anlamca en yakındır?

A)  Bir şairin okur tarafından beğenilmesi şiirlerinde duygularını içtenlikle anlatmasına bağlıdır.

B)  Okurun beklentilerini göz önüne alan şairler okurlarca daha çok beğenilir.

C)  Okurun bir şiiri beğenmesinde şair dışında kalan başka etkenler de vardır.

D)  Her okur, kendi yaşamında değişiklik oluşturan şa­irlerin şiirlerine ilgi gösterir.

E) Okurun bir şairi beğenmesinin koşulları dönemden döneme değişiklik gösterir.

 

24. Alaçatı, tarihi dokusu bozulmamış nadir yerlerden biri. Arnavut kaldırımlı sokakları, cumbalı taş binaları, yel değirmenleriyle ziyaretçileri kucaklayıp hayal âlemine davet ediyor. Tarihi taş yapılar olduğu gibi korunmuş burada. Farklı renkteki begonvillerin, sardunya ve hanımelileriyle dans ettiği sokaklarda mis gibi çiçek ve deniz kokuları karışıyor birbirine. Tabiatın insanla, in­sanın coğrafyayla bütünleştiği; rüzgârın hepsini har­manlayıp yeni bir şekil verdiği cennetten bir köşe san­ki Alaçatı sokakları.

Bu parçanın anlatımıyla İlgili olarak aşağıdakiler-den hangisi söylenemez?

A)  Öznellik ağır basmaktadır.

B)  Tanımlamalardan yararlanılmıştır.

C)  Birden çok duyuya seslenilmiştir.

D)  Söz sanatlarına yer verilmiştir.

E)  Anlatımda tekdüzeliği kırmak için devrik cümlelere yer verilmiştir.

 

25. Sıradan yazarlar düşünsel yetersizliklerini, yapıtlarını sanatlı söyleyişlerle süsleyerek, okurun gözünü boya­yarak kapatmaya çalışır. Gerçek yazarlarınsa yapıtla­rında bu şekilde dili parlatmaya ihtiyacı yoktur. Onların yapıtları düşünsel bir derinlik taşıdığı için söz oyunlarıyla okurlarını kandırma gibi bir amaçları da yoktur.

Bu parçada “dili parlatmak” sözüyle, sıradan yazar­larla ilgili olarak anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?

A)  Yapıtlarının okurlara yönelik bir ileti taşımadığı

B)  Okurların hoşuna gidecek bir anlatım kullandıkları

C)  Yapıtlarını oluştururken toplumsal bir amaç gütme­dikleri

D)  Yapıtlarındaki eksiklikleri anlatım tuzaklarıyla gizle­dikleri

E)  Okurları sanatsal bakımdan geliştirmekten uzak ol­dukları

 

26. (I) Yazın dünyamızda boy gösteren son elli yılın şairleri­ni bazılarını farklı bulduğum, bazılarını şiir anlayışımla örtüştürdüğüm için okumaya başladım. (II) Kullandıkları dil ve içerikten dolayı okuduklarımın çoğunu sevdim, daha ayrıntılı notlar alarak incelemeye başladım. (III) Bu inceleme sürecinde belli bir sıralama takip etmedim, hepsi okuma isteğimle başlayan çalışmalardı. (IV) Yazınımızda birçok şair, daha önce antolojilerde yer aldı ama tüm eserleri incelenerek şiir serüvenlerinin evreler halinde gelişimi aynı kitapta yer almadı. (V) Bu özelliğiyle, hazır­ladığım ve yayımladığım çalışmamın, alanında oldukça farklı bir kitap olduğunu düşünüyorum.

Bu parçadaki numaralanmış yerlerin hangisine “Bir süre sonra bu çalışmalarımın sayıları fazlalaşınca onları antoloji şeklinde kitaplaştırmaya karar verdim.” cümle­si getirilebilir?

A)l.            B) II.           C) III.             D) IV.             E) V.

 

27. Anadolu Feneri, çok daha ıssız, sessiz ve etkileyici bir uç beyliği gibidir İstanbul’da. Anadolu Feneri Boğazi­çi’ni solunuza alıp kuzeye doğru ilerlediğinizde nazikçe karşılar sizi. Buraya ulaşabilmek için Beykoz’dan geç­tikten sonra yeşillikler arasından Anadolu Kavağı’na inersiniz. İstanbul’un hâlâ mahalle dokusunu kaybet­memiş bu nadir Boğaziçi köyünü bir uçtan diğerine kat ettikten sonra tarihi Ceneviz Kalesi’nin yanından yoku­şu tırmanırsınız. Ceneviz Kalesi’ni geride bıraktığınızda sanki Karadeniz Bölgesi’nin ta öteki ucuna gitmişçesine kaybolursunuz öbek öbek fundalıklar arasında.

Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakiler­den hangisi söylenemez?

A)  Öyküleyici anlatım yolundan yararlanılmıştır.

B)  Birinci kişili anlatımla oluşturulmuştur.

C)  Betimleyici öğelere yer verilmiştir.

D)  İnsana özgü bir nitelik doğaya aktarılmıştır.

E)  Yinelemelere yer verilmiştir.

 

28 . Günümüzde internetin yararlarının yanında birtakım zararlarının olduğu söyleniyor. Kültür ve medeniyetimi­zi oluşturan öğeler üzerinde kafa yoranlar, çağdaş kül­türün internet üzerinden insanları ayrıntıya boğduğunu ve belleğini gerekli gereksiz bilgilerle doldurduğunu söylüyorlar, internetin, istediğimizin yanında istemedi­ğimiz kadar bilgiyi sunarak sağlıklı bilgilere ulaşılması­nı engellediği görüşünde birleşiyor herkes. Bu karışık­lıkta insanlar, kendi kültürünü öğrenmek yerine zihnini boş bilgilerle doldurmuş oluyor.

Bu parçada yazar, internet ile ilgili olarak özellikle aşağıdakilerin hangisinden yakınmaktadır?

A)  Sağlık açısından bazı zararlarının bulunmasından

B)  Kullanımının istenilen düzeyde yaygınlaştırılmamış olmasından

C)  Küçük yaştaki çocuklarca zararlı biçimde kullanıl­masından

D)  Bilgilerin, doğruluğu kontrol edilmeden kullanıcılara sunulmasından

E) İnsanlara kültürel katkıda bulunmayıp onları gerek­siz bilgilerle oyaladığından

 

29. Yapıtlarımın bir taslağını oluştururken bazen yazdığım bölümü beğenmem. “Tekrar yaz bunu.” ya da “Burada anlatım zayıf, son okumada gözden geçir.” diye notlar alırım. Roman taslağıma son halini verirken bu notları dikkate alırım. Bazen de yazarken olayların gelişimini kahramanlarıma bırakmayı, onların peşinden sürüklen­meyi severim.

Bu parçada yazar, kendisiyle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisini anlatmak istemiştir?

A)  Konu sıkıntısı çekmeden kolaylıkla yapıtlar kaleme aldığını

B)  Sanat çalışmalarıyla tüm kesimlere seslenebilme amacı güttüğünü

C)  Doğallığın bozulmaması için yapıtlarını fazla değiş­tirmediğini

D)  Dilimizin zenginliğini romanlarına da yansıtmaya çalıştığını

E)  Yapıtlarını oluştururken nasıl bir yöntem izlediğini

 

30. Günlük yaşamdaki karmaşanın etkisiyle sanat yapıtla­rında estetik ölçüler göz ardı edilmeye, etik kaygılar ge­ri itilmeye başlandı. Edebiyat ortamı iyiden iyiye bozul­du, sanatçılar yapıtlarıyla değil, özel yaşamlarıyla gün­deme gelir oldu. Ne yazık ki medya da toplumu yönlendirme gücünü genellikle kötüye kullanıyor. Bakış açısını uçucu gündemlere tutarak gündemi hafifletiyor. Toz bulutu bir gün dağılır mı bilemem, bize düşen doğ­ru bildiğimizi yapmayı sürdürmektir.

Görüşlerini böyle dile getiren bir eleştirmenin aşağıdakilerden hangisini söylemesi beklenemez?

A)  Toplumsal yaşamın yazın dünyasını etkilemesi ka­çınılmazdır.

B) Sanatçıların, daha çok, sanatsal kaygıdan uzak bir çizgide yapıt ürettikleri görülmektedir.

C)  Sanatçılar yaşantılarıyla ön plana çıkarılmaktadır.

D)  İletişim araçları toplumu bilinçlendirme görevini tam olarak yerine getirmemektedir.

E)  Olumsuz bir ortamda sanat eleştirisi yapmaya de­vam etmenin bir gereği yoktur.

 

31. Yazım kılavuzunda birçok sözcüğün yazımının yıldan yıla değiştiğini görüyoruz. Bu değişikliği yapanların el­bette kendisine göre gerekçeleri vardır. Bunlar tartışıla­bilir. Ancak burada en önemli sorun, yazım kurallarının sık değiştirilmesinin oluşturduğu olumsuzluktur. Örne­ğin biz eskiden tiren>tren, pilan>plan, bekliyen>bekleyen vb. değişimleri yaşadık. Her seferinde uyum sağ­lamada zorlandık. Şimdiki durum eskiden pek farklı değil: düz yazı>düzyazı, önyargı>ön yargı, ortaoyunu>orta oyunu… Ayrıca bu değişen yazımlar okulları­mızda da tavsiye kararıyla uygulanıyor ve asıl siz ora­daki toz dumanı bir düşünün.

Böyle diyen bir kişinin yazım kılavuzuyla ilgili ola­rak belirtmek istediği aşağıdakilerden hangisidir?

A) Bazı değişikliklerden halkın haberinin olmadığı

B) Dilimizdeki zenginliği tam olarak yansıtmadığı

C) Dilin doğru öğretilmesine katkı sağlamadığı

D) Sözcüklerin yazımının sıkça değişmesinin karışıklı­ğa yol açtığı

E) Sözcüklerin yazımının tarihî gelişimiyle birlikte gös­terilmesi gerektiği

32. — Bu düşünceye hak veriyorum. Benim de hayatımın, duygularımı ve ruh dünyamı biçimlendirmesi doğru­dan şiirime yansımıştır. Dolayısıyla şiirlerim daha çok kendi deneyimlerimden oluşmuştur. Özde şiirin ilkele­rini koruyarak hep yaşadığım çevreden elde ettiğim izlenimleri yazmak düşüncesi egemendir bende. Bazen yeni temalara, farklı buluşlara yaslanan bir yapı kur-sam da şiirlerimin dokusunu çevremdeki ayrıntılardan örmeye çalıştım.

Bu parçanın başına düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?

A) Her şairin şiirlerinde hayatı farklı yorumlaması ge­rektiğini söylerler.

B) Şiir türünün okurların duygu dünyasına daha fazla seslendiği görüşü yayın dünyasında hâkimdir.

C)Hayatın çirkinlikleri kadar güzellikleri de sanat ürün­lerine yansımalıdır, düşüncesini savunanlar var.

D)Bir şairin şiirleri, yaşamının aynasıdır, derler.

E)Bir sanatçının yapıtlarında okuduğu kitapların payı büyüktür, deniliyor.

33. Usta yazar, öykü kişilerini içinde doğduğu, büyüdüğü koşullarla birlikte olduğu gibi sunuyor okura. Öykülerin­de anlattıkları duygusallıktan arındırılarak verildiği için oldukça inandırıcıdır. Ayrıca dili sade, anlatımı akıcıdır öykülerinin. Okurlar, onun yapıtlarıyla bu ülkeyi ve insan­ları toplumsal yapımızı daha iyi kavrayacaktır. Hem de okurken inanılmaz bir edebiyat tadı alarak.

Bu parçadan sözü edilen yazarla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi çıkarılamaz?

A)  Anlatımda gerçekçiliği benimsediği

B)  Öykülerinin okuyana sanatsal bir haz verdiği

C)  Anlaşılır bir dil kullandığı

D)  Öykü türüne bazı yenilikler getirdiği

E)  Yapıtlarıyla okurların toplumu iyi anlamasına yar­dımcı olduğu

34. 1940 yılında dünyaya gelen tecrübeli yönetmen, aslın­da sinema değil mimarlık eğitimi aldı. Bu yönde kendi­sine başarılı bir kariyer çizemeyen sanatçı, oyunculuk yaparak sinema dünyasına girdi. Sinema sektöründe ışıkçı, ses asistanı, montaj elemanı olarak çalıştı. Usta yönetmenlere yardım ederek zamanla kendini geliştir­di. Babası da kendisi gibi yönetmendi, ilk yönetmenlik deneyimini yaşadığı aksiyon türünde bir filmle beyaz­perdede seyirciyle buluştu. Sonraları sinema tarihinde kendine önemli bir yer bulan sanatçı, yerli ve uluslara­rası birçok ödüle de layık görüldü.

Bu parçada anlatılan yönetmenle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir?

A)  Sanatçı bir aileden geldiğine

B)  Farklı bir alanda eğitim gördüğüne

C)  Yaptığı ilk filmle ödül aldığına

D)  Sinema alanında değişik görevlerde çalıştığına

E)  Mesleğinde gitgide ustalaştığına

35. Ülkemizde eskiden uzun süre geçerli olan yanlış bir çeviri anlayışı vardı: Klasiklerin özgün üslup özellikle­rini değil, anlattığını aktarmak. Yapıtı, yazarının ne tür bir cümle düzeniyle yazdığı, betimlediği varlıkları daha canlı aktarmak için özellikle hangi sözcükleri kullandığına dikkat edilmezdi. Yapıtlar alelacele çevrilir, kahra­manların yaşantıları dışında yapıttan dilsel bir tat da alınabileceği göz ardı edilirdi.

Bu parçanın bütününde aşağıdakilerin hangisin­den söz edilmektedir?

A)Klasik yapıtların, kendine özgü anlatımının ikinci pla­na atılarak özensizce çevrilmesinden

B)Çeviri yapıtların yerli yapıtlardan daha çok okunma­sından

C)Gerçeklerden yola çıkılarak yazılmış yapıtların çevi­rilerine okurun ilgisiz kalmasından

D)Okur tarafından kolay okunan yapıtların başarılı çe­viri sayılmasından

E)Konu olarak ilginç olmayan romanların çevirisinin yeterince ilgi görmemesinden

36. Toplumsal gerçekçilik yanında kendi yaşam deneyimle­rim de şiirlerimin özünü oluşturmuştur. Bazen dilimin ucuna gelen bir dizeden yola çıkarım sonra yavaş ya­vaş örmeye dururum şiirimi. Bazen de bir konuyu not ederek onun üzerine uzun süre çalışırım. Şiire hep ya­şamın evrensel yorumu olarak baktım. Şiirlerimde lirizm ve fikir dengesini sağlamaya ve korumaya çalıştım her zaman, iç sesler, uyak, redif, aliterasyon, asonans şiir­lerimde ses uyumu sağlayan öğelerdir.

Kendisini böyle anlatan sanatçı için aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A)  Şiirinde duygu ve düşünce uyumunu gözettiği

B)  Bazı şiirlerini geniş zaman diliminde yazdığı

C)  Sadece şiir türünde yapıtlarının olduğu

D)  Farklı temalarda şiirler kaleme aldığı

E)  Ahenk sağlayan unsurlardan yararlandığı

37.           Anlattı erenler: Bir bahar değil

Âşıkın ömründe bin bahar varmış

Hicranla ağaran bu saçlar değil

Sevgisiz kalan kalp ihtiyarlanmış

Bu dizelerde aşağıdakilerden hangisi yoktur?

A)  Belirtili ad tamlaması

B)  Bulunma durumu eki almış sözcük

C)  Birden çok bağ-fiil

D)  Geniş zamanın rivayetiyle çekimlenmiş bir fiil

E)  Fiilden isim yapım eki almış sözcükler

38. (I) Yazın dünyasında ilk ürünler hep binbir özenle yazı­lır ve bunlara yönelik tepkiler genelde nezaket sözleriy­le bezelidir, “Devam et, harika!” denir. (II) Şiirler, öykü­ler biriktikçe birikir, bir türlü atmaya kıyılamaz. (III) Der­gilere gönderilen ilk yayımlama girişimlerinin ardından biraz daha özgüven hissedilir. (IV) Artık bir kitaba dö­nüşebilir yazılanlar ve yayınevlerine başvurular başlar. (V) Çok değil, bundan otuz yıl önce cep harçlıklarıyla bir kitap bastırılabilirdi. (VI) Hatta yazar kendi olanakla­rıyla kitap dağıtımını bir ölçüde yapabilirdi. (VII) Yakın geçmişte Attilâ ilhan, Edip Cansever, Ümit Yaşar, İlhan Berk gibi bazı yazarların ilk yapıtları ilk anda akla gelen örneklerdendir.

Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci parag­raf numaralanmış cümlelerden hangisiyle başlar?

A) II.            B) III.           C) IV.             D) V.            E) VI. 

 39. Kitabın yazım süresi yaklaşık otuz yıl. Mezuniyetten on yıl kadar sonra okulumu ve okul yıllarımı anlatan bir anı kitabı yazmayı kafama koymuştum. O yıllarda bilgisa­yar yoktu. Tam sekiz defter dolusu not almışım. Ancak yoğun olarak üzerinde son dört beş yıl çalışabildim. Anlatılmasını gerekli gördüğüm, unuttuğum hiçbir ayrıntı kalmasın diye bazı okul arkadaşlarımın yardımına da başvurdum.

Bu sözler aşağıdaki sorulardan hangisine karşılık olarak söylenmiş olabilir?

A)  Yapıtınızda hep ilginç olayları anlatmayı mı seçtiniz?

B)  Kitabınızın yazım sürecini anlatabilir misiniz?

C)  Bu yapıtınızın diğerlerinden farkları nelerdir?

D)  Kitabınıza gösterilen ilgiden memnun musunuz?

E)  Anılarınızı birden fazla kitapta toplamayı düşündü­nüz mü?

40. Şairlerin, hikayeci ve romancıların eleştirmenlerden, sa­nat yapıtını enine boyuna inceleyen eleştiriler bekleme­leri, haklı ve doğal bir nedene dayanıyor. Çünkü hiç kim­se kendisi için yazmaz. Yalnız kendisi için yazdığını söy­leyen şair bile, şiirini en azından eşine dostuna okuma­dan edemez. Sanatçı kısacası yazdıklarının yankısını duymak ve görmek ister. Bu istek, çok okunmak, her yerde sözü edilmek, beğenilmek gibi şeylerle de duyu­rulabilir. Ama sanatçılar, hemen her zaman tersini söyle­seler bile, yazdıklarının anlaşılmasını, anlatılmasını, yo­rumlanmasını, yani eleştirilmesini isterler.

Bu parçada asıl anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?

A) Birbirlerine karşıymış gibi görünseler de sanatçılar ve eleştirmenler yapıtlarıyla birbirinin tamamlayıcısıdır.

B)Gerçek sanatçılar, uzun ve yorucu çalışmalar sonucu yapıtlarını ortaya koyarlar.

C)Eleştirmenler, sanatçıların bin bir emekle oluşturduk­ları yapıtları nesnel bir yaklaşımla değerlendirmelidir.

D)Her sanatçı, yapıtlarının eleştirmenler tarafından de­ğerlendirilmesini bekler.

E)Bütün sanatçılar, yapıtlarını insanlara bir mesaj ver­mek için oluşturur.

 CEVAPLAR

1 C 9 C 17 C 25 D 33 D
2 B 10 E 18 C 26 D 34 C
3 C 11 A 19 E 27 B 35 A
4 E 12 D 20 B 28 E 36 C
5 A 13 D 21 D 29 E 37 C
6 C 14 B 22 A 30 E 38 D
7 D 15 B 23 A 31 D 39 B
8 C 16 B 24 B 32 D 40 D