Warning: Use of undefined constant ‘WP_MEMORY_LIMIT’ - assumed '‘WP_MEMORY_LIMIT’' (this will throw an Error in a future version of PHP) in /home/dersimi3/public_html/wp-config.php on line 100

Warning: Use of undefined constant ’64m’ - assumed '’64m’' (this will throw an Error in a future version of PHP) in /home/dersimi3/public_html/wp-config.php on line 100

Warning: Cannot modify header information - headers already sent by (output started at /home/dersimi3/public_html/wp-config.php:100) in /home/dersimi3/public_html/wp-includes/feed-rss2.php on line 8
173.sayfa sonuç yayınları edebiyat cevapları – Dersimiz Edebiyat https://dersimizedebiyat.org Türk Dili ve Edebiyatı Dersi Kaynak Sitesi. Online Sınavlar Çıkmış Sorular Sınıf Konuları Tue, 20 Apr 2021 19:21:26 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.7.4 https://dersimizedebiyat.org/wp-content/uploads/2018/11/cropped-icon-32x32.png 173.sayfa sonuç yayınları edebiyat cevapları – Dersimiz Edebiyat https://dersimizedebiyat.org 32 32 Sonuç Yayınları 9.Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Etkinlik Cevapları Sayfa – 173 (Yeni Müfredat-Yeni Kitap)(2018-2019) https://dersimizedebiyat.org/sonuc-yayinlari-9-sinif-turk-dili-ve-edebiyati-etkinlik-cevaplari-sayfa-173-yeni-mufredat-yeni-kitap2018-2019.html Sat, 17 Nov 2018 21:31:17 +0000 http://dersimizedebiyat.org/?p=119549  (Aşağıda, Kaymakam’ın ilçeden gidişinin anlatıldığı bölüm verilmiştir.)

ÜÇÜNCÜ PERDE

ALTINCI MECLİS

(Kaymakam, Hatice, Tahrirat Kâtibi, Kayma­kam Vekili, sonra Jandarma Kumandanı)

Kaymakam ve Hatice balkondan içeri girer­ler.

HATİCE: Yoluna öldüğüm, gördün ya mille­ti… Seni devlet baba yollamamış da kendiliğin­den kaymakam olmuşsun. İyi de etmişsin. Biz seni beğendik. Milleti yine sen idare et.

KAYMAKAM VEKİLİ: Bacı, bu konuda biraz da beni dinle. Yanlış düşünüyorsun. İyi işler yap­mış, çok iyi işler yapmış fakat bu adam deli. Bir delinin halkı idare ettiği nerede görülmüş?

HATİCE: (…) Onun bize yaptığı iyilikleri unutmayacağız. Onun gibi yiğit adam, onun gibi iyi adam, onun gibi fukara babası görmedik. Varsın, birazcık deli olsun. Zaten hangimiz birazcık deli değiliz. (Kaymakama) Kurban olduğum, ister deli ol, ister akıllı. Sen bizim makbulümüzsün. Bizi bırakma sa­kın. Sana canımız feda olsun.

Kaymakam, şefkatle Hatice’nin ellerini okşamaktadır. O, sözünü bitirince Kaymakam Vekili’ne dö­ner.

KAYMAKAM: Müsaade buyurulur mu efendim?

KAYMAKAM VEKİLİ: Tabii.

KAYMAKAM: Hatice, halka söyle, Deli Kaymakam ayrı ayrı gözlerinizden öptü dersin. Uslu uslu, gürültüsüz patırtısız dağılsınlar. Bu işin sonu nasıl olsa böyle bitecekti.

HATİCE: Onu bunu bilmem ben, sen bizim başımızda kalacaksın.

KAYMAKAM VEKİLİ: Bacı biraz makul ol. Sana kalsa demek bütün tımarhaneleri boşaltacak, devlet makinesinin başına toptan delileri getireceksin.

KAYMAKAM: Size, bizim gibiler değil, akıllı idareciler lazım. Çok akıllı idareciler. Zaten onların hepsi çok akıllı kişilerdir. İçlerinde az akıllısı yoktur ki ayrıca çoğu aransın.

HATİCE: Ben bu laflardan anlamam. Milletin dediği olacak. Bizim Kaymakam başımızda kalacak diyorlar.

KAYMAKAM: Deli mi oldunuz siz? Bak hele bir deliye deli mi oldunuz dedirttin. Çok acayip laf oldu. Yavrum, Kaymakam Bey doğru söylüyor. Biz akıllılarla kıyaslanamayız. Ne kimseyi tanırız biz ne de kimse bizi. Şöhretimiz yoktur, mevkiimiz yoktur, nüfusumuz yoktur… Canım ne uzağa gidiyor­sun, adımız yoktur bizim, adımız. Topumuza deli der çıkarlar… Tek üstünlüğümüz galiba kısa adresli oluşumuzdan ibarettir. Falan şehir akıl hastanesi dedin mi mektup şıpın işi gelir bizi bulur. Semt ismi aramazlar, sokak adı istemezler, hane numarasına lüzum kalmaz. Yaaa, pek şaşarım, böyledir de yine mektup, telgraf alanımız bulunmaz.

]]>