Cümlede Anlam – 25 (Çıkmış Sorular)

CÜMLEDE ANLAM – 25

1. Türk resmi, Alplerin ötesinde değil, Torosların eteğinde aranmalıdır.

Bu görüşte olan bir ressamın, aşağıdakilerden hangisini söylemesi beklenmez?

A) Önce Anadolu’yu tanımalı, orada mevsimlerin renk cümbüşüne katılmalısın.

B) Yerli renklerden, yerli motiflerden de evrensel boyutlara varılabilir.

C) Uzağa gitmeye ne gerek var; penceredeki menekşeye, bahçendeki salkım söğüde bak yeter.

D) Yaşadığın yerin pek önemi yok; canın neyi is­terse, onu tuvaline almalısın,

E) Türk köyünü konu alan tabloları duvarımdan hiç eksik etmem.

(ÖSS 1987)

 

2. (I) Atatürk’ün Söylev’i, yalnızca söz söyleme sanatı içinde ele alınacak kadar tek yönlü bir kitap değildir. (II) Olayların anlatımında büyük ro­mancılarda görülen bir kurgulama yeteneği vardır, (lll) Kitabın çoğu sayfalan, yaşanmışlığın yanı sıra anlatımıyla şiir yüklüdür. (IV) Atatürk, bu ki­tapta başarılı bir denemeci ustalığıyla karşıtlarını eleştirir. (V) İnsana özgü değerleri olumlu olum­suz yönleriyle sergiler. (VI) Zengin bir karakterler kitabı da sayılabilecek bir yapısı olan Söylev’in, bu yönüyle genç kuşakları yönlendirecek, etki­leyici bir havası vardır.

Yukarıdaki parçada, numaralanmış cümlelerin hangisinde yargı, gerekçesiyle birlikte ver­ilmiştir?

A) II.              B) lll.       C) IV.       D)V.       E) VI.

(ÖSS 1999 İPTAL EDİLEN)

 

3. Aşağıdakilerin hangisinde yargının nedeni belirtilmemiştir?

A) Ülke toprakları yanlış kullanım yüzünden yok olup gitmektedir.’

B) Ülkede tarımsal üretimi geliştirmeye yönelik çalışmalar yıldan yıla azalmaktadır,

C) Tarıma yeterince önem verilmediğinden bu ülke, pamuk, sebze, meyve üretiminde dünya sıralamasında gerilerde yer almaktadır.

D) Kimi ülkelerde, tarıma dayalı üretimin bilinçli bir biçimde yapılmaması, halk sağlığı bakımın­dan tehlike oluşturmaktadır.

E) Çevre bilincinin yeterince gelişmemiş olması, hava ve su kirliliğine yol açmaktadır.

(ÖSS 2003)

 

4. Yazdıklarımda hep gerçeğe bağlı kalırım; çünkü, ancak bu nitelikteki bir yapıt yüzyıllar boyunca değerini koruyabilir.

Aşağıdakilerden hangisi anlam bakımından bu cümleye en yakındır?

A) Bir yazarın güzel yapıtlar ortaya koyması, an­lattığı olayların ilginçliğine bağlıdır,

B) Bir yapıtın güzelliği, uzun süre okuyucu bul­masıyla ölçülür.

C) Olayların gizli kalmış yanlarını açıklayan ya­pıtlar başarılı olur,

D) Eski çağlardan günümüze kalmış yapıtlar, usta yazarların ürünüdür.

E) Beğenilen, kalıcı yapıtlar her şeyi olduğu gibi yansıtanlardır.

(ÖYS 1992)

 

5. (I) Yazar, konuların gerektirdiği şiirselliği ya da gülmeceyi yerli yerinde kullanıyor; özlemi, öfkeyi aynı güçle duyumsatıyor, (il) Sıradan insanların her günkü yaşamından sahnelere yer veriyor. (İH) Yalnızlığın, sevgisizliğin sık sık sözünü ediyor. (IV) Bunun yanında, kişilere, onların serüvenle­rine, özlemlerine magazin Öykücüsü gibi yaklaş­maktan kurtulamıyor. (V) Anlatımı da sıradan; daha ilk öyküde cümleler birbirinin üzerine yığılıyor.

Yukarıdaki eleştiride kaçıncı cümleden başla­yarak, sözü edilen yazarın yapıtlarındaki olumsuz yönlere değinilmektedir?

A) I.          B)ll.         C)lll.          D) IV.          E) V.

(ÖSS 1998)

 

6. (I) Yabancı yazarlar, bizdeki fıkra yazarlarının gazetede her gün, hiç ara vermeden yazdıklarını duyunca çok şaşırıyorlar. (II) Onlar için bu, yapıla­mayacak, inanılmaz bir iştir, (III) Onlarda, bizdeki fıkra yazarı yerine, yorumcu denilen yazarlar vardır. (IV) Bunlar ancak kendi uzmanlıkları içine giren konularda, haftada iki, en çok üç gün yazarlar. (V) Oysa bizler, bilmediğimiz hiçbir konu olmadığından, hangi taşı kaldırsanız altından çıkar, her konuda görüş bildiririz.

Yukarıdaki parçayı oluşturan cümlelerin hangisinde bir “alaya alma” söz konusudur?

A) I.         B)II         C)III.          D) IV          E)V.

(ÖSS 1990)

 

7. (l) Günlük yaşamımızda renklerin önemli bir rolü vardır. (II) Bu nedenle renklerle ilgili pek çok bilim­sel çalışma yapılmıştır. (III) Yapılan araştırmalar göstermiştir ki soluk alışımız, kan basıncımız, renklere bağlı olarak değişebilmektedir. (IV) Renklerden açık mavi, gevşetici ve rahatlatıcı; koyu mavi, uyarıcıdır. (V) Bu da renklerin etki gücünün birbirinden farklı olduğunu göstermekte­dir. (VI) Bu gerçeği göz önünde bulunduran içmimarlar, ev içi ışık düzenlemelerinde renk Öğesine özel bir Önem verirler.

Yukarıdaki parçada numaralanmış cümlelerin hangisi, kendinden önceki cümlede belirtilen yargıyı örneklendirmektedir?

A) II.         B)lll.         C)IV.         D)V         E) VI.

(ÖSS 2000)

 

8. Eskiden çok vakti yoktu, onun için çok uzun yazılar yazardı; şimdi vakti bol, daha kısa ve güzel yazılar yazıyor.

Bu cümlede anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?

A) Deneyimli yazarlar, yazılarını daha kısa sürede oluştururlar.

B) Kısa ve özlü yazmak için uzun zamana ihtiyaç vardır.

C) Yazarlık, zamanı bol olan kişilerin yapacağı bir iştir.

D) Kısa yazılar fazla zaman gerektirmez.

E) Bir yazı uzadıkça güzelliğinden çok şey yitirir.

(ÖSS 1991)

 

9. Japongülleri, her sabah yüzlerce çiçekle ala bo­yanırdı. Dil büyüklüğünde beş yapraktan oluşan çiçeklerin tomurcuklan sabahları hızla açılır, akşamları aynı hızla kapanırdı. Solan çiçekler, bir sonraki gün ağacın altındaki toprağa kızılımsı bir ölüm damgası vururdu. Bu hızlı değişim, beni hüzünlendirir, içimi karartırdı.

Bu parçada aşağıdakilerden hangisi yoktur?

A) Söz sanatlarına başvurma

B) Gözlem gücünden yararlanma

C) Olayları oluş sırasına göre anlatma

D) Deyimlere başvurarak anlatımı güçlendirme

E) Söylenenleri, örneklerle zenginleştirme

(ÖSS 2000)

 

10. (I) Genel anlamda edebiyat, düzyazıya dayalı ürünlerden oluşur. (II) Düzyazı, mantığa en çok başvuran anlatım yoludur. (III) Bir dildeki düşün­me biçimi, o dilin düzyazısına yansır. (IV) Ayrıca, dilin anlatım gücü de düzyazıda kendini gösterir, (V) Düzyazı, bilimin, düşüncenin halka seslen­mesini kolaylaştırmasının yanı sıra roman, öykü, deneme gibi türleriyle o ulusun düşüncesini de geliştirir. (VI) Uygar anlayış ve görüşe ulaşmayı sağlar.

Yukarıda numaralanmış cümlelerin hangile­rinde “düzyazının işlevi” belirtilmiştir?

A) I. ve II.                B) II. ve III.           C) III. ve IV.

D) IV. ve V.                E) V.ve VI.

(ÖYS 1998)

 

11. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde “takdir etme, beğenme” söz konusudur?

A) Sanatçı, son oyununda kişilerin çoğunu, çıkarını gözeten, kurnaz insanlar arasından seçmiş.

B) O, tiyatro ve sinemaya ilgi duyan, bu alanlarda kimi çalışmaları bulunan, kendi halinde, sıradan bir yazardır.

C) Bu yazar, sorunlara çözümleyici ve iyimser bir tavırla yaklaşan, değişik görüşlere açık bir in­sandır.

D) Bu yazarın oyunları, kimi çevrelerde olumlu, kimi çevrelerde de olumsuz eleştirilere konu ol­muştur.

E) Yazar, bu yapıtında toplumsal sorunları yansıt­mayı amaçladığını söylüyor.

(ÖSS 1991)

 

 

12. “Akıl yaşta değil, baştadır; fakat aklı başa yaş ge­tirir.” sözünden aşağıdaki yargılardan hangi­sine varılabilir?

A) Gençler, yaşlılardan daha akıllıdır.

B) Akıl doğuştandır, sonradan kazanılmaz.

C)Yaşlılar da gençler de kendi çağlarına göre akıllıdır.

D) Akıl doğuştan da olsa onu zaman olgunlaştım.

E) Akıl, gençliğe de yaşlılığa da bağlı değildir.

(ÖSS 1981)

 

13. “Kasımpaşa ıslaktı.” cümlesinin anlamını daha belirgin kılmak İçin, “sulusepken”, “suya düşmüş”, “karın altında”, “köpek yavrusu gibi” sö­zlerini cümlede kullanmak istesek, cümlenin en doğru biçimi şunlardan hangisi olabilir?

A) Kasımpaşa, karın altında suya düşmüş köpek yavrusu gibi sulusepken ıslaktı.

B) Kasımpaşa, sulusepken karın altında, suya düşmüş köpek yavrusu gibi ıslaktı.

C) Kasımpaşa, köpek yavrusu gibi karın altında suya düşmüş sulusepken ıslaktı.

D) Kasımpaşa karın altında sulusepken köpek yavrusu gibi suya düşmüş ıslaktı.

E) Kasımpaşa, suya düşmüş köpek yavrusu gibi sulusepken karın altında ıslaktı.

(ÜSS 1977)

 

14. (I) İnsanlar çocukluk döneminde, çevrelerindeki kişilerin diliyle konuşmaya başlar, daha doğrusu konuşmayı onlardan öğrenirler. (II) Yetişkinlik döneminde konuşma sanatının inceliklerini, güzelliklerini ve olanaklarını kavramaya çalışırlar. (III) İyi bir konuşmanın, insanı başarılı kılmada önemli bir etken olduğunu anlarlar. (IV) Ayrıca bunun, insanın kişiliğini ve düşünsel düzeyini yan­sıtan bir araç olduğunun ayrımına varırlar. (V) Bu nedenle de sözlü anlatım gücünü yaşamları süresince geliştirmeye çalışırlar.

Bu parçadaki numaralı cümlelerin hangi­lerinde konuşmanın işlevinden söz edilmiştir?

A) I. ve II.              B) I. ve III.             C)II.ve V.

D) III. ve IV.          E) IV. ve V.

(ÖSS 2003)

 

15. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde   “karşılaş­tırma” söz konusudur?

A) İyi bir şair ve yazar olmasına karşın çok tanın­mış biri değildi.

B) Öykülerinde betimlemeyle birlikte mizahi bir anlatıma da yer verirdi.

C) Sözcükleri, değişik anlamlarda kullanmaktan kaynaklanan çarpıcı bir anlatımı vardı,

D) Betimlemelerinde abartmaya kapan romantik bir tutum görülürdü.

E) Öykülerini de okudu ama bunları şiirleri ve oyunları kadar beğenmedi.

(ÖSS 1995)

 CEVAPLAR

1.D6.E11.C
2.E7.C12.D
3.B8.B13.B
4.E9.E14.   D
5.D10.E15.E