1. O, sık sık, emekliler lokaline gidip dostlarıyla buluşan bir şairdi. Anılarıyla yaşıyordu; ama anılarının altında ezilmemiş, günüyle arasındaki bağlarını kesmemişti. Birçok sanatçının yaptığı gibi, bütünüyle geçmişe gömülmemişti.
Bu parçada altı çizili sözle anlatılmak istenen, aşağıdakilerden hangisidir?
A) Yaşadığı olumsuz olayları görmezden gelmek
B) Geçmişin sadece ders alınacak yönleriyle ilgilenmek
C) Geçmişte yaşadıklarının etkisinde kalıp yaşadığı dönemden kopmamak
D) Başından geçenleri yakın çevresiyle paylaşmak
E) Dostlarına, fırsat buldukça geçmişe ait güzellikleri anlatmak
2. Bir öykü veya roman, ancak okuyucusunun isteklerine kulak verirse kalıcı olur. Okur, “ben” sesinin çok çıktığı yapıtlarda, kendine barınacak yer bulamaz.
Bu parçada geçen “ben sesinin çok çıkması” sözüyle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Olayların birinci tekil kişi tarafından anlatıldığı
B) Yazarın, sürekli kendi düşünce ve duygularından söz ettiği
C) Yapıtın, toplumsal sorunlara çözümler sunduğu
D) Yazarın, gördüklerini, kendi duygularını katarak anlattığı
E) Yazarın, insanların ortak duygu ve düşüncelerini dile getirdiği
3. Bir öyküde bazen ilk cümle, ilk paragraf çok önemlidir. Yazarını çok iyi tanıyan bir okur, yazarın kim olduğunu, söyleyişteki işaretlerden çıkarır kolayca. Yapıtın kapağına bakmaya bile gerek duymaz.
Bu parçada geçen “yazarın kim olduğunu, söyleyişteki işaretlerden çıkarmak” sözüyle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Yazarın yaşamıyla ilgili bütün ayrıntıları bilmek
B) Yazarın kişisel özelliklerini göz önünde bulundurmak
C)Aynı konuları, hep aynı biçimlerle anlatan yazarların yapıtlarını okumamak
D)Üslup özelliklerinde değişiklik yapamayan yazarların yapıtlarından zevk almamak
E)Bir yapıtın anlatım özelliklerinden yola çıkarak yazarını tanımak
4. Öykücünün doğallığına müdahale edebilecek türden birçok unsur vardır: Bunların başında eleştirmenin övgüsü gelir. Sonra ödüller ve onun öykücülüğü hakkında oluşmuş genel yargılar da vardır. Bunların hepsi sanatçıyı motive eder. Yalnız, bütün bunlar, öykücünün yazacakları için bir sipariş anlamına gelmemelidir.
Bu parçadaki altı çizili bölümle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Ödüllerin maddi değerlerinden çok manevi değerlerini dikkate almak
B) Yazarlıkta maddi kaygı taşımamak
C) Eleştirmenlerin söylediklerini ölçüt kabul etmemek
D) Okurun isteklerini göz ardı etmemek
E) Başkalarının istekleri doğrultusunda öykü yazmamak
5.Üniversitelerin edebiyat bölümlerindeki öğretim görevlilerinin edebiyatla ilgili düşüncelerini, ne dergilerde görebiliyoruz ne de kitaplarda. Onların bu düşünceleri, sınıfın dışına çıkamıyor.
Bu parçada “düşüncelerin sınıfın dışına çıkamaması” sözüyle öğretim görevlileriyle ilgili olarak anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Bilgilerini öğrencilere uygun bir düzeyde aktardıkları
B) Bilimsel düşünceleri, akademik olmayan yayımlarda yayımlamayı küçümsedikleri
C) Edebiyatla ilgili düşüncelerini dersler dışında ortaya koyamadıkları
D) Düşüncelerini başkalarıyla paylaşmaktan çekindikleri
E) Edebiyat araştırmalarında belli konuların dışına çıkamadıkları
6. Şiir yazabilmek ustalık gerektirir. Zengin bir malzeme kötü şairin elinde berbat olup gider, tıpkı güzel bir kumaşın kötü bir terzi elinde elbise olamayacağı gibi.
Bu parçada “güzel bir kumaşın kötü bir terzi elinde elbise olamaması” sözüyle şiirle ilgili olarak anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A)Konu seçiminin, şiirde güzelliği sağlayan en önemli unsur olduğu
B) Şiirin duygularla değil sözcüklerle yazıldığı
C) Şiirde her zaman güzelliklerin anlatılması gerektiği
D)Yetkin olmayan şairin iyi bir konuyu bile şiire dönüştürmeyeceği
E) Bir şiirde kalıcılığı sağlamanın biçim ve içerik uyumuna bağlı olduğu
7. Dil bilinci olan hiçbir ozan, yabancı sözcüklerin albenisine kapılıp dilini yamalı bohçava çevirmek istemez.
Bu cümlede altı çizili sözle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Etkileyici olmak için süslü bir anlatıma başvurmak
B) Türkçe olmayan gösterişli sözcükleri kullanarak uyumsuz bir anlatım oluşturmak
C) Yabancı sözcükleri dilimizin özelliklerine uyarlamaya çalışmak
D) Yabancı sözcükleri Türkçe dilbilgisi kurallarına uymayacak biçimlerde yazmak
E) Kendi dilini yetersiz görüp yabancı sözcüklere yapıtlarında yer vermek
8. İki yıl önce aramızdan sessiz sedasız ayrılan bu sanatçının dostları tarafından uzun çabalar sonunda oluşturulan bu kitap, durgun yazın ortamımızda güçlü bir dalgalanma oluşturacak gibi görünüyor.
Bu cümlede geçen “güçlü bir dalgalanma oluşturmak” sözüyle anlatılmak istenen, aşağıdakilerin hangisinde vardır?
A) Bir zamanlar romanlarını zevkle okuduğum bu yazarların yapıtlarından artık aynı tadı alamıyorum.
B) Edebiyat dergilerinin sayısının iyice azaldığı günümüzde yeni çıkan bu dergi, edebiyatımızı tekrar canlandıracak.
C) Denemelerinde gündelik hayatın sıradan denebilecek olaylarının yanında belli bir okur kitlesinin ilgisini çekecek konuları da işler.
D) Nitelikli okur kitlesinin günden güne artması, edebiyatımız için çok sevindirici bir durum.
E) Her geçen gün okur sayısını artıran bu yazarın yapıtlarında, uzun zamandır aradığınız söyleyiş güzelliğini bulabileceksiniz.
9. Ben, bir şiir okuru olarak hep yeninin peşinde oldum. Bir şiiri okuduğumda, onda başka şiirlerle söyleyiş akrabalığı gördüm mü hemen bırakırım o şiiri. Bu, genç bir şairin şiiri bile olsa fark etmez benim için.
Bu parçada “başka şiirlerle söyleyiş akrabalığı taşımak” sözüyle, şiirle ilgili olarak anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Özgün bir anlatımdan uzak olmak
B) Sıkça işlenen konulara yer vermek
C) Eski şiir kalıplarını yeniden canlandırmak
D) Şiir türlerinin arasındaki sınırları kaldırmak
E) Genç şairlere karşı hoşgörülü olmamak
10. Dergimizin imza yelpazesini mümkün olduğunca yetkin ve geniş tutmava gayret ediyoruz. Okurlarımıza her ay ülkenin değişik kalemlerinden tatlar sunmaya çalışıyoruz.
Bu parçada geçen altı çizili sözle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Tanınmamış ancak yetenekli yazar ve şairleri edebiyata kazandırmak
B) Sadece geniş okur kitlelerine sahip sanatçılarla çalışmak
C) Özgün anlatıma sahip olan yazarları genç yazarlarla buluşturmak
D) Edebiyat çevrelerinde tanınmış, deneyimli yazarlara öncelik tanımak
E) Yazar kadrosunda hem usta hem de çeşitli sanatçılara yer vermek
11. Nedense bu eleştirmenimiz uçakla gidilecek yere kağnı ile gitmeye kalkıyor. Başkalarının iki üç sayfada anlattığını, onlarca sayfada ancak anlatabiliyor. Gerçek bir kalem işçisi olmadığı, daha ilk cümlelerden anlaşılıyor.
Bu parçada “uçakla gidilecek yere kağnıyla gitmeye kalkmak” sözüyle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Az sözle çok şey anlatmak
B) Kılı kırk yararcasına titizlenmek
C) Sözü gereğinden çok uzatmak
D) Anlaşılmaz bir dil kullanmak
E) Özensiz cümleler kurmak
12. Sanatçı, kendisini geliştirmek için eleştirileri dikkate almalıdır. Ancak sanatının dümenini eleştirmenlere kaptırırsa, kısa zamanda kendisi olmaktan çıkacağını ve unutulacağını da bilmelidir.
Bu parçada “sanatının dümenini eleştirmenlere kaptırmak” sözüyle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Yapıt ortaya koyarken eleştirmenlerin düşüncelerini dikkate almamak
B) Sanatına yönelik eleştirileri kabul etmemek
C) Sanat çizgisini sık sık değiştirmek
D) Sanat anlayışını, eleştirmenlerin yönlendirmesine göre düzenlemek
E) Sanat kaygısı gütmeden yapıt verdiğinden, çok eleştirilmek
cevaplar
|
1-C 2-B 3-E 4-E |
5-C 6-D 7-B 8-B |
9-A 10-E 11-C 12-D
|
]]>
1. İnsanca değerler, sadece ülkemizde değil tüm dünyada aşınıyor.
Altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam aşağıdakilerin hangisinde vardır?
A) Günümüz gençliğinde evlenip yuva kurma anlayışı gittikçe önemini yitirmektedir.
B) Geleneklerimiz, günümüz toplumu için çok da büyük bir anlam ifade etmiyor.
C) Çocuklarımızın insani değerlerden uzak yetişmemesi için aileler olarak bizler sorumlu davranmalıyız.
D) Ne yazık ki bugünün insanı mutluluğu, sadece ekonomik refahla bağlantılı görüyor.
E) Bu yüzyılda yaşadığımız savaşlar, insanoğlunun ne kadar acımasız olduğunu bize göstermektedir.
2. Ne kadar çalışkan olduğunu karnendeki zayıflardan çok iyi anladık.
Yukarıdaki cümlede altı çizili sözcükte aşağıdaki anlam olaylarından hangisi vardır?
A) Duyular arası aktarım yapılması
B) Soyut, anlatılması güç bir kavramın somut bir sözcükle anlatılması
C) İnsana ait niteliklerin, insan dışı varlıklara yüklenmesi
D) Aralarında ilgi kurulan iki kavramdan zayıf olanın güçlü olana benzetilmesi
E) Sözcüğün görünürdeki anlamının karşıtını verecek şekilde kullanılması
3. Aşağıdaki altı çizili sözcüklerden hangisi gerçek anlamında kullanılmıştır?
A) Ben bu kaldırımların emzirdiği çocuğum
B) Erimiş ruhlarımız bir derdin potasında
C) Senin gölgeni içmiş, onun gözbebekleri
D) Kara gökler kül rengi bulutlarla kaplı
E) Bana düşmez can vermek, yumuşak bir kucakta
4. Aşağıdakilerden hangisinde “için” sözcüğü cümleye “maksadıyla, amacıyla” anlamı katmıştır?
A) İstanbul büyük final için hazırlıklarını yaptı.
B) Hedefleri için yapamayacağı şey yoktur.
C) Dünkü davranışı için herkesten özür diledi.
D) İnsan vatanı için ne yapmaz?
E) Üniversiteye gidebilmek için her yola başvurdu.
5. Aşağıdaki altı çizili sözcüklerden hangisi diğerlerine göre daha genel anlamlıdır?
A) Müşteriler arasında dolaşan garson orada oturanların dikkatini çekmişti.
B) Arkası bostan olan kocaman bir bahçe içindeki ev uzaktan görülebiliyordu.
C) Hüznü anlatan bir çiçek olan gül, şairlerin hep ilham kaynağı olmuştur.
D) Bugün giydiği siyah palto ona ürkütücü bir hava veriyor, çevresinde bulunanlar sağa sola kaçışıyordu.
E) Teneffüste arkadaşlarının elinde resimli, bol sayfalı bir dergi görmüştü o gün.
6. Kişisel kırgınlıkları, kinleri yok sayacak kalitedeki insanları hiç olmazsa sanat dünyasında bulabileceğimi umut ediyorum.
Altı çizili sözün cümleye kattığı anlam aşağıdakilerin hangisinde vardır?
A) Durup dururken iki arkadaş kavga etmeye başladı.
B) Neredeyse tüm işleri bitirdik bu akşam.
C) Dershanedeki öğrenciler ister istemez bu geziye katıldı.
D) En azından konu tekrarı yaparsak bildiklerimizi unutmamış oluruz.
E) Toplantı en kötü ihtimalle saat sekizde biter.
7. Aşağıdaki dizelerin hangisinde kişileştirme yoktur?
A) Yıllar ağlıyor Elazığ’dan geçerken
B) Bir kâsedir alev dolu gönlüm
C) Seni hatırlayan sular coşup köpürdü
D) Körfezdeki dalgın suya bir bak, göreceksin
E) Kuşlar yalnızları sarar şefkatiyle
8. Bazı eleştirmenlerimizin gayretleri sırf eserdeki yanlışlıkları, aksaklıkları bulmak, ortaya koymak içindir. Eserin güzelliklerine, başarısına kör ve sağır kalırlar.
Yukarıdaki parçada “kör ve sağır kalmak” sözüyle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Ayrıntıları fark etmemek
B) Dikkate almamak
C) Duyarsız kalmamak
D) Bilinçsiz olmak
E) Önyargılı davranmak
9. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir sözcük, benzetme amacı olmadan başka bir sözcüğün yerine kullanılmıştır?
A) Yazarın ruh dünyasını bizlerden rahatlıkla öğrenebilirsiniz.
B) Her doğan gün, bana yaşama sevinci veriyor.
C) Internet kullanımı, her geçen gün artmaya başladı.
D) Bulutların arkasından güneş bize tebessüm ediyordu.
E) Maçın sonunda Türkiye sokaklara döküldü.
10. Her okuyanı farklı bir limana götürmesi, iyi şiirin en temel özelliğidir.
Yukarıdaki cümlede “farklı bir limana götürmek” sözüyle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Okuyucuyu yönlendirmek
B) Okuyucuda değişik anlam ve duygular uyandırmak
C) Okuyucunun sorunlarını çözmek
D) Okuyucuya güzel bir hayat sunmak
E) Okuyucunun, eserlerde kendini bulmasını sağlamak
11. Aşağıdaki atasözlerinin hangisinde “kinayeli” bir söyleyiş vardır?
A) Dolu bardak su almaz.
B) Akıl, akıldan üstündür.
C) Dost ile ye, iç; alışveriş etme.
D) Kem göz, taşı eritir.
E) Kurdun merhameti, kuzuyu ağzında taşımaktır.
12. Orta Çağ, hazır düşüncelerin yinelenip durduğu bir dönemdi. Bir şey mi kanıtlanmak isteniyor? O konuda söz sahibi kişilerin görüşlerine başvurulurdu. Onların söyledikleri, kafaları kuşatan demir bir çemberdi sanki. İnsanlar kendi sorununu bir kez de kendisi düşünmezdi.
Yukarıdaki altı çizili sözle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Düşünürleri kendisine öncü görmek
B) Düşünce özgürlüğüne önem vermek
C) Başkalarının görüşleriyle kendini sınırlamak
D) Doğruyu ve yanlışı ayırt edememek
E) Bir düşünceyi sorgulamak
13. Öykülerim, hiçbir zaman rastgele yazılmış ve esinlenmeye bağlı şeyler değildir.
Yukarıdaki altı çizili sözün yerine aşağıdakilerden hangisi getirilirse cümlenin anlamı değişir?
A) üstünkörü
B) gelişigüzel
C) baştan savma
D) alelacele
E) özensizce
14. Sanatsal yaklaşımlarda toplumun değer yargıları, asıl ölçüdür.
Altı çizili sözün cümleye kattığı anlam aşağıdakilerden hangisidir?
A) Püf noktası
B) Mihenk taşı
C) Önemli bir unsur
D) Temel hedef
E) Gerçek sebep
15. Bir ressam, resimlerine kendi kişiliğinin boyasını vurmalıdır.
Bu cümlede ressamla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi vurgulanmaktadır?
A) Özgünlük
B) Özlülük
C) Duygusallık
D) Akıcılık
E) Ulusallık
16. Yaşadıklarımıza ulaşmak, onları anlatabilmek, hayatın her yerine sızmaya çalışmak, insan ruhunu derinlemesine yansıtabilmek… Sanat, budur işte!
Bu cümlede geçen “insan ruhunu derinlemesine yansıtabilmek” sözüyle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) İnsanoğlunun ilginç, şaşırtıcı özelliklerini açığa çıkarmak
B) Kişilerin ortak özelliklerini belirlemeye çalışmak
C) Bireyin ruhsal ve düşünsel zenginliğini anlamak
D) İnsanı ve onun davranışlarını öznel bir tutumla ele almak
E) Bireyin iç dünyasını bütün yönleriyle göstermek
17. Günümüz edebiyat dergilerinde şiirler tek tükyayımlanıyor ne yazık ki!
Bu cümledeki altı çizili sözün cümleye kattığı anlam aşağıdakilerin hangisinde vardır?
A) Bu sıkıntılı yolculuğun bir an önce bitmesini istiyordu yaşlı adam.
B) Toplumumuzda önce kendini değil de başkasını düşünen kişiler yok denecek kadar azaldı.
C) Okurun ilgisini canlı tutan ve gelecekte de okuyucu bulabilecek şiirler yayımlamak gerekir.
D) Güncel sorunları sağlam bir teknikle ele almayı düşünmüştü bu kitabında; ama başaramadı.
E) Gönlümü alabilmek için olanları bana tek tek anlatmıştı.
18. Aşağıdaki cümlelerden hangisinde deyim açıklamasıyla birlikte verilmiştir?
A) Senin bu iyiliğin onun canına minnet, önceden beri arayıp da bulamadığı bir şey.
B) Kadıncağız bu çocuklar yüzünden canından bezmişe benziyor.
C) Dedesinin anlattığı hikâyeleri, her zaman can kulağı ile dinlerdi.
D) Üzerine titrediği yakınları, onu bu zor gününde can evinden vurdular.
E) İsmail ile Yusuf’u can ciğer kuzu sarması görmeye alışmıştık artık.
19. Her soruyu “evet” ya da “hayır” diye cevaplamaz. Bazı sorulara “bilmiyorum” bazılarına “belki” gibi karşılıklar verir. Hayatı sadece beyaz ve siyah renklerle sınırlı değildir; griyi de maviyi de diğer renkleri de aynı ölçüde sever.
Yukarıda geçen “hayatı sadece beyaz ve siyah renklerle sınırlı olmamak” sözüyle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Hayata herkesin baktığı pencereden bakmaya çalışmak
B) Esnek olmak, kendini kesin yargılara hapsetmemek
C) Kendi kurallarını başkalarının etkisiyle sınırlamamak
D) Olumlu düşünmek, her işin bir çaresi olduğunu savunmak
E) İnsanların farklı düşünceleri olabileceğini kabullenmek
20. Bu çiçek şiirlerini yazanın iyi bir şair olmadığı açıktı; ancak çiçeklerle sıkı fıkı biri olduğu belli oluyordu.
Bu cümleye “sıkı fıkı olmak” sözünün kattığı anlam, aşağıdaki cümlelerin hangisinde vardır?
A) Yusuf’un güzelliği dillere destan olmaya başlamıştı.
B) Fidanların dalı budağı serpilmeye yüz tuttu.
C) Çiçekler hakkındaki bilgisi hiç yoktan iyi görünüyordu.
D) Onun kadar kitaplarla haşir neşir olanı görmedim.
E) Hat sanatındaki ustalığı görenlere parmak ısırtıyormuş.
21. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde “edebiyat” sözcüğü olumsuz bir anlama gelecek biçimde kullanılmıştır?
A) Edebiyat dünyamızın seçkin isimlerindendir Tarık Buğra.
B) Okuma alışkanlığı olmayanlar, edebiyattan yoksun yaşarlar.
C) Bizim edebiyatımız, Batı edebiyatının gerisinde değildir.
D) Lisedeyken edebiyat notları düşük geliyordu.
E) Edebiyat yapmayı bırakıp asıl konuya gelin.
22. “Her yiğidin bir yoğurt yiyişi vardır.” sözü insanoğlunun bin bir rengi barındıran zengin kişiliğini anlatır, öyle olduğu için insanların huyları parmak izlerine benzer.
Bu parçada geçen “insanların huylarının parmak izlerine benzemesi” sözüyle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) İnsanların birbirini tamamlaması
B) Vücut özelliklerinin, insanın kişiliğinden izler taşıması
C) İnsanın görüntüsüyle davranışın uyumlu olması
D) Kimsenin kimseye benzememesi
E) İnsanların ortak ve farklı yönlerinin olması
23. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde ikileme cümleye “ara vermeden” anlamı katmıştır?
A) Gide gele memleketin yollarını ezberledik.
B) Sınav sonuçları, akşam sabah belli olur.
C) İşi yetiştirmek için gece gündüz çalışıyor.
D) Çocukların ıvır zıvır ihtiyacı bitmiyor.
E) İnşaatın sıva işleri hemen hemen tamamlandı.
24. Çoktandır unuttuğumuz geleneklerimizden birinin de “sohbet” olduğunu bilmem hiç fark ettiniz mi? Eğer fark etmişseniz bunun, kültürümüzde oluşturduğu erozyonun boyutlarını tahmin etmekte hiç güçlük çekmezsiniz sanrım.
Bu parçada geçen “erozyonun boyutlarını tahmin etmek” sözüyle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Kültür zenginliğimizin farkına varmak
B) Kaybedilen değerlerin ne olduğunu sezmek
C) Kökleşmiş geleneklerimizi geleceğe taşımak
D) Kültürel bozulmaların bize zarar vermeyeceğini düşünmek
E) Bozulmaların önüne nasıl set çekileceğini bilmek
25. Edebiyata bir şekilde ucundan kıyısından bulaşıp da edebiyattan yakasını kurtarabilen bir tek tanıdığım yoktur.
Bu cümlede geçen “ucundan kıyısından bulaşmak” sözüyle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Planlı programlı hareket etmek
B) İstemeden kendini kaptırmak
C) Şöyle böyle ilgilenir olmak
D) Tiryaki derecesinde tutkun olmak
E) Başkasının zoruyla katlanmak
26. “Alay” sözcüğü, Türkçede askeri bir terim olmakla kalmamış, kısa zamanda halk diline akarak dilde bir âlem yaratmıştı. Buna göre alay, kalabalık demek, çokluk demektir. Bir alay insan, bir alay hırdavat ve bir alay cahil gibi ifadeler böyle anlamlandırılmalıdır.
Bu parçada geçen “halk diline akarak dilde bir âlem yaratmak” sözüyle anlatılmak istenen, aşağıdakilerden hangisidir?
A) Daha geniş halk kitlesine ulaşarak güzel bir hal almak
B) Halkın dilinde kullanım alanı bularak anlam genişlemesine uğramak
C) Karşıladığı anlamları halkın da yardımıyla belirgin hâle getirmek
D) Halkın kullandığı dile ait özellikleri içinde barındırmak
E) Halka ait deyişlerle bir söyleyiş güzelliğine erişmek
27. Türkçe; bir imparatorluk merkezinde, bir imparatorluk coğrafyasından akıp gelen seslerle meydana gelmiştir. Bunu meydana getirmek için Türkler, bir taraftan Tuna boylarından ses almış, öte taraftan Afrika ülkelerine yayılmış, Nil suyunun akışından, yani zengin kültürlerden Türkçeye sesler getirmişlerdir.
Bu parçada geçen “zengin kültürlerden Türkçeye sesler getirmek” sözüyle anlatılmak istenen, aşağıdakilerden hangisidir?
A) Türkçe sözcükleri ahenkli kullanmaya özen göstermek
B) Yabancı dillerin Türkçeyi bozmasına engel olmak
C) Türkçeyi öteki milletlerin dillerinin, güzel yönleriyle daha da güzelleştirmek
D) Kültürel etkileşim sonucu meydana gelen diller arasına Türkçeyi de koymak
E) Başka dillere ait zenginlikleri, Türkçenin içinde de aramak
CEVAPLAR
|
1 |
2 |
3 |
4 |
5 |
6 |
7 |
8 |
9 |
10 |
|||||||||
| A | E | D | E | C | D | B | B | E | B | |||||||||
|
11 |
12 |
13 |
14 |
15 |
16 |
17 |
18 |
19 |
20 |
|||||||||
| A | C | D | B | E | A | B | A | B | D | |||||||||
|
21 |
22 |
23 |
24 |
25 |
26 |
27 |
||||||||||||
| E | E | C | B | C | B | C | ||||||||||||
]]>
1. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde “çakmak” sözcüğünün anlamıyla kullanımı birbirine uymamaktadır?
A) Kıvılcım ya da alev çıkarmak için sürtmek, ateşlemek.
Geceleyin şimşekler çakıyordu mavi, berrak.
B) Kabul edilemeyecek bir şeyi kurnazlıkla kabul ettirmek.
Sahte parayı sana çakmışlar.
C) Farkına varmak, sezmek.
Kendisine bir oyun oynandığını hemen çaktı.
D) Vurmak.
Sinirlenince tokatı çocuğun yüzüne çaktı.
E) Bir şeyi vura vura sokmak, yerleştirmek.
Sağlam olsun diye masaya en kalın çiviyi çaktı.
2. I. Sanatçılar aynı zamanda kendi kendinin eleştirmenidir.
II. Sınava yaklaşık olarak otuz gün kaldı.
III. En azından beni telefonla arayabilirsin.
IV. Çok zeki, bunun yanında çok da çalışkan bir öğrencidir.
Yukarıdaki altı çizili sözlerden hangileri anlamca birbirine en yakındır?
A) I. ve III. B) I. ve IV.
C) II. ve lll D) III. ve IV.
E) ll ve lll
3. Uslu çocuk hep oturan, hiçbir şeye karışmayan çocuk olarak algılanır. Yerinde durmayan, sürekli aktif olan çocukların da öyle uslu olmaları istenir. Böylece çocuk bir çeşit sürü psikolojisiyle, etliye sütlüye karışmayan ama aynı zamanda yaratıcı olamayan bir kişi hâline getirilir.
Yukarıdaki parçada geçen “sürü psikolojisiyle” sözüyle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Hiçbir işe karışmamak
B) Özgür davranamamak
C) Çevrenin isteklerine göre hareket etmek
D) Başkalarını taklit etmek
E) Yaratıcı olamamak
4. Bir sanat eseri; ortaya çıktığı toplumun sınırını aşıyor, diğer toplumlarda da kabul görüyorsa, insanlar tarafından aynı heyecan ve yaratıcılıkla karşılanabiliyorsa, o zaman gerçek sanat eseridir.
Yukarıdaki cümlede geçen “toplumun sınırını aşmak” sözüyle anlatılmak istenen aşağıda-kilerden hangisidir?
A) Evrensel olmak
B) Özgün olmak
C) Gerçekleri anlatmak
D) Ulusal değerlerden yararlanmak
E) Başka uluslardan etkilenmek
5. Toplumda onu kimse sevmez; çünkü —
Yukarıda boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi getirilirse cümle farklı anlam kazanır?
A) onun burnu havadadır.
B) o burnu yere düşse almaz.
C) burnundan kıl aldırmaz o.
D) o burnunun ucunu göremez.
E) burnunun yeli harman savunur.
6. Sesimi alıp da kaybetse rüzgâr
Versem gözlerimi bir sonsuz renge
İçimde bir mahşer uğultusu var.
Ruhumdur çağıran, tenimi cenge .
Yukarıdaki dörtlükte aşağıdakilerden hangisi yoktur?
A) Kişileştirme
B) Somutlama
C) Abartma
D) Mecaz anlamlı sözcük
E) Duyular arası aktarma
7. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde “dolaylama” yoktur?
A) Ay yıldızlı ekip tüm ülkeyi sevindirdi.
B) Bu yıl takımımız, devler liginde mücadele edecek.
C) Takıma yeni bir file bekçisi alındı.
D) Bu mükemmel vuruşla meşin yuvarlak ağlarla buluştu.
E) İmparator, takımımızı başarıdan başarıya koşturdu.
8. Zamanla insanımızın bencilliğinin, korkaklığının, umursamazlığının arttığını görüyorum. Sokakta birinin çantasını gasp etseler, birini dövseler herkes görmezden geliyor. Herkes görmedim, duymadım, bilmiyorum diyen üç maymunu oynuyor. Bu da toplumsal bozulmayı beraberinde getiriyor.
Yukarıda geçen “görmedim, duymadım, bilmiyorum diyen üç maymunu oynamak” sözüyle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Keyfine aşırı düşkün olmak
B) Yanlışlıklara ortak olmak
C) Sorumlulukla sorumsuzluğu çatıştırmak
D) Sorumluluk almaktan kaçınmak
E) Olumsuzluklardan kendine pay çıkarmak
9. Aşağıdaki atasözlerinden hangisi karşısında verilen anlam veya tutumla uyuşmaz?
A) İşten artmaz, dişten artar – tutumluluk
B) Çoğu zarar, azı karar – ölçülülük
C) Her üzümün dibinde çöpü vardır – kusur
D) İşini kış tut, yaz çıkarsa bahtına – tedbir
E) Horozu çok olan köyün sabahı geç olur – tutarsızlık
10. Düşünce dünyasında değişiklik yapamayanlar, zamana karşı koyamaz.
Altı çizili sözün cümleye kattığı anlam aşağıdakilerden hangisinde vardır?
A) O sadece yaşadığı çağın duyarlılığına seslenen bir yazar olduğundan unutulup gitmişti.
B) Yetkili memur, şikâyet dilekçesine şöyle bir göz atıp dilekçeyi incelemeden masaya bıraktı.
C) Arkadaşının oyunlarına katılmamak için gösterdiği çaba boşa gitmişti.
D) Sanatçıların, ürün vermekte karşılaştığı güçlükler, onların gelecek nesillere ulaşmasını engellemez.
E) Çocukluğunda yaşadığı bu ilginç olayı sık sık hatırlar, unutmadığını göstermek için çevresindekilere de anlatırdı.
11. İlimizde “gül” le ilgili birçok deyim vardır. (I) İyi babalar, ailelerine gül gibi bakar. (II) Mutlu olan ve geçim sıkıntısı çekmeyen aileler gül gibi geçinip gider ve çocuklarını el bebek gül bebek büyütürler. (III) Kız çocuklarına güzel olsun diye Güldane, Gülizar, Ayşegül, Gül gibi adlar verirler. (IV) Öyle kızlar ki, güldükçe güller açar yüzlerinde. (V) Ve o güllerin üzerine gül koklanmaz.
Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinde “gül” sözcüğü birden çok deyim içinde kullanılmıştır?
A) I. B)ll. C)lll. D) IV. E) V.
12. Araştırmacı, konuyu bütün yönleriyle dinleyicilere anlattı.
Altı çizili sözün cümleye kattığı anlam aşağıdakilerden hangisinde vardır?
A) Polisler, kavganın nasıl başladığını inceden inceye araştırmışlardır.
B) Akşama kadar boş boş oturdu, üstüne üstlük gece de arkadaşlarıyla gezmeye çıktı.
C) Sabahleyin iş yerinden ayrılırken masasını, toplamış olmak için toplamış.
D) Her ne pahasına olursa olsun suçluları yakalayıp hâkim önüne çıkarmayı başaracağız.
E) Bir yıl boyunca sınava hiç ara vermeden çalıştı da başarılı olabildi.
13. Aşağıdaki atasözlerinin hangisinde karşıt anlamlı sözcükler bir arada kullanılmamıştır?
A) Bakarsan bağ, bakmazsan dağ olur.
B) Sen işini kış tut, yaz çıkarsa bahtına.
C) Güvenme varlığa, düşersin darlığa.
D) Attan inilip eşeğe binilmez.
E) Var evi; kuran evi; yok evi, verem evi.
14. Pek çok edebiyat tutkununun, pek çok ünlü yazar ve şairin kırkından, ellisinden sonra eleğini duvara asıverdiği sıkça görülmüştür ülkemizde.
Bu cümlede geçen “eleğini duvara asıvermek” sözüyle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Yazmaktan vazgeçmek
B) Sorunlarla uğraşmaktan yorulmak
C) Farklı anlatım biçimlerinden yararlanmak
D) Kalıcı olmayı başaramamak
E) Bir olay karşısında derin üzüntü duymak
15. Soyut, anlatılması güç kavramların somut sözcüklerle anlatılmasına “Somutlama” denir.
Aşağıdakilerden hangisinde bu açıklamaya örnek vardır?
A) Anlatmaya devam ederken bir yandan da beni takip ediyordu.
B) Yeniden alevlenen bir ateştir sevgi yüreğimde, diyerek konuşmasını tamamladı.
C) Gazete ve televizyonlarda bu konu ayrıntılarıyla tartışıldı o günlerde.
D) ‘Hayatta hep iyimser olmayı başarabilen, ender insanlardan biriydi babam.
E) Kaybolan kardeşini bulmak için geçen hafta İstanbul’a gelmişti zavallı adam.
16. Akıl, her nesneyi kamera acımasızlığıyla gören bir kavramdır.
Bu cümlede geçen “kamera acımasızlığıyla görmek” sözüyle, aklın hangi yönü vurgulanmaktadır?
A) Tarafsızlığı, bir taraf tutma olarak görmesi
B) İnsanı bazen acımasızca davranmaya yöneltmesi
C) Gerçekleri, olduğu gibi ve duyguları katmadan algılaması
D) Kişiyi yanlış kararlar vermekten alıkoyması
E) Gerçekçi ve tutarlı olmayı her zaman başarması
17. Hiçbir yazar, kendi hayatını anlatırken sözcüklerin dizginini elinde tutmayı başaramaz.
Bu cümlede geçen “sözcüklerin dizginini elinde tutmak” sözüyle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Açık ve anlaşılır bir dil kullanmak
B) Yazdıklarında, duygularının etkisinde kalmamak
C) Alışılmışın dışına çıkmak
D) Soyutlamalara başvurmak
E) Yerleşik sözcükleri kullanmaktan kaçınmak
18. Her tiyatro yapıtının tüm insanlığı etkilemek ve değiştirmek gibi gizli bir tutkusu vardır.
Bu parçada geçen “gizli bir tutku” sözüyle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Zamanla unutulabilen heves
B) Asla vazgeçilmeyen hedef
C) Saplantıya dönüşen istek
D) Açıkça söylenmeyen arzu
E) Gün geçtikçe önemi anlaşılan amaç
19. Aşağıdakilerden hangisindeki ikileme, oluşumu yönünden diğerlerinden farklıdır?
A) Hikmet Usta, ileri geri konuşanları hiç sevmezdi.
B) Büyük küçük demeden herkesle ilgilenirdi.
C) Onun kapısı, gece gündüz insanlarla dolardı.
D) Bahçedeki kırık dökük kanepede sohbet ederlerdi.
E) Aşağı yukarı elli yaşında gösteriyordu.
20. Çocuk dünyasıyla ilgili iç içe bulunan birçok folklor ürünü, dilden dile aktarılarak değil, çeşitli uygulamalar sonunda büyükten küçüğe geçmekte ve uzun yıllar değerlerinden bir şey kaybetmemektedir.
Bu cümlede geçen “dilden dile aktarılmak” sözündeki gibi, sözcüklerin benzetme amacı olmadan kendi anlamları dışında kullanılması olayı aşağıdakilerden hangisinde vardır?
A) Bir el bizi işaret ediyor.
B) Durup dinlenmeden saatlerce okudu.
C) Susuzluktan dili damağı kurumuş.
D) Şurda ağız tadıyla bir şeyler yiyemedik.
E) Herkese burun kıvırdığı için hiç sevilmiyor.
21. Aydın, sadece sorunlara işaret eden kişi değil, aynı zamanda sorunlara çözüm yolu bulan ve gerekirse elini taşın altına koyma cesareti olan kişidir.
Bu cümlede geçen “elini taşın altına koymak” sözüyle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Cesaretini kanıtlamaya çalışmak
B) Sorumluluk üstlenmek
C) Analiz yeteneğine sahip olmak
D) Yol gösterici olmak
E) Meraklı olmak
22. Tarık Buğra, kaleme aldığı başarılı eserlerle edebiyatımızın kalburüstü yazarlarından biri olmayı başarmıştır.
Bu cümlede geçen “kalburüstü” sözünün cümleye kattığı anlam aşağıdakilerden hangisidir?
A) tutarsız, orta düzeyde
B) vasat, sıkıcı
C) sıradan, başarısız
D) tutarlı, inançlı
E) seçkin, sivrilmiş
23. Yaşadığı dönemde anlaşılamadığı için çağdaşlarınca — Ahmet Haşim, kendisinden sonra gelenlerin — edebiyatımızda hak ettiği yeri almıştır.
Düşüncenin akışına göre bu cümlede boş bırakılan yerlere sırasıyla aşağıdakilerden hangisi getirilebilir?
A) tanınmayan – kıskançlığıyla
B) sevilen – tarafsız tavrıyla
C) bilinmeyen – kayırıcı tutumuyla
D) beğenilen – sevgisiyle
E) yadırganan – ilgisiyle
24. Doğadaki varlıkların çıkardığı seslerin, taklit yoluyla dile aktarılmasına yansıma denir.
Buna göre aşağıdaki ikilemelerden hangisi yansıma sözcüklerden oluşmuştur?
A) Nar yerken ellerim yapış yapış oldu.
B) Hüseyin Bey, Giresun yaylalarını karış karış bilir.
C) Naylon terlikleriyle tıpış tıpış yürüyüp gitti.
D) Yalan yanlış sözlerle bizi oyaladı.
E) Bir itiş kakış içinde stadyuma girebildik.
25. Cemil Meriç’in, bütün kitaplarıyla edebiyat dünyamız için derin bir kaynak olduğunu sanat adamlarımız söylüyor.
Bu cümlede geçen “derin bir kaynak olmak” sözüyle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Eserleriyle geleceğe ışık tutmak
B) Yazdıklarıyla zengin bir başvuru merkezi olmak
C) Farklı çizgisiyle benzerlerinden ayrılmak
D) Erişilmez bir bilgiye sahip olmak
E) Birikimiyle tarihe tanıklık etmek
26. Aşağıdaki dizelerin hangisinde somutlama söz konusudur?
A) Sokaktayım, kimsesiz bir sokak ortasında
B) Sanki beni bekleyen bir hayal görüyorum
C) İçimde damla damla bir korku birikiyor
D) Bu karanlık sokakta bitmesin yolculuğum
E) Evlerin bacasını kolluyor yıldırımlar
27. Aşağıdakilerin hangisinde “pişmek” sözcüğünün anlamıyla kullanımı birbirine uymamaktadır?
A) Isı etkisiyle yenilebilir duruma gelmek.
Mangaldaki köfteler pişti.
B) Isıtma sonucu kullanıma uygun duruma gelmek.
Bu fayanslar özel ocaklarda pişer.
C) Zamanla ve kullanıla kullanıla istenilen düzeye gelmek.
Meyveler pişip olgunlaşınca dallardan düşmeye başladı.
D) Bunalacak kadar sıcaklık duymak.
O yaz Mersin’de güneş ve nemden pişmiştik.
E) İşe alışıp beceri ve ustalık kazanmak
Ticaret yapmak için küçük yaştan itibaren pişmek gerekir.
CEVAPLAR
|
1 |
2 |
3 |
4 |
5 |
6 |
7 |
8 |
9 |
10 |
|
A |
B |
C |
A |
D |
E |
E |
D |
E |
A |
|
11 |
12 |
13 |
14 |
15 |
16 |
17 |
18 |
19 |
20 |
|
B |
A |
A |
A |
B |
C |
B |
D |
D |
A |
|
21 |
22 |
23 |
24 |
25 |
26 |
27 |
|
||
|
B |
E |
E |
C |
B |
C |
C |
|
||
1. “Bakmak” sözcüğü aşağıdaki cümlelerin hangisinde “vazifeli olmak, ilgilenmek” anlamında kullanılmıştır?
A) Yıllar yılı bu kadar çocuğa kim baktı sanıyorsun.
B) Bu kitaplardan sonra başkalarına da bakacağım, dedi.
C) Konağın bahçesindeki güllere bahçıvan baktı.
D) Gömleğe şöyle bir baktım, içimin ısınmadığını söyledim.
E) Kurumumuza yazdığınız başvurulara bu memurumuz bakıyor.
2 . Aşağıdakilerin hangisinde “görmek” sözcüğünün anlamıyla kullanımı birbirine uymamaktadır?
A) Anlamak, sezmek, / Gidişin kötü olduğunu görmek zor değildi.
B) Ziyaret etmek, uğramak, / Dostum olan büyük şairi her gün görür, hatırını sorardım.
C) Fark etmek, / Bulunduğumuz yerden, atılan tüm golleri çok iyi gördük.
D) Değer vermek, / Maalesef gözü paradan başka bir şeyi görmüyordu.
E) Gözetmek, / Hazır cebin doluyken bizi de gör, dedi.
3. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde “uyarı, bir şeyi anımsatma” anlamı vardır?
A) Beni aramayı nasıl unutursun.
B) Ne yazık ki eğitim seviyemiz her yıl kötüye gidiyor.
C) Yarın bu kitabın kütüphaneye iadesi için son gün.
D) Kim mutlu olmayı istemez ki?
E) Bütün suçu ona mı yıkmışlar?
4. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde altı çizili sözcükler arasında sesteşlik ilişkisi kurulamaz?
A) Bir çukur da buraya kaz.
Kaz gelen yerden tavuk esirgenmez.
B) Çocuğun yüzünü yara bere içinde bırakmış.
Yastığın yüzünü değiştirmeyi unutmamalısın.
C) Ben de yarışmaya katılmayı düşünüyorum.
Sırtındaki ben, katili ele vermişti.
D) Senin için neler yaptığımı biliyorsun.
Masanın üstündeki sürahiden bir bardak su için.
E) Ödevlerinizi dolma kalemle yazın.
Yazın nemli havalardan dolayı hastalığı iyice katlanılmaz oluyormuş.
5. Yeni bir duyarlılığı, yeni bir şiir dilini oluşturmaya çalışırken Batı’yı günbegün izlemiştir.
Bu cümlede altı çizili sözcüğün yerine aşağıdakilerden hangisi getirilirse cümlenin anlamı bozulmaz?
A) günden güne
B) zaman zaman
C) ara vermeden, sürekli
D) öteden beri
E) şöyle böyle
6. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde “iç” sözcüğü deyim içinde kullanılmamıştır?
A) Hakan, içimizden biriydi; ama şimdi ne yazık ki yabancımız.
B) Kötü haberi duyunca içi sızladı kadıncağızın.
C) Onun gibi içten pazarlıklı biriyle anlaşmamız zordu.
D) Sıkıntını içine atmakla ona çözüm bulacağını sanma.
E) Çocuğun durumu karşısında içi parçalanmış; ancak bir şey de yapamamıştı.
7. Uzun bir zaman uğraşmasına rağmen keman çalmayı şöyle böyle öğrenebilmişti.
Altı çizili sözün bu cümleye kattığı anlam aşağıdakilerden hangisinde vardır?
A) Onunla hemen hemen her gün görüşüyoruz.
B) Aşağı yukarı on gün sonra köye varılır.
C) İşlerimiz yavaş yavaş rayına girecektir.
D) Ara sıra bize de uğrarsanız sevinirim.
E) Bozuk makineleri tamir etme işinden az çok anlıyor.
8. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde altı çizili sözcük mecaz anlamı dışında kullanılmıştır?
A) Tilki gibi kurnaz bir adam olduğunu biliyordum.
B) İnsan, evlat acısına tahammül edemez elbette.
C) Salon, sanatçıyı büyük bir coşkuyla alkışladı.
D) Güneş, bulutların ardından gülümsedi yine.
E) Zanlı, sıkıştırılınca tüm bildiklerini tek tek okudu.
9. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde terim anlamlı bir sözcük yoktur?
A) Toplumlar, kendi köklerine dönmelidir.
B) Perde kapandı ve oyuncular sahneye çağrıldı.
C) Kızılırmak’ın debisi günden güne azalıyordu.
D) Yazılarında uyağa karşı olduğunu söylerdi her zaman.
E) Türkiye, bu konuda Yunanistan’a nota vermişti.
10. I. Bize bağırınca ağzının payını verdim.
II. Ayağını çıkarmadan içeri girince annesinden azar işitti.
III.Konuyla ilgili bilgileri ne yazık ki ağzımdan kaçırdım.
IV.Bu yıl kara elmas diyarına gitmeyi düşünüyor.
V.Şair, keskin bakışlarıyla hepimizi korkutmuştu.
Yukarıdaki cümlelerin hangisinde “Kış geldi, sobayı yakmak gerek.” cümlesindekine benzer bir mecaz vardır?
A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.
11. Sorunlarla boğuşmuş, güngörmüş, feleğin çemberinden geçmiş nice kişiler vardır ki kendi devirlerinin havasını solur ve o hava içinde yaşarlar. Bunlar, hayatın sıkıntılarından yılıp kabuklarına çekilmiş; hayata küsmüş, sorunlarla yalnızca kendi değer ölçüleriyle boğuşmaya çalışırlar.
Bu parçada geçen “kabuklarına çekilmek” sözüyle belirtilmek istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Geçmişteki sınırların dışına çıkmamak
B) Doğruyla yanlışın ayrımına varamamak
C) Olaylar karşısında derin üzüntü duymak
D) Sözü uzatmaktan kaçınmak
E) Gerçek yaşamla bağlarını koparmak
12. Toplumsal sorunlardan çok, küçük adamın dünyasına yönelen duyarlılığıyla yeni bir öykü anlayışı geliştirdi Saik Faik. Alışılmış öykü yapısını kırarak olayın gelişimini değil, olayın içindeki insanın durumunu öznel bir tutumla yansıttı. Böylece kendinden sonraki öykücülere bir işaret feneri oldu.
Bu parçada geçen “işaret feneri olmak” sözüyle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Herkes tarafından tanınıyor olmak
B) Farklı anlatım biçimlerinden yararlanmak
C) Öyküleriyle kuşaktan kuşağa geçmek
D) Yazdıklarıyla yol göstermek, rehber olmak
E) Alışılmışın dışına çıkmak, sıradanlıktan kurtulmak
13. Ben hayat yumağını
Sustum, sabırla ördüm
Yukarıdaki dizelerdeki anlam olayı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Somutlama
B) Ad aktarması
C) Dolaylama
D) Kinaye
E) Kişileştirme
14. Bir güzel bilirim bir daha bilmem
Ondan gör, cilve nedir eda nedir
Öyle satar kendini dirhem dirhem
Ondan bu gönül deli divanedir
Yukarıdaki altı çizili sözle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Düşüncelerini kimseyle paylaşmamak
B) Kendini diğer insanlardan üstün görmek
C) Çok nazlanmak, pek edâlı davranmak
D) Kendisinin çok güzel olduğunu sanmak
E) Az da olsa başkalarıyla konuşmak
15. Edebiyatı, ne edebiyatla modayı birbirine karıştıran genç yazarlar ne de geçmişin bir noktasına saplanıp kalmış kafalar ortadan kaldırabilir.
Yukarıdaki cümlede geçen “geçmişin bir noktasına saplanıp kalmak” sözüyle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Ulusal değerlerden yararlanmak
B) Geçmişe önyargılı bakmak
C) Evrensel olmayı başaramamak
D) Doğruyla yanlışı ayırt edememek
E) Tutucu olmak ve kendini yenilememek
16. Her öykücü, yapıtı ile bize yaşamın ve insanın bir yönünü gösterir. Öykü, son derece karmaşık olaylar, olgular, ilişkiler yumağı olan yaşamı çözümleyerek koyar önümüze; bunun için de yaşamın ve insanın içine doğru bir pencere açar âdeta.
Yukarıdaki parçada geçen “yaşamın ve insanın içine doğru pencere açmak” sözüyle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) İnsanlara yeni ufuklar açmak
B) Her okuyucuya hitap etmek
C) Yaşamı ve insanı anlatmak
D) Evrensel konuları işlemek
E) Toplumun sorunlarına çözüm bulmak
17. Kaynağa gidilmeden ve metin üzerinde düşünülmeden hüküm verildiği için, Divan edebiyatı gözü kapalı kötülenmiştir.
Yukarıdaki altı çizili sözün cümleye kattığı anlam aşağıdakilerden hangisinde vardır?
A) Kendisine sunulan kâğıda hiç tereddüt etmeden imza attı.
B) Müdürün karşısında gelişigüzel konuşup duruyordu.
C) İnsanlara önyargılı yaklaşırsan onlarla dostluk kuramazsın.
D) İnsan hiç tanımadığı birine bunları söyler mi?
E) Bizi dinlemediğin için başına bunlar geldi.
18. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir duyu ile ilgili özellik başka bir duyuya aktarılmıştır?
A) Bu kış, sert geçeceğe benziyor.
B) Kitabı aldıktan sonra yavaşça yerine oturdu.
C) Tüm tabiat, baharla birlikte rengârenk çiçeklerle donanmıştı.
D) Seninle, orada çok güzel günler yaşamıştık.
E) Bir anda evin içini keskin bir koku kapladı.
19. I. En sonunda kendimize göre bir ev bulabilmiştik.
II. Hemen hemen tüm işleri bitirdik sayılır.
III.Öyle ya da böyle bu düşünceyi sana kabul ettireceğim.
IV.Eninde sonunda tüm gerçekleri öğreneceksin.
Yukarıdaki altı çizili sözlerden hangileri an
lamca birbirine en yakındır?
A) I. ve II. B) I. ve III.
C) I. ve IV. D) II. ve III.
E) III. ve IV.
20. Söylevlerimizde ölçü; açıklık ve gerçeğe uygunluktan çok, güzel konuşmadır. Ünlü söylevcilerimizin cümleleri çok kez kasidelere taş çıkartıyor. Oysa biz kaside değil, yalın söz istiyoruz. Halkımız, edebiyatsız bir edebiyata susadı.
Yukarıdaki parçada geçen “taş çıkarmak” sözüyle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Engel olmak
B) Daha üstün olmak
C) Zorluklarla mücadele etmek
D) Sade anlatımlı olmak
E) Başarılı yapıtlar ortaya koymak
21. —güzel anlatışın niteliklerindendir. Gereksiz sözcükler, anlatımı uzatmakla kalmaz, anlamı da boğar. Güzel yazı ve şiirlerde gereksiz sözcükler birer pürüz gibi göze batar.
Yukarıda boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi getirilebilir?
A) Duruluk
B) Özgünlük
C) Özlülük
D) Akıcılık
E) Etkileyicilik
22. Hikâye, en az şiir kadar özen isteyen zor bir uğraştır. Sözcükler — ister; cümleler romanlardaki gibi kolay bir biçimde istediğiniz şekli almaz. Ayrıntıya —direnir.
Yukarıda boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangisi getirilebilir?
A) göznuru – akıcılığa
B) emek – söz kalabalığına
C) yenilik – sadeliğe
D) şiirsel – üsluba
E) çalışma – evrenselliğe
23. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde ikilemeyi oluşturan sözcükler tek başlarına kullanılabilir?
A) Yine abur cubur yiyerek karnını doyurdu.
B) Mırın kırın etme de şu işi yapıver.
C) Er geç bu cinayet çözülecektir.
D) Öğrenciler paldır küldür içeriye girdi.
E) Yanında ıvır zıvır ne varsa getirmiş.
24. Öteden beri aynı işte çalışıyordu.
Yukarıdaki altı çizili sözün yerine aşağıdakilerden hangisi getirilirse cümlenin anlamında bir değişiklik olmaz?
A) Eskiden olduğu gibi
B) Sabahtan beriden
C) Geçmişten bu yana
D) Ara sıra
E) Eski günlerde
25. Bir gönül vardı bende (I)
Henüz aşkı(Il) tatmamış(Ill)
Tertemiz hisleriyle
Günaha(IV) batmamış(V)
Yukarıdaki dizelerde altı çizili sözcüklerden hangileri mecaz anlamda kullanılmıştır?
A) I. ve II. B) II. ve IV. C) III. ve IV.
D) III. ve V. E) IV. ve V.
26. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde deyim, açıklamasıyla birlikte verilmiştir?
A) Böyle hatalar yaparsan onun dilinden kurtulamazsın.
B) Bu işte de dikiş tutturamazsan, kapıma uğrama.
C) Hal ve hareketlerinden, bir dolap çevirdiği belli oluyordu.
D) Sonunu düşünmeden konuşma, dilini tut biraz.
E) Seni görünce dizlerinin bağı çözüldü.
27. Bir sözcük, türünün tamamını ya da bir bölümünü kapsar şekilde kullanılırsa genel anlamlı; türünün tekini ifade eder şekilde kullanılırsa özel anlamlı olur.
Buna göre, aşağıdaki cümlelerin hangisinde, altı çizili sözcük diğerlerine göre daha genel anlamlıdır?
A) Bugün Ömerlerle futbol okuluna gittik.
B) Sahaya kırmızı formayla çıktılar.
C) Antrenmanı büyük sahada yaptılar.
D) Susayanlara ılık su verdiler.
E) Saat takmaktan hiç hoşlanmam.
CEVAPLAR
|
1 |
2 |
3 |
4 |
5 |
6 |
7 |
8 |
9 |
10 |
|
E |
C |
C |
B |
C |
A |
E |
A |
A |
B |
|
11 |
12 |
13 |
14 |
15 |
16 |
17 |
18 |
19 |
20 |
|
E |
D |
A |
C |
E |
C |
A |
E |
E |
B |
|
21 |
22 |
23 |
24 |
25 |
26 |
27 |
|||
|
A |
B |
C |
C |
D |
D |
E |
|||
]]>
1. “Canlı” kelimesi, aşağıdaki cümlelerin hangisinde “O zamanlar Ankara sokakları, şimdiki gibi kalabalık ve canlı değildi.” cümlesindeki anlamıyla kullanılmıştır?
A) Bu kadar çarpıcı ve canlı renklerden hoşlanmıyorum.
B) Onun kadar canlı, hayat dolu bir insan az bulunur.
C) Çevrede bir tek canlı varlık yok gibiydi.
D) Tablodaki balıklar canlı gibi görünüyordu.
E) O, bu küçük kentte canlı bir tarih ve anıt gibiydi.
(ÖYS 1986)
2. “Onun, söyleyecek sözü olan bir yazar olduğu kuşkusuz.” cümlesindeki “söyleyecek sözü olmak” ne demektir?
A) Düşündüklerini çekinmeden söyleyebilmek
B) Bir konu üzerinde uzun uzun konuşabilmek
C) Kendisini meslektaşlarına kabul ettirmiş olmak
D) Geniş kültür sahibi bir kişi olmak
E) Okurlarına iletilecek bir mesajı olmak
(ÖYS 1985)
3. “Yazmak” kelimesi aşağıdakilerden hangisinde “Yaşına göre, basit ama çok güzel şiirler yazıyormuş.” cümlesindekiyle aynı anlamda kullanılmıştır?
A) Emekli olduktan sonra anılarını yazacakmış diyorlar.
B) Kader onun yazısını böyle yazmış.
C) Elektrik sayacı bu ay çok yazmış, bozuk galiba.
D)Okulda, folklor kurslarına yazmışlar ama gitmek istemiyor.
E) Kırmızı ışıkta geçtiği için bin lira ceza yazmışlar.
(ÖYS 1985)
4. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde “kadar” kelimesi “ölçüsünde, derecesinde” anlamına gelmektedir?
A) Konferansa yüz kadar öğrenci gelmişti.
B) Dün gece sabaha kadar uyumamış.
C) On beş yaşına kadar Ankara’da oturmuş.
D)Anlatılanlardan ben de filmi görmüş kadar oldum.
E) Bu yaşta, onun kadar kuvvetli çocuk görmedim.
(ÖYS 1985)
5. “Gülmece öğesini, belli bir oranda şiirimin hamuruna katarım; şiirime güleçlik kazandırmak için. Hani acı ilaçlara birazcık şeker katarlar ya, içimi kolay olsun diye, onun gibi. Amaç, boşu boşuna güldürüp eğlendirmek değil, gerçekliğin içimini, algılanmasını kolaylaştırmak. Bu katkıları iyi oranlayamadınız mı emeğiniz boşa gider. Kelimelere ip atlatmaktan öte bir şey yapmamış olursunuz.”
Parçada geçen, “kelimelere ip atlatmak” sözüyle anlatılmak istenen, aşağıdakilerden hangisi olabilir?
A) Şiirin duygu yükünü artırmak
B) Söz oyunları yapmak
C) Anlaşılmayı zorlaştırmak
D) Anlatımı renklendirip zenginleştirmek
E) Şiirin etki alanını genişletmek
(ÖYS 1985)
6. “Bir sanatçı için erken ölmemenin tek faydası, eserlerinin sayısını çoğaltma imkânını bulabilmesi, ‘Yaşasaydı olgun eserler verecekti.’ gibi ne de olsa küçültücü yargıları önleme şansını elinde tutabilmesidir.”
Bu parçada “Yaşasaydı olgun eserler verecekti.” sözü, neyi belirtmek için kullanılmıştır?
A) Verilen eserlerin sayıca yetersiz olduğunu
B) Genç yaştan beklenen bilgi ve görgü düzeyine ulaşamadığını
C) Değerli eserlerin ancak ilerlemiş yaşlarda verilebileceğini
D) Şimdiye kadar verilen eserlerin gerekli düzeyde olmadığını
E) Gençlerin değerli ile değersizi ayırt edemediklerini
(ÖYS 1985)
7. Ama resimde, (I) heykelde (II) gösterdiğimiz (III) gelişme (IV) inkâr (V) edilemez.
Bu cümlede “hele” kelimesi numaralandırılmış yerlerden hangisine getirilmelidir?
A) I B) II C) III D) IV E) V
(ÖYS 1985)
8. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde “tek” kelimesi, “hiç, hiçbir” anlamına gelmektedir?
A) Onun. tek görgü tanığı olduğuna kesinlikle inanıyorum.
B) Kanımca bu konuda başvurulacak tek kişi o.
C) Bu saatte tek açık dükkân bulamazsınız.
D) Bizim için tek çıkar yol çalışmaktır.
E) O. edebiyatımızda bu konuyu ele alan tek sanatçı değildir.
(ÖYS 1986)
9. Kendi halinde bir şehir olan Delhi’de bile resim sanatına gösterilen büyük ilgiyi görünce Ankara’daki durumu düşünerek üzüldüm ve doğrusu Delhi’lilere gıpta ettim.
“Gıpta etmek” sözünün bu cümleye kattığı anlam aşağıdaki cümlelerin hangisinde vardır?
A) Arkadaşının başarısını kıskanmak şöyle dursun, bundan büyük mutluluk duyuyordu.
B) Bahçede neşeyle koşuşan çocuklara bakıyor, için için onlara imreniyordu.
C) Başarısını kıskananları düşünüyor, bundan büyük bir acı duyuyordu.
D) Bu şiirleri okuyor, onlara hayranlığı günden güne artıyordu.
E) Anlatılanlara üzülüyor; üzüntüsü, yüzünden okunuyordu.
(ÖYS 1986)
10. “Yığın” kelimesi aşağıdakilerin hangisinde “Molozları şuraya yığın!” cümlesindekiyle aynı anlamda kullanılmıştır?
A) Konferans değil, bir yığın saçma.
B) Kitapları yığın demedim, yerleştirin.
C) Moloz mu ararsın, yığın yığın.
D) Bir yığın laf, dinle dinleyebildiğin kadar.
E) Bu kâğıt yığını içinde, aradığını bulabilirsen bul.
(ÖYS 1985)
11. “Süzülmek” kelimesi aşağıdaki cümlelerin hangisinde “akmak” anlamında kullanılmıştır?
A) Gözlerinden yanaklarına yaşlar süzülüyordu.
B) Çocuk, kapı aralığından yavaşça içeriye süzüldü.
C) Sandal, durgun suda bir kuğu gibi süzülüyordu.
D) Hastalıktan zayıflamış, süzülmüştü.
E) Uçurtma havalanmış, göklerde süzülüyordu.
(ÖYS 1987)
12. Aşağıdaki cümlelerde geçen deyimlerden hangisi ötekilerden farklı anlamdadır?
A) Acele hazırlanıp yola koyuldu.
B) Haberi alınca yağmur kar demeden yola düştü.
C) Sıcağa kalmamak için erkenden yola çıktı.
D) Birkaç yıl sonra gerçekleri görerek yola geldi.
E) İşini gücünü bırakıp yola düzüldü.
(ÖYS 1987)
13. “Dil “ kelimesi, aşağıdaki cümlelerin hangisinde “düşünce ve duyguları bildirmeye yarayan herhangi bir anlatım aracı” anlamında kullanılmıştır?
A) Dilinden, Karadenizli olduğu anlaşılıyordu.
B) Tevfik Fikret’i anlayabilmek için Servet-i Fünun dilini iyi bilmek gerekir.
2) Müzik kadar güçlü ve evrensel bir dil yoktur.
D) Namık Kemal’in tiyatrolarında kullandığı dil oldukça sadedir.
E) Konuşma dili kimi yönleriyle yazı dilinden ayrılır.
(ÖYS 1987)
14. “Yıkmak” kelimesi aşağıdaki cümlelerin hangisinde “İşi gene bana yıktığını öğrenince çok kızdım.” cümlesindeki anlamıyla kullanılmıştır?
A) Bir kamyon eşyayı kapının önüne yıkıp gittiler.
B) Odanın duvarını yıkarak salonu biraz daha genişlettiler.
C) Bu acının onu yıkacağını başından beri biliyordu.
D) Suçu kardeşine yıkmanın yanlış olduğunu an-iadı.
E) Dün akşamki fırtınanın yıktığı ağaç yolu kapatmış.
(ÖYS 1987)
15. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde “olmalı” kelimesi ötekilerden farklı anlamda kullanılmıştır?
A) Ahmet Ankara’dan dönmüş olmalı.
B) O, liseyi geçen yıl bitirmiş olmalı.
C) Soruları cevaplarken çok dikkatli olmalı.
D) Ayşe, İngilizceyi çok iyi biliyor olmalı.
E) Bugünlerde Çukurova’ya bahar gelmiş olmalı.
(ÖYS 1987)
16. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde “bağırmak” kelimesi ötekilerden farklı anlamda kullanılmıştır?
A) Odanın camlarını açmış bağırarak şarkı söylüyordu.
B) Sokaktan geçen sebzeci: “Taze domates…” diye bağırıyordu.
C)Balıkçılar, rüzgârın uğultusundan ancak bağırarak anlaşabiliyorlardı.
D) “Bunu nasıl yaparsın!” diye bağırarak çıkıp gitti.
E) Tren uzaklaşırken arkadaşına. “Yine görüşelim.” diye bağırdı.
(ÖYS 1987)
17. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde “soğuk” sözcüğü ötekilerden farklıdır?
A) Soğuk havaya karşı hiç direnci yoktur.
B) Arkadaşının böyle soğuk davranmasına çok üzülmüştü.
C) Yaz kış soğuk suyla yıkanmayı alışkanlık edinmişti.
D) Artık soğuk ve yağışlı günler başladı.
E) Güneşli ama soğuk bir günde yola çıktılar.
(ÖYS 1988)
18. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde “olacak” sözcüğü “olmalı” anlamında kullanılmıştır?
A) Bence o, ileride kendi alanında ünlü bir bilgin olacak.
B) Önümüzdeki dönemin sonunda Ali fakülteyi bitirmiş olacak.
C) Tırnaklarını yemesi, çocukluktan kalan bir alışkanlık olacak.
D) Kış. gelecek yıl da böyle çetin mi olacak?
E) Bilmiyorum, bu gidişle işin sonu ne olacak?
(ÖYS 1988)
Edebiyat / Dil ve Anlatım Kaynak Sitesi
CEVAPLAR
1.B
2. E
3.A
4.E
5.D
6.D
7.A
8.C
9.B
10. B
11. A
12. D
13.C
14. D
15. C
16. D
17. B
18.C
]]>1) “Düşüncelerinin hemen hemen hepsi yanlıştı.”
Yukarıdaki altı çizili sözün cümleye kattığı anlam aşağıdakilerin hangisinde vardır?
A) Okuduğu kitapların aşağı yukarı tamamı romandı.
B) Zaman zaman bu konu gündeme getirilir.
C) Onlarla arada sırada buluşur eski günleri yâd ederdik.
D) O günleri şöyle böyle hatırlıyorum.
E) Hafızası yavaş yavaş yerine geliyordu.
2) “Sen gel de bu adama inan.”
Cümlesine altı çizili sözün kattığı anlam aşağıdakilerin hangisinde vardır?
A) Gel de bu adama sırrını söyle.
B) Gel de oğlunun yaptığını gör.
C) Sen gel de ötesine karışma.
D) Akşama bize gel de beraber çalışalım.
E) Yarın erken gel de, beraber gidelim.
3) “Öğretmenlerin bugünkü konuşmaları, bende ve tüm öğrencilerde çok güzel duygular uyandırdı.”
Cümlesinde hangi sözcük temel anlam dışında kullanılmıştır?
A) tüm B) çok
C) duygu D) uyandırdı
E) öğrenci
4) I. Her yıl işi biraz daha iyiye gidiyordu.
II. Yepyeni arabayı garajda çürüttü.
III. Güneş, gömleğinden sonra seni bile sarartmış.
IV. Seziş ve muhakememden başka hiçbir yol göstericim olmadı.
V. Bu işi onun yaptığını şimdi çok daha iyi anlıyorum.
Yukarıdakilerden hangilerinde eylem “değişerek yeni bir görünüm kazanma” anlatmaktadır?
A) II-III B) I-II
C) I-III C) III-V
E) IV-V
5) “İstediğim bisikleti almamak için …..”
sözleri aşağıdakilerden hangisiyle tamamlanırsa cümle “dolambaçlı gerekçeler ileri sürmek, birçok aldatıcı dil dökmek” anlamı kazanır?
A) açtı ağzını, yumdu gözünü.
B) demediğini bırakmadı.
C) başımın etini yedi.
D) bire bin kattı.
E) bin dereden su getirdi.
6) “Her şeyden önce şu sorunu çözmeliyim.”
cümlesine, altı çizili sözün kattığı anlam aşağıdaki cümlelerin hangisinde vardır?
A) Özellikle belirtiyorum, bu iş yarına bitecek.
B) Kesinlikle yalan söylüyorsun.
C) Hiç olmazsa bu konuyu sen açıkla.
D) Onunla özel bir odada konuşmalısın.
E) Gösterdiğimiz çabalara göz yumuyor.
7) “Biraz önce şiirdeki öz ve biçim ilişkisi hakkındaki düşüncelerini uzun uzadıya anlattı.”
cümlesine altı çizili sözün kattığı anlam aşağıdakilerden hangisinde vardır?
A) Gözleri vazodaki solgun iğdeye takılmış derin derin düşünüyordu.
B) Çalıkuşu gibi daldan dala konan kararsız bir çocuktu.
C) Lafı ağızda sündürmez dobra dobra konuşurdu.
D) Konuyu enine boyuna anlatıp tam özetleyeceği sırada zil çaldı.
E) Son trenden de inmeyince vagonları tek tek aradı.
8) “Çocukların, şakayı tadında bırakmaları hoşuma gitti.”
Yukarıdaki cümlede altı çizili sözün cümleye kattığı anlam aşağıdakilerin hangisinde vardır?
A) Şimdi bunları düşünme ki tatilin tadı çıksın.
B) Bütün kapılar yüzüme kapandı; artık bu işi bırakmanın zamanı gelmiş.
C) Boşuna gelmişiz, gecenin tadı tuzu yok.
D) Annemin yaptığı böreğin tadını hala unutamıyorum.
E) Her işi olduğu gibi tasarrufu da aşırılığa kaçmadan yapmalıyız.
9) “Yok mu?” sözü aşağıdaki cümlelerden hangisine farklı bir anlam katmıştır?
A) Şu Ahmet yok mu, yine her şeyi berbat etti.
B) Senin şu tepeden bakman yok mu, dayanılır gibi değil.
C) Şu yalnızlık yok mu, insanı kahrediyor.
D) Şu güler yüzün yok mu, beni mest ediyor.
E) Ah, şu şarkılar yok mu, yarama kezzap döküyor.
10) Aşağıdaki cümlelerin hangisinde birbiriyle “zıt anlamlı” sözcükler yoktur?
A) Önceleri tembeldi fakat sonraları dersleri iyiydi.
B) Herkes hakkında ileri geri konuşurdu.
C) “Gidenler dönmez, dönenler gitmez” diyorlar.
D) Eski insanlar harikaymış ya yeni insanlar?
E) Büyük küçük herkesi severdi.
11) Aşağıdaki altı çizili sözcüklerden hangisi gerçek anlamı dışında kullanılmamıştır?
A) Binanın girişini süsleyen canlı renkler bizi de etkilemişti.
B) Üvey annesinin sert bakışları onu sürekli rahatsız ediyordu.
C) Kırıcı sözleri yüzünden onu kimse sevmezdi.
D) Bu sürükleyici romanlar beni kaç gece uykusuz bıraktı bilemem.
E) Kıyıdaki keskin çakıl taşları ayaklarımızı parçalamıştı.
12) I. Dallarını zamansız kestiğiniz ağaç kurumuştur.
II. Sanıldığının tersine, harareti soğuk değil sıcak içecekler keser.
III. Saçını yine kendisi kesmiş.
IV. Ortaya koyduğu fikirler beni kesmedi.
V. Kurban kesmek sosyal hayatı olumlu yönde etkiler.
“Kesmek” kelimesi yukarıda hangi iki cümlede en yakın anlamıyla kullanılmıştır?
A) I ve II B) II ve IV
C) IV ve V D) I ve III
E) III ve V
13) Sen, yine de, duyduklarını bir teraziye vurmadan karar verme.
Altı çizili sözün bu cümleye kattığı anlam aşağıdakilerden hangisinde vardır?
A) Bu terazi on iki kilodan fazla çekmez.
B) Her işi yordamına göre yapılmalıdır.
C) Ölçüp biçmeden yapılan işler genellikle olumsuz sonuçlar verir.
D) Hayata atılmadan hayatı anlamak çok zordur.
E) Bu işi nasıl yaptığına hala şaşıyorum.
14) Aşağıdaki cümlelerin hangisinde “dolaylama” yoktur?
A) Büyük Kurtarıcı, her zaman yakın arkadaşlarının görüşünü alırdı.
B) Anadolu insanı zorluklarla mücadele edebilir.
C) Yavru Vatan, bu pazar seçime gidiyor.
D) Bacasız sanayi her zaman ülke ekonomisine katkıda bulunmuştur.
E) Nükleer enerji, kara elmasın pabucunu dama atıyor galiba.
15) “Her hareketinden bir şey çıkarıyordu.”
“Çıkarmak” sözcüğü aşağıdakilerden hangisinde yukarıdaki anlamıyla kullanılmıştır?
A) İstanbul’dan on yedi milletvekili çıkarmışlar.
B) Çıkardığı elbiselerin hiç birini beğenmedi.
C) Ayakkabıdaki çivileri çıkardı.
D) O sözden neler de çıkarmıştı.
E) Ateş olmayan yerden duman çıkmaz.
16) “Söylemek” sözcüğü aşağıdaki cümlelerin hangisinde “Bir düşünceyi ileri sürmek, ortaya atmak” anlamında kullanılmıştır?
A) Benim burada nasıl yaşadığımı görenler gidip babama da söylerler.
B) Ne söyler bu türküler, karanlık gecelerde yüzen gemiler.
C) Hececilerden sonra yeni bir edebî neslin yetişmediğini söylüyorlar.
D) Hareketler ve taklitlerle söylediği şarkılar pek eğlenceli şeylerdi.
E) Bir değil iki tane olduğunu size dün söylemiştim.
17) I. Her zaman öyle düşünülmesi gerekmektedir.
II. Ekseriyetle çalışmalarımızı beraber yaparız.
III. Yer yer, yapılması lüzumlu işler üzerinde duruyoruz.
IV. Çoktandır oraya gitmenizden şüpheleniyordum.
V. Genel olarak ümidini kaybetmemeye çalışıyor.
Bu cümlelerin hangilerindeki altı çizili sözler birbirine yakın anlamdadır?
A) I-III B) I-IV
C) I-V D) II-V
E) I-II
18) Ali Bey, bunca gayrete rağmen henüz iki yakasını bir araya getiremedi.
Altı çizili sözün bu cümleye kattığı anlam aşağıdakilerin hangisinde vardır?
A) Ellerindeki mendilleri ikide bir yüzlerine götürmelerinden ağladıkları anlaşılıyordu.
B) Geçim derdinden kurtulamadı ki keyfince yaşasın.
C) Ona bir ikramiye değil devamlı çift maaş versen gene memnun olmaz.
D) Bu adamın işinin rast gittiğine kimse inanmaz.
E) Bir derdim var doktor; hüzün…
CEVAPLAR
| 1 A | 5 E | 9 D | 13 C | 17 D |
| 2 A | 6 A | 10 A | 14 B | 18 B |
| 3 D | 7 D | 11 E | 15 D | |
| 4 A | 8 E | 12 D | 16 C |
]]>
1) “Öyle eğleniyorduk ki deme gitsin.”
Altı çizili sözün cümleye kattığı anlam aşağıdakilerin hangisinde vardır?
A) O kadar güzel bir yer ki anlatılacak gibi değil.
B) Bu sözüyle bize “işiniz olmaz!” demeye getiriyordu.
C) İşler yolundaydı; herkes hayatından memnundu.
D) Kımıldayayım deme kurşunu yersin.
E) Çocuk deyip geçmeyin! Bu mahalleyi susta tutar.
2) I. Bazen o da gelirdi şiir sohbetlerine.
II. Bir defa düşer insan, aynı yanılgıya.
III. Çoğu kez seni görür; ama görmezden gelirdim.
IV. Arada bir buraya gel de yüzünü görelim.
V. Bir daha onu görmek istemiyorum.
Yukarıdaki cümlelerde geçen altı çizili sözcüklerden hangi ikisi birbirine yakın anlamdadır?
A) I-II B) II-III C) I-IV
D) III-IV E) IV-V
3) Susmada bile sözler, yalvarmalar vardır.
Yukarıdaki cümleye, altı çizili sözün kattığı anlam aşağıdakilerin hangisinde vardır?
A) Hiçbir kimse bunu başaramadı.
B) Sarılık hastasına göre, sarıdır her şey.
C) Her yerde olan hiçbir yerde değildir.
D) Çatışma olmadan tartışma olmaz.
E) Acı masuma da yalan söyletir.
4) “Aydın Bey, yirmi yıl idarecilikten sonra kenarda kalacağını hayal bile etmemişti.”
Yukarıdaki altı çizili sözün bu cümleye kattığı anlam, aşağıdakilerden hangisinde vardır?
A) Babam, yaşını doldurunca emekliye ayrılıp, iyi bir ev alacağını söylüyor.
B) Annem kardeşlerimin üzerindeki otoritesini kaybedip köşesine çekilmek zorunda kaldı.
C) Köye gelen satıcılar, artık eski alışverişi bulamıyorlar.
D) Modası geçen eşyaları hiç gözünü kırpmadan eskicilere yok pahasına verdi.
E) Zengin ve itibarlı hayatını özleyen bir kadındı, Zeynep Hanım.
5) “Yaptığı her işte kılı kırk yaran bir tutumu vardır.”
Altı çizili sözün bu cümleye kattığı anlam aşağıdakilerden hangisinde vardır?
A) Plansız olarak yapılan işler genelde iyi sonuç vermez.
B) Yazdıklarını tekrar gözden geçir; sonra bana getir.
C) Sorunların üzerinde titizlikle durmalı, onları en ince ayrıntısına kadar irdelemeliyiz.
D) Düşünce özürlülerin her geçen gün çoğaldığı bu toplumda bizler, üzerimize düşeni en iyi şekilde yerine getireceğiz.
E) Sınıf başkanı duyarlı, nazik ve kibar bir öğrenciydi.
6) “Seni bu halde bırakırsam; …”
sözü aşağıdakilerden hangisiyle devam ederse cümle “merak, endişe” anlamı taşır?
A) işi çığırından çıkarırsın.
B) gözüme kara sular iner.
C) sonun hiç iyi olmaz.
D) gözüm arkada kalır.
E) kendimi asla affetmem.
7) “Sen bu yarışta benim dengim değilsin.”
Altı çizili sözün bu cümleye kattığı anlam aşağıdakilerden hangisinde vardır?
A) Tencere yuvarlanmış kapağını bulmuş.
B) Sen hiç kimseyi beğenmeyen, herkesi küçük gören bencil bir adamsın.
C) Haddimizi bilelim, henüz biz onunla boy ölçüşecek seviyede değiliz.
D) Eşyaları yerli yerine koy; düzenli tertipli olmayı öğren.
E) Toplumda seviyeli insanlara ihtiyacımız var.
8) “Ali Bey, önündeki işe kendini kaptırmış, beni duymuyordu bile.”
cümlesine altı çizili sözün kattığı anlam aşağıdakilerden hangisinde vardır?
A) Haykırsam, sesimi duyar mısın mısralarımda?
B) Ona elimizi verdik, kolumuzu kurtaramıyoruz.
C) Büyük insanların hayatı, çile ve ızdıraplarla doludur.
D) Çalışmamız bitinceye kadar kimse bizi rahatsız etmesin, dedi.
E) Annem, televizyona dalınca kapı zilini duymamış.
9) “Tam bir panik içindeydim, ne yapacağımı bilemiyordum. Birden aklıma sen geldin. İçimde bir ümit beliriverdi. Hemen telefona sarıldım; ama …”
Yukarıdaki son cümlenin aşağıdakilerden hangisiyle tamamlanması uygun düşmez?
A) görüşme imkanı bulamadım.
B) eteklerim zil çalıyordu.
C) Sen de beni anlamadın.
D) Az önce çıktığını söylediler.
E) Numaranı bir türlü hatırlayamadım.
10) “Her huyunda olduğu gibi topu başkalarına atmakta da üzerine yok.”
cümlesine altı çizili sözün kattığı anlam aşağıdakilerden hangisidir?
A) Naci Usta, çıraklara durmadan bağırıp çağırıyordu.
B) Vali, sorunun belediyeyi ilgilendirdiğini söyleyerek bizi başından savdı.
C) Öğretmen bu kez de Mehmet’i ve Ayşe’yi sözlüye kaldırdı.
D) Futbolcular topu birbirine atarak antremanlarına devam ediyorlar.
E) Babasına bu işte hiçbir suçu olmadığını anlatmaya çalışıyordu.
11) I. Sanat ve edebiyat üzerine konuşmayı severim.
II. Bu söz üzerine herkes gülmeye başladı.
III. Ne olur çocuğun üzerine varmayın.
IV. Üzerine kahverengi bir kazak giymişti.
V. Toplantının konusu dış politika üzerineymiş.
“üzerine” sözcüğü yukarıdaki cümlelerin hangi ikisinde birbirine yakın anlamda kullanılmıştır?
A) I-II B) II-III
C) III-IV D) I-V
E) III-V
12) “Bu çiçeklerin gün gün sararıp solmasını neye yoracaksın?”
Altı çizili bölümün cümleye kattığı anlam aşağıdakilerden hangisinde vardır?
A) Biraz daha yavaşla, bak yetişemiyorum işte!
B) Cepheden gelen haberi anında bildiriyordum.
C) Bütün kuşlar bir anda havalanıverdi.
D) İşler gün geçtikçe daha da kötüye gidiyor.
E) Sen gideli günleri bir bir sayıyorum.
13) “Edebiyat ve resimle ilgilenen herkesi severim; beyaz perdeye ise biraz serin bakarım doğrusu!”
cümlesindeki altı çizili sözün cümleye kattığı anlam aşağıdakilerden hangisinde vardır?
A) Şu sahilin manzarasını seyretmeye doyum olmuyor.
B) Uzağı görmekte biraz güçlük çekiyorum.
C) Gençlerimizin çoğu nedense şiire ilgi duymuyor.
D) Günümüzde yetişen birçok sanatçıyı tanıyamıyoruz.
E) Bayağılaşmış bu kişilerden iğreniyorum.
14) “Onun boş sözlerini dinleyerek geçirecek vaktim yok.”
cümlesine altı çizili sözün kattığı anlam aşağıdakilerden hangisinde vardır?
A) Böylesine kötü bir organizeyi uğraşsanız yapamazsınız.
B) Maçın son dakikaları oynanırken tribünler boşalmaya başlamıştı.
C) Avukat, incir çekirdeğini doldurmayan konuşmasıyla hakimi çileden çıkardı.
D) Onun ikinci bir adı varmış: Geveze.
E) Ruhumdaki boşluk ne zaman dolacak.
15) “Yoksulluktan da ölümden de korkmamalısın; fakat korkmaktan korkmalısın.”
Yukarıdaki cümlede “korkmaktan korkmalısın” sözcük grubuyla vurgulanmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Ölümü gülerek karşılamalı.
B) Yoksulluk korkulacak bir şey değildir.
C) Korkulacak tek şey kendine güvenin yitirilmesidir.
D) Yoksulluk da ölüm kadar korkunçtur.
E) Ölüm korkusunu yenmek gerekir.
16) Bizim yaptığımız belli olmasın diye renk vermedim.
Altı çizili sözün cümleye kattığı anlam aşağıdakilerden hangisinde vardır?
A) Dursun Amca, zamanında renkli bir politikacıydı.
B) Bunu duyan Tevfik’in korkudan beti benzi attı.
C) Verdiği cevapların hiçbiri doğru çıkmadı.
D) Surat, duvar gibi, duygu ve düşüncelerini hiç belli etmiyor ki!
E) Ele geçirdikleri bütün ip uçlarını yok ettim.
17) Aşağıdaki atasözlerinden hangisinde mecazlı bir söyleyiş yoktur?
A) Dostla ye, iç; alışveriş etme.
B) Kirpi, yavrusunu pamuğum diye severmiş.
C) Su testisi, su yolunda kırılır.
D) Ağlamayan çocuğa meme vermezler.
E) Horozu çok olan köyün, sabahı geç olur.
18) “Gözleri nemlenmişti sevinçten; neredeyse ağlayacaktı.”
cümlesine altı çizili sözcüğün kattığı anlam aşağıdakilerden hangisinde vardır?
A) Son otobüse ucu ucuna yetişebildik.
B) Evrakların eksik olduğunu son anda fark ettim.
C) Bir kuğu gibi süzülen sandalımız az kalsın alabora olacaktı.
D) Gözlerinizdeki pırıltı yavaş yavaş sönüyordu.
E) Bizi böyle yapayalnız bırakacağına asla ihtimal vermezdim.
CEVAPLAR
| 1 A | 6 D | 11 D | 16 D |
| 2 C | 7 C | 12 D | 17 A |
| 3 E | 8 E | 13 B | 18 C |
| 4 D | 9 B | 14 C | |
| 5 C | 10 B | 15 C |
]]>
1) “Ağır” kelimesi aşağıdaki cümlelerin hangisinde gerçek anlamıyla kullanılmıştır?
A) Eve geç gelince babasından ağır sözler işitti.
B) Yaşı ilerledikçe kulakları ağırlaştı.
C) Köprü ağır taşıtlara göre yapılmıştı.
D) Son oylamada ağırlığını hissettirdi.
E) Yine ağır ağır geliyor.
2) “Sıcak” kelimesi aşağıdaki cümlelerin hangisinde mecaz anlamda kullanılmıştır?
A) Bu sıcak hava çalışmamızı engelliyor.
B) Güneyden yine bir sıcak hava dalgası geliyor.
C) Göçmen kuşlar, sıcak ülkelerden erken döndü.
D) Kaplıcaların suyu çok sıcak olur.
E) Sıcak davranışları, çevresinde çok sevilmesini sağladı.
3) “Kendisiyle konuyu uzun uzun konuştuk. Üstelik anlaşma metninin taslağını da hazırladık.” cümlesinde geçen “üstelik” sözcüğü yerine getirilebilecek en uygun sözcük aşağıdakilerden hangisidir?
A) Çünkü
B) Ya da
C) Hatta
D) Oysa ki
E) Meğer
4) “Rahat” sözcüğü aşağıdaki cümlelerin hangisinde “kolaylıkla” anlamında kullanılmıştır?
A) Rahatı kaçar diye bu işin üstüne düşmedi.
B) Sana güzel ve rahat bir oda hazırlattım.
C) O kadar rahatım ki, her şey benim için huzur ve mutluluk verici.
D) Talihsiz kadın rahat döşeğinde can verdi.
E) İstersen beraber gidelim bir saatte rahat varırız.
5) “İnsan tabiatı değiştirebilir mi?” cümlesinde “tabiat” kelimesinin eş anlamlısı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Doğa
B) Görünüş
C) Şekil
D) Huy
E) Boy
6) Aşağıdaki cümlelerin hangisinde “atmak” kelimesi sözlük anlamında kullanılmıştır?
A) Üst üste attığı yumruklarla rakibini devirdi.
B) Anlaşılan, bu sözleriyle bize üstü kapalı yine taş atıyordu.
C) Bugün iğne atsam yere düşmeyecek kadar kalabalıktı.
D) Potaya attığı topla beraberliği bozdu.
E) Sınavdaki soruların cevaplarını kafadan atmayı adet edindi.
7) Aşağıdaki cümlelerin hangisinde sözcüklerin hepsi gerçek anlamda kullanılmıştır?
A) İçeri ayaklarını çıkar da öyle gir.
B) Yaşlı adam, başından geçenleri bir bir anlatmaya başladı.
C) Son günlerde yaşadıklarının da etkisiyle sert bir tavır sergiliyor.
D) Başladı dereden tepeden konuşmaya.
E) Sel büyük taşları sürüklemeye başladı.
8) “Bırakmak” kelimesi aşağıdaki cümlelerden hangisinde “Gevezeliği bırakırlarsa verimli ders çalışabiliriz.” cümlesindeki anlamıyla kullanılmıştır?
A) Bizi durağa bıraktılar ve gittiler.?
B) Ahmet’i öğretmenleri bu gidişle yine sınıfta bırakacaklar.
C) Hikaye yazmayı bırakınca huzura kavuştum ve kafam dinlendi.
D) Eve biraz daha para bıraksanız hiç fena olmaz herhalde.
E) Arabayla işiniz bitince onu bir zahmet bizim evin önüne bırakın.
9) I. Akdeniz oyunlarına kaç ülke katıldı?
II. Hokkabazın oyununu herkes ilgiyle izlemişti.
III. O, hiçbir zaman başkalarının oyununa gelmedi.
IV. Olimpiyat oyunlarından bizimkiler de madalya ile döndü.
“Oyun” sözcüğü yukarıdaki hangi iki cümlede aynı anlamda kullanılmıştır?
A) II-IV B) II-III
C) I-III D) I-IV
E) III-IV
10) I. Gencecik yavruyu bir gece koparıp aldılar ana kucağından.
II. Hızlı çekince kapının kolu koptu.
III. Sepetin ağırlığından kolum koptu.
IV. Sınıfta bir gürültü koptu.
V. Ceketin bütün düğmelerini teker teker kopardı.
“Kopmak” kelimesi hangi ikisinde gerçek anlamıyla kullanılmıştır?
A) I-II B) II-V
C) III-IV D) I-V
E) III-V
11) “Belki de kıymetli saatlerinizi benim saçma sapan sözlerimi dinleyerek geçireceksiniz.”
Cümlesindeki altı çizili sözün cümleye kattığı anlam aşağıdakilerden hangisinde vardır?
A) Sık sık konunun dışına çıkması, dinleyicilerde bir bıkkınlık meydana getirdi.
B) Bizi asıl umutsuzluğa düşüren senin bu tutarsızlığın, bir dediğin bir dediğini tutmuyor.
C) Anlattıkları sıradan şeylerdi, hepsini toplasan incir çekirdeğini doldurmaz.
D) Saçlar perişan, gözler süzük, sersem sepelek kapıyı açtı.
E) Bu, seri halinde yazılmış bir yazı değildi.
12) “Konuşmalarında ölçüyü kaçırdığının farkında mısın?”
cümlesine altı çizili sözün kattığı anlam aşağıdakilerden hangisidir?
A) Artık ağzından çıkanı kulağı duymamaya başlamıştı.
B) Bu projede ölçülü ve dengeli bir çizim göremiyorum.
C) Sofrada az yemek yediği için babasından azar işitti..
D) Okuyacağım kitabı özenle seçerim.
E) Odanın içi çok dağınıktı; işe nereden başlayacağımı bilemedim.
CEVAPLAR
| 1 C | 5 D | 9 D |
| 2 E | 6 D | 10 B |
| 3 C | 7 E | 11 C |
| 4 E | 8 C | 12 A |
]]>
1. “Dün yaşanan fırtına hiç kimseye göz açtırmadı.” cümlesinde geçen deyimin cümleye kattığı anlam aşağıdakilerden hangisinde vardır?
A) Başına gelen bunca şeyden ders alır sandık.
B) Kimseyi dinlemiyor, canının istediğini alıyordu.
C) Soru sormamıza fırsat vermeden çekip gitti.
D) Neyse ki sınavda aynı hataya düşmedim.
E) Çok az yemesine rağmen zayıflayamıyordu.
2. “Şirketin durumu iyi görünüyor.” cümlesinde “iyi” yerine aşağıdakilerden hangisi getirilirse cümle eskisine karşıt bir anlam kazanır?
A) vasat B) durgun C) kötü
D) güzel E) olumlu
3. I. İlk on bir, son dakikada açıklandı.
II. Satırlar çok yakın, onları arala.
III. Ben bir buçuk İskender’le doymam.
IV. Bu mahallede kiralar oldukça yüksek.
V. Seninle birlikte iki tabak da ben yedim.
Yukarıdaki numaralanmış cümlelerin hangisinde mecaz-ı mürsel (ad aktarması) yoktur?
A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.
4. Aşağıdaki cümlelerde geçen ikilemelerden hangisi, kuruluşu yönünden diğerlerinden farklıdır?
A) Bata çıka burada ilerlemeye çalışıyoruz.
B) Aynı yerlere gide gele usandım.
C) Evsiz barksız kaldık öylece.
D) Büyük küçük herkes aramızdaydı.
E) Gece gündüz demeden çalışıyor.
5. (I) Onun yırtık davranışları hepimizi etkiliyordu. (II) Patronla olan kavgaları bize de olumsuz yansıyordu. (III) İyi insan maskesi takmaya çalışan bir hali vardı. (IV) Tabii kimse bu numarayı yutmamıştı. (V) Arkadaşlar ve ben onunla gerekmedikçe hiç konuşmuyorduk.
Yukarıdaki numaralanmış cümlelerin hangisinde mecaz (değişmece) anlamlı bir sözcük kullanılmamıştır?
A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.
6. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde terim anlamlı sözcük yoktur?
A) Müzik, insanı dinlendirebiliyorsa güzeldir.
B) Hicaz makamında bir şarkı dinleyelim.
C) Bu şarkı Itri tarafından bestelenmiş.
D) Şarkı üç kıtadan meydana gelmiş.
E) Edebiyatımızdaki nazım şekillerinden biri de şarkıdır.
7. Beni anlamaya kalkmayın; çünkü derinliğimde boğulabilirsiniz.
Bu cümlede geçen altı çizili sözle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Çok fazla bilgisi bulunma
B) Bilgi yoğunluğuna ulaşamama
C) Bilgileri keşfetme
D) Bilgiyi yok sayma
E) Yanlış bilgiler içerme
8. Aşağıdakilerin hangisinde “Evin kaba işleri bitti.” cümlesindeki “kaba” sözcüğünün zıt anlamlısı olan bir sözcük kullanılmıştır?
A) Sert davranışlarıyla herkesi kendinden uzaklaştırdı.
B) Bu mücevherler ince bir işçilik ister.
C) Yumuşak huylu insanlarla daha iyi anlaşırım.
D) Sözlerinde ince bir espri gizliydi.
E) Yerdeki yumuşak halılar bize rahatlık veriyor.
9. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde “ayak” sözcüğü deyim içinde yer almamıştır?
A) Güler yüzlü ol da müşterinin ayağı alışsın.
B) Mantomun üzerine ayağıyla bastı.
C) Çocuk sınıfına bir türlü ayak uyduramadı.
D) Hala ayak diriyorsun; ama okula gideceksin.
E) Denizciler aylar sonra karaya ayak bastılar.
10. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde cümleye “gizlice” anlamı katan bir söz vardır?
A) Hiç zaman kaybetmeden göreve başladı.
B) Kimseye belli etmeden kaçıp gitti.
C) Bir anda her şey karmakarışık olmuştu.
D) Birilerine yardım etmeden duramıyordu.
E) Bu konuya biraz ilgisiz olduğunuzu düşünüyorum.
11. Aşağıdakilerin hangisinde, cümlede kullanılan deyimin açıklaması yoktur?
A) O her zaman ayda kazandığını günde yiyor, hiç hesabını bilmiyor.
B) Yazar bu eseriyle herkese dudak ısırttı, hepimiz hayran kaldık.
C) Bu adam fukara babasıdır, yoksulları korur.
D) Önce beni görmezlikten geldi, sonra tekrar dönüp bana baktı.
E) Olaydan sonra hepimiz geniş bir nefes aldık, rahatladık.
13. Aşağıdakilerin hangisinde altı çizili sözcük genel anlamlıdır?
A) On yılım Mimar Kemal Lisesi’nde geçti.
B) Önce su sorunu halledelim.
C) Son romanında büyük kentte yaşanan olumsuzlukları anlatıyor.
D) Arı, sadece bir yaşam parçası değil aynı zamanda bir gerçektir.
E) Bahçenin ortasında küçük bir havuz vardı.
14. I. En yakın zamanda ödemen üzere sana biraz borç verebilirim.
II. Kitabı ona iki gün sonra geri vermek üzere aldım.
III. Biraz önce söylendiği üzere bize güvenmiyorlar.
IV. Söylediğinizi yapmak üzereydim ki siz kararınızı değiştirdiniz.
V. Başta sen olmak üzere hiçbiriniz bunu kabul etmediniz.
Yukarıda numaralanmış cümlelerin hangilerinde “üzere” sözcüğü koşul anlamı katmıştır?
A) I. ve lI. B) I. ve III. C) II. ve IV.
D) II. ve V. E) III. ve V.
15. Yeni insanlarla tanıştığımızda önce tedirginizdir. Çünkü bilemeyiz onun gül mü diken mi olduğunu. Onu doğru tanımak için her zaman mutlaka zamana ihtiyacımız vardır.
Yukarıdaki parçada geçen “gül mü diken mi” sözü ile anlatılan durum aşağıdakilerden hangisini içermez?
A) Kararsızlık B) Belirsizlik
C) Bilinmezlik D) Çekimserlik
E) Çekingenlik
16. Her zaman kendimi diğer şairlerden farklı bulurum. Ben diğer şairler gibi hiçbir zaman ilham gelsin de şiir yazayım, diye düşünmedim. İlhamın sırtında gezerek şiirlerimi yazdım.
Yukarıdaki parçada geçen “ilhamın sırtında gezmek” sözüyle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Ansızın gelen ilhamla şiir yazmak
B) İlham olmadan şiir yazılamayacağını belirtmek
C) Diğer şairlerden farklılığını vurgulamak
D) Şiir yazmak için ilham beklememek
E) Kendine bir ilham kaynağı oluşturmak.
www.dersimizedebiyat.org
Türk Edebiyatı / Dil ve Anlatım
CEVAPLAR
| 1 C | 5 E | 9 B | 13 D |
| 2 C | 6 A | 10 B | 14 A |
| 3 B | 7 B | 11 D | 15 E |
| 4 C | 8 B | 12 E | 16 D |
1. Aşağıdakilerin hangisinde “bozmak” sözcüğünün anlamıyla kullanımı birbirine uymamaktadır?
|
Anlam |
Kullanım |
| A) Bir şeyi kendisinden beklenilen işi yapmayacak duruma getirmek | Bu iki radyo istasyonu birbirini bozuyor |
| B) Bir yerin, bir şeyin düzenini karıştırmak | Hiç kimse bizim aramızı bozmaya yeltenmesin. |
| C) Büyük parayı ufak birimlere ayırmak | Şu on milyonu bozar mısınız? |
| D) Geçersiz bir duruma getirmek. | Eğer nişanı bozduysa yazıklar olsun. |
| E) Bozguna uğratmak, yenmek. | Bağları bozmanın zamanı geldi. |
2. Aşağıdaki atasözlerinden hangisinde mecazlı bir söyleyiş yoktur?
A) Kurt kocayınca köpeğin maskarası olur.
B) Eskisi olmayanın yenisi olmaz.
C) Dokuz at bir kazığa bağlanmaz.
D) Et tırnaktan ayrılmaz.
E) Kılıç kınını kesmez.
3. Aşağıdaki cümlelerin hangisindeki ikilemeyi oluşturan sözcükler, tek başlarına kullanılamaz?
A) Kapı kapı dolaşıp yardım topladılar.
B) Hiçbir zaman mala mülke önem vermedim.
C) Bu aralar sesiniz sedanız çıkmıyor.
D) İrili ufaklı birçok tepe var Anadolu’da.
E) Ivır zıvır işlerle zaman harcıyorsun.
4. – Yağmur iki saat sonra durdu.
– Kapının önünde saatlerce durdum.
– Tek başına bu evde nasıl duruyor?
– Saatim durmuş, tamir ettirmeliyim.
Aşağıdakilerden hangisi “durmak” sözcüğünün bu cümlelerde kazandığı anlamlardan biri değildir?
A) Kesilmek B) Beklemek
C) Bulunmak D) Çalışmamak
E) Var olmak
5. Aşağıdakilerin hangisindeki altı çizili sözcük mecaz anlamda kullanılmamıştır?
A) Aramızdaki bağları koparmayın.
B) Ayakkabısının burnuyla izmariti ezdi.
C) Böyle küçük şeyler için gönül koymayın.
D) Düşünce dünyamıza yeni pencereler açmıştı.
E) Hayatımı başka bir çizgide sürdüreceğim.
6. I. Çocuk taştan taşa sıçrayarak gitti.
II. Koşarken üzerime çamur sıçradı.
III. Yangın yan daireye de sıçradı.
IV. Yanağımdaki sivilce alnıma sıçradı.
Yukarıdaki numaralanmış cümlelerde geçen “sıçramak” sözcüğü hangi ikisinde aynı anlamda kullanılmıştır?
A) I. ve II. B) I. ve IV. C) II. ve III.
D) II. ve IV. E) III. ve IV.
7. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde dolaylama yapılmamıştır?
A) Yavru vatan kültür ve sanat bakımından pek gelişememiş.
B) Turizm hâlâ bacasız sanayi olarak görülüyor.
C) Fenerbahçe’nin file bekçisi üç şutun gol olmasını engelledi.
D) Meşin yuvarlak iki kez ağlarla buluştu.
E) Pembe panjurlu bir evi vardı.
8. I. Masayı toplayalım, ben sonra kahve pişireyim.
II. Küçük kız elleriyle saçlarını topladı, saçına minik tokalar taktı.
III. Bir sene içinde epey servet toplamış.
IV. Annesi çocuğa yatağını topla, diye bağırdı.
V. Borcu için hepimizin maaşını toplasa da yetmez.
“Toplamak” sözcüğü yukarıdaki cümlelerin hangi ikisinde aynı anlamda kullanılmıştır?
A) I. ve V. B) I. ve IV. C) II. ve III.
D) II. ve V. E) III. ve IV.
9. Aşağıdakilerin hangisinde “kesmek” sözcüğünün anlamıyla kullanımı birbirine uymamaktadır?
|
Anlam |
Kullanım |
| A) Bıçak, makas gibi bir araçla bir şeyi ikiye ayırmak | Bu ipi hemen kesin. |
| B) Geçişi önlemek | Bu konuyu böyle kesip yarıda bırakamazsın. |
| C) Azaltmak, güçleştirmek | Rüzgâr geminin hızını kesiyor. |
| D) Belirtmek, kararlaştırmak | Bu işin gününü henüz kesmedik. |
| E) Başını gövdesinden ayırmak, boğazlamak | Ben koyun kesemem. |
10. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde terim yoktur?
A) Bu bestenin notaları hepsinden farklı bir özellikteydi.
B) Dünyaca ünlü markalar reklamlarını yapmaya çalışıyordu.
C) O dönemde şair, hece ölçüsünü kullanarak şiir yazmış.
D) Roman en uzun edebi türdür.
E) Dün dişime kanal tedavisi yaptırdım.
11. İnsanlığın ortak dili müzik, beraberinde yaşam sevinci getirmesine karşın, bestecilerine çoğu zaman doğum sancıları da çektirmiştir. Çünkü güzel sözleri bir araya getirmek kolay değildir. Bu parçada geçen “doğum sancıları çektirmek” sözüyle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Benzeri görülmemiş sözler oluşturmak
B) Farklı yaratılar ortaya koymak
C) Güzel sözler bulmak için çok sıkıntı çekmek
D) İsteksiz bir şekilde çalışmak
E) Müziğe orijinal bir ses katmak
12. Aşağıdaki cümlelerin hangisindeki ikileme cümleye “yaklaşık olarak” anlamı katmıştır?
A) Onun yalan söylediğini az çok sen de biliyorsun.
B) Soruların hepsini aşağı yukarı doğru cevapladım.
C) İki saat geçti ve ben doğru dürüst hiçbir iş yapamadım.
D) Hiç durmadan, gece gündüz çalışıyordum.
E) Fırtına yavaş yavaş buraya yaklaşıyordu.
13. (I) Uzun yıllar geçmişti ve ben öğretmen olmuştum. (II) Öğretmen olur olmaz doğduğum yere, yani köyüme gittim. (III) Herkes beni sevgiyle karşıladı. (IV) Yani köyüm beni bağrına basmıştı. (V) Oradaki ortamı görünce yaşamın anlamını daha iyi kavradım.
Yukarıdaki parçada numaralanmış cümlelerden hangisinde ad aktarması yapılmıştır?
A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.
14. Mutluluğu yakalamak çok zor değil. Çok katı kuralları yok hayatın ve mutluluğun… Yeter ki bilinçli olsun kişi, ne istediğini bilsin ve tek boyutlu yaşamasın.
Yukarıda parçada geçen “tek boyutlu yaşamak” sözüyle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Hayatın farklı açılarını yakalayabilmek
B) Hayata değişik pencereler açmak
C) Hayatı bir yönüyle ele almak
D) Sadece kendi düşüncesine önem vermek
E) Hayatla bağını koparmak
15. (I) Yeşilin bin bir tonunun iç içe geçtiği bir ormanlık alan… (II) Çiçeklerin etrafa saçtığı baş döndürücü güzellikteki kokular… (III) Bir anda başlayan yangın ve yangının saçtığı kızıl alevler… (IV) Kuşların acı çığlıklarıyla birlikte yanıp kül olan bir cennet… (V) Oysa burası insan eliyle oluşturulmayacak kadar mükemmel bir dünyaydı.
Yukarıdaki parçada numaralanmış cümlelerden hangisinde bir duyuya ait Özellik başka bir duyuya aktarılmıştır?
A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.
CEVAPLAR
| 1 E | 4 E | 7 E | 10 B | 13 D |
| 2 B | 5 B | 8 B | 11 C | 14 C |
| 3 E | 6 E | 9 B | 12 B | 15 C |
]]>