PARAGRAF – 57 ÇIKMIŞ SORULAR
1. Bu kitap başlangıcından bugüne, edebiyat tarihimizdeki ünlü kişilerin ve henüz edebiyat tarihine geçmemiş kimi günümüz şair ve yazarlarının hayatını konu alıyor. Bunların eserleri üzerine bilgiler vererek edebiyatımızda önemli bir boşluğu dolduruyor. Türk edebiyatçılarının özelliklerini, başlıca eserlerini, sanatçıların doğum ve ölüm tarihlerini yanlışsız olarak bir arada veriyor. Bu yapıt, yalnız lise edebiyat derslerine yardımcı olmakla kalmıyor, edebiyatla uğraşan herkesin, her zaman başvurma gereğini duyacağı bir elkitabı niteliği taşıyor.
Bu parçada, sözü edilen kitapla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir?
A) Edebiyatçılarla ilgili tarihsel bilgilerin doğruluğuna
B) Okullar dışında da kullanım alanı olduğuna
C) Türk şairleriyle yazarlarını kapsadığına
D) Herkesin anlayabileceği bir dille yazıldığına
E) Eski ve yeni edebiyatçılara yer verildiğine
(ÖYS 1996)
2. Hemen hemen bütün yabancı yazarların Türkçeye çevrilen deneme türündeki yapıtlarını alıp okuyordum. (I) Bunun sonucunda o yazarlara özendim ve deneme yazarlığına başladım. (II) Konu olarak da “dil” alanını seçtim. (III) Yazarlığa başladığımda kitap tanıtma yazıları yazıyordum. (IV) Bu tanıtım yazılarının okur sayısını artıracağına, okuma sevgisini geliştireceğine inanıyordum. (V) Hâlâ da bu inancımı koruyorum.
Yukarıdaki numaralanmış cümleler iki paragrafa bölünmek istense, ikinci paragraf hangi cümleyle başlar?
A) I. B)ll. C)lll. D) IV. E)V.
(ÖYS 1997)
3_ Bir olayın ayrıntılarıyla saptanması, sanat açısından gerçekçilik sayılmaz. Bir anlatının, sanat yapıtı düzeyine ulaşabilmesi için ayrıntıların bir düzene sokulması, kimileri atılırken kimilerinin öne çıkarılması gerekir. Çünkü gerçekçilik, sanatçının ayrıntıları, belli bir bakış açısından öğelere ayırarak yeniden yaratmasını gerektirir.
Bu parçada, sanatta gerçekçilikle İlgili olarak aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir?
A) Ayrıntıların, anlamayı kolaylaştırmak için kullanıldığına
B) Ayrıntıların yeniden biçimlendirilmesi gerektiğine
C)Anlatılanların belirli bir yaklaşımla yansıtıldığına
D) Ayrıntılar arasında bir seçim yapılması gerektiğine
E) Ayrıntılara dayanılarak yaratıldığına
(ÖYS 1996)
4. Şiirimizin bu büyük ustasının bütün eserleri yeniden yayımlanmaya başladı. Sanatçımız bu eserlerde bireyin hem gündelik ve sıradan yaşamını hem de onun özlemlerini, yönelimlerini işledi, Getirdiği biçimsel yeniliklerle şiir dilimize apayrı bir görünüm kazandırdı. Düzyazılarıyla, radyo oyunlarıyla da edebiyatımıza benzersiz katkılarda bulundu.
Bu parçadan, sözü edilen şairle ilgili olarak aşağıdaki yargıların hangisi çıkarılamaz?
A) Konuları olağanüstü nitelikler taşımaz.
B) İnsanların düş dünyalarını ele alır.
C) Şiir dilinde bir değişiklik gerçekleştirmiştir.
D) Şiir dışındaki türlerde de yapıt vermiştir.
E) Şiirleri içerik yönünden alışılmışın dışındadır.
(ÖYS 1996)
5. — kolay kanmama, başkalarını kandırma ve ufal tefek oyunlarla amaca ulaşmadır. Bu yapıdaki kişiler, çaba göstermeden amaçlarına ulaşmak is terler. Bu nedenle de elde ettiklerinin değerini pek bilmezler. Bazı durumlarda —- gerekli olabilir ama başkalarına zarar veriyorsa toplumda hoş karşılanmaz.
Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdaki ferden hangisi getirilirse anlamca bütünlü sağlanır?
A) Akıllılık
B) Kurnazlık
C) Beceriklik
D) Tedbirlilik
E) Bencillik
(ÖYS 1997)
6. Yeniye dudak büküp de ille eskiyi, eskiye benzeyeni isteyenler vardır. Bunlar cesaretsiz kişilerdir. Bilmedikleri yollara bir türlü sapamazlar. O yollarda ötekilerden de üstün güzellikler bulunduğunu istediğiniz kadar söyleyin, istediğiniz kadar anlatın, sizi dinlemezler. Yeniye de yenilik isteyenlere de kötü gözle bakarlar. Onlar için olmadık şeyler söylerler. Bu kolay yolu seçenler, düşünmekten kaçanlardır.
Bu parçadan aşağıdaki yargıların hangisi çıkarılamaz?
A) Bazı insanlar, bilmedikleri ve anlamadıkları şeyleri benimseyemezler.
B) Eskiye bağlı kalanlar değişikliklerden kaçınırlar.
C) Yenilikten yana olanlar bazen eleştiriye uğrarlar.
D) insanlar, yeniliğin her türlüsünü yadırgarlar.
E) Eskiden yana olanlar, yeniliklerle ilgili düşünceleri önemsemezler.
(ÖYS 1996)
7. Öykülerimin tümü elbette aynı yetkinlikte değildir. Bunları ben yazdım; ama yazarken o günün koşullan, anlattığım olayın özellikleri etkili olmuştur. Belki de o konu, öyle yazılmamalıydı; ama yazmışım. Belki de o konu seçilmemeliydi; ama seçmişim. Bir öykünün düşünülmesi yazılması tekrar tekrar üzerinde durulması, hatta bazen yırtılıp yeni baştan yazılması çok zaman alıyor. Bence çok zaman alan öykü, değerli öyküdür.
Bu parçada aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir?
A) Öykülerin, yazıldığı dönemin etkilerini taşıdığına
B) Yazınsal türler içinde yazılışı en güç olanın öykü olduğuna
C) Yazarın, yayımlanmış öykülerine, sonradan farklı bir gözle baktığına
D) Öykü yazmanın çok zaman aldığına
E) Bir yazarın öykülerinin düzey yönünden farklı olduğuna
(ÖYS 1996)
8. Bu sanatçımız, ulusal tiyatro oyunlarına gereksinme duymuştu. Bunun için de Müfit Ratip’in, Yakup Kadri’nin yapıtlarını sahneleyerek ulusal tiyatro yazarlığını canlandırmak istiyordu. Koşullar elverdikçe Arsen Lupen, Sherlock Holmes gibi, seyircinin hoşlandığı hafif oyunlar yanında çok ağır piyeslere de kucağını açıyordu. Ancak o yıllarda seyircinin çoğunluğu böyle oyunlara daha alışamamış olduğundan bu tür çalışmalar verimli olmuyordu.
Yukarıdaki parçada, sözü edilen tiyatro sanatçısı İle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir?
A) Ulusal özelliklerimizi yansıtan oyunları sahnelediğine
B) Edebi değeri olan yapıtlara ilgisiz kalmadığına
C)Oyun seçiminde izleyicinin beğenisini de göz önüne aldığına
D) Yazarları ulusal tiyatroya yöneltmeye çalıştığına
E) Seyircinin düzeyini yükseltmek İçin onları eğitmeye çalıştığına
(ÖYS 1996)
9. Bir eleştirmen olarak tanıtılıp yargılanıyorum hep. Oysa eleştirilerimin yanında denemelerim de çevirilerim de var. Onlara da en az eleştirilerim ölçüsünde özen gösteriyorum. Belki de bu dallarda yeterince başarılı bulmuyorlar beni; ya da eleştirmenliğim, denemeciliğimi, çevirmenliğimi gölgeliyor. Sonuç benim açımdan hiç de iç açıcı değil.
Yazarın bu sözlerinden, kendisiyle ilgili olarak aşağıdaki yargıların hangisine varılamaz?
A) Salt eleştirmen olarak tanınmayı istememektedir.
B) Deneme ve çevirileri birçok eksiklik içermektedir.
C) Eleştirmenliği, öteki yönlerinden daha çok öne çıkmaktadır.
D) Deneme ve çevirilerinin ilgi görmeyişinden yakınmaktadır,
E) Eleştirileri kadar, deneme ve çevirilerine de özen göstermektedir,
(ÖYS 1996)
10. İnsanın, yeryüzünde göründüğünden bu yana ortaya koyduğu her eylem, Özellikle aşk, bu sanatçımızın öykülerinin demirbaş konularındandır. Bunları abartmadan, görkemli tablolar çizmeden, tıpkı yaşananlar gibi yalın bir tavırla ele alıp işler, Tipleri, tanıdığımız, bildiğimiz, yakınımızda dolaşan insanlardır. Zekâsının ışıklarını, bazı aksaklıkları aydınlatmak, oradan yükselen espri öğelerini ince mizahında eritmek için kullanır. Dili her türlü süsten arınmıştır; ama ipten içe işleyen ve kendini göstermeyip sezdiren bir renge sahiptir.
Bu parçada, sözü edilen sanatçıyla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir?
A) İnsanı konu aldığına
B) Eleştirilerinde gülmece öğelerine yer verdiğine
C) Sürekli kendini yenileme çabası içinde olduğuna
D) Sıradan insanı işlediğine
E) Dilinde kendine özgün bir hava bulunduğuna
(ÖYS 1996)
CEVAPLAR
1.D | 6.D |
2.C | 7.B |
3.A | 8. E |
4. E | 9.B |
5.B | 10.C |