Sonuç Yayınları 9.Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Etkinlik Cevapları Sayfa – 11 (Yeni Müfredat-Yeni Kitap)(2018-2019)

Edebiyatın Tarifi

Matematik gibi akılcı ve fizik gibi deneyli ilimlerde tarifler çok önemli ve kesindir. Fikir ve sanat dallarında ise kesin olamayacağı gibi önemli de sayılmaz. Burada tarifin görevi öğretmekten çok düşündürmektir. Söz gelişi şiir kavramının binlerce tarifi yapılmıştır. Hepsi de doğruya benzer. Ama hepsi doğruya benziyorsa hiçbiri doğru değil demektir. Bütün bunlar şiiri “bir başka açıdan” görüşler olduğu için tarif edenin zevkine ve sanat anlayışına göre değişebilir. Edebiyatın tarifi de böyledir. Mesela bir sözlük, onu şu cümleyle tanıtıyor.

“Edebiyat; düşünce, duygu ve hayallerin söz ve yazı hâlinde güzel etkili bir şekilde anlatılması sanatıdır.”

Biz de şöyle bir tarif yapabiliriz:

Edebiyat; bilgi, gözlem ve deneyişlere dayalı duygular, düşünceler, hayaller yardımıyla güzel söz ve yazı eserleri yaratma bilgi ve sanatıdır.

Edebiyatın Türlü Anlamları

(…)

Edebiyatın güzel sanatlardan biri sayılması, çok eskiden beri dünyada ve bizde benimsenmiştir. Orta Asya döneminden elimizde kalmış olanlar yalnız edebî verimlerdir. Türkiye Türklüğünün de en çok eser verdiği ve benimsediği güzel sanat dallarından biri edebiyat olmuştur.

Edebiyat, aynı zamanda bir ilim ve öğretim dalıdır. Bu yüzden nesir, nazım türlerine ve sözlü, yazılı eserlerin kurallarına dair bilgi veren eserlere edebiyat denir. Edebiyat dersi, edebiyat kitabı deyişlerinde, kelime bu anlamda kullanılır. Türk edebiyatı, Fransız edebiyatı derken de o dillerle meydana gelmiş edebiyat ürünleriyle onlara bağlı bilgileri anlatmış oluruz.

Edebiyat kelimesi, dilimizde yersiz olarak “boş laf, süslü laf” anlamlarına da gelir. Bir kimse, hiçbir ciddi fikir katmaksızın uzun uzun ve parlak cümlelerle konuşur veya yazarsa onun için: “Edebiyat yapıyor.” derler. Bu türlü edebiyattan önemle kaçınmak gerekir.

Ahmet Kabaklı, Türk Edebiyatı I. Cilt

METİNDE GEÇEN BAZI KELİME VE KELİME GRUPLARI

bedii: Güzellik ölçülerine uyan, gözü gönlü okşayan, beğenilen.

fennî : Fenle ilgili.

lügat: Kelime, söz, sözcük, sözlük.

beyan: Bir eserde düşüncelerin, duyguların, hayallerin doğuş ve değerlerini, bunların anlatımında tutu­lacak yolları konu edinen bir edebiyat bilgisi dalı.

mensup olmak: Bir şey veya kimseyle bağıntısı olmak.

iştikak: Aynı kökten gelen kelimeleri bir arada kullanma sanatı.