Tebrikler - 11.Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı-3.Ünite-Şiir-3 adlı sınavı başarıyla tamamladınız.
Sizin aldığınız skor %%SCORE%% en yüksek skor %%TOTAL%%.
Hakkınızdaki düşüncemiz %%RATING%%
Soru 1 |
Servetifünun şiiri ile Millî Edebiyat Dönemi şiirinin karşılaştırıldığı aşağıdaki yargılardan hangisi yanlıştır?
Servetifünun şiirinde Arapça, Farsça sözcük ve tamlamaların yoğun olarak kullanıldığı ağır dil, Millî Edebiyat Dönemi şiirinde yerini halkın kullandığı sade Türkçeye bırakmıştır. | |
Servetifünun şiirinde bireysel temaların dışına çıkamayan Türk şiiri, Millî Edebiyat Dönemi’nde millî ve toplumsal nitelikli yeni temalarla zenginleşmiştir. | |
Servetifünun şiirinde Batı’daki parnasizm ve sembolizm akımlarından etkilenilmiş, Millî Edebiyat Dönemi şiirinde sürrealizm ve fütürizm akımları etkili olmuştur. | |
Servetifünun şiirinde sone, terzarima, serbest müstezat gibi nazım biçimleri kullanılmış; Millî Edebiyat Dönemi şiirinde ise bu nazım biçimlerine halk ve divan geleneğinden yararlanılarak geliştirilen yeni biçimler eklenmiştir. | |
Servetifünun şiirinde sadece aruz ölçüsü kullanılırken; Millî Edebiyat Dönemi şiirinde hece ölçüsü daha yaygın olarak benimsenmiştir. |
Soru 2 |
Medeniyet deme, duymaz, o sağır
Taş üstünde taş kalmasın durma kır
Kafalarla düz yol olsun her bayır
Attilâ'nın oğlusun sen unutma
Bu dizelerle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
Ulama vardır. | |
Hece vezniyle yazılmıştır. | |
Millî Edebiyat Dönemi şiir anlayışının özelliklerini yansıtmaktadır. | |
Çapraz uyak düzeni vardır. | |
Söz sanatlarından yararlanılmıştır. |
Soru 3 |
Aşağıdakilerden hangisi Millî Edebiyat Dönemi özelliklerinden değildir?
Millî Edebiyatın yayın organı Genç Kalemler dergisidir. | |
Ziya Gökalp'in yazdığı Yeni Lisan makalesiyle Millî Edebiyatın ilkeleri duyurulmuştur. | |
Ziya Gökalp, Ömer Seyfettin ve Ali Canip Yöntem bu hareketi başlatan kişilerdir. | |
"Halka doğru" ilkesini benimseyerek ulusal kaynaklara dönüş amaçlanmıştır. | |
Bu dönemde en önemli edebî akım realizm olmuştur. |
Soru 4 |
Aşağıdakilerden hangisi Mehmet Akif Ersoy’un şiirlerinde işlediği konulardan biri değildir?
Karamsarlık ve umutsuzluk | |
Ahlaksızlık ve inançsızlık | |
Fakirlik ve geri kalmışlık | |
Taklitçilik ve köksüzlük | |
Taassup ve cehalet |
Soru 5 |
Ziya Gökalp, kurulacak millî edebiyatın — kaynağına dayanması gerektiğini ileri sürmüştür. Düşünsel yapıtlarında bu tezi savunduğu gibi, yazdığı edebî yapıtlarda da bu tezden hareket etmiştir. Ziya Gökalp’ın yapmak istediği şey, İslâm uygarlığının ve Batı uygarlığının etkisiyle asıl kaynağından uzaklaşan edebiyatımızı, tekrar bu kaynağa döndürmektir.
Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?
Batı edebiyatı | |
divan edebiyatı | |
halk edebiyatı | |
çağdaş dünya edebiyatı | |
eski Yunan edebiyatı |
Soru 6 |
Millî Edebiyat Dönemi şiirinde aşağıdakilerden hangisi yer almaz?
Aruz ölçüsü | |
Hece ölçüsü | |
Sanatlı dil | |
Yalın dil | |
Dilde sapma |
Soru 7 |
Aşağıdakilerden hangisi Millî Edebiyat şiirinin genel özelliklerinden değildir?
Sadece yurtseverlik, kahramanlık temaları işlenmiştir. | |
Yalın bir dil kullanılmıştır. | |
Toplum için sanat anlayışı hâkimdir. | |
Millî kaynaklara yönelinmiştir. | |
Hece ölçüsü kullanılmıştır. |
Soru 8 |
Tanzimat Dönemi şiiriyle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
Şiirde asıl değişiklik, içerik yönünden gerçekleştirilmiştir. | |
Divan şiirinin somut yaşamla ilgisiz olduğunu, yapmacık bir söyleyişe sahip olduğunu iddia etmişlerdir. | |
Şiir dilinin konuşma diline yaklaştırılması gerektiğini savunmuşlar ve şiirlerini sade bir dille yazmışlardır. | |
Halk şiiri ve hece veznine az da olsa ilgi gösterilmiştir. | |
Şiirdeki değişimin temelini İbrahim Şinasi atmıştır. |
Soru 9 |
I. Sanat toplum içindir.
II. Kafiye kulak içindir.
II. Şiirde konu değil parça bütünlüğü olmalıdır.
IV. Dilde sadeleşme amacı güdülmelidir.
V. Eserlerde vatan, millet, eşitlik, hürriyet konuları işlenmelidir.
Yukarıdaki numaralanmış cümlelerden hangisi Millî edebiyat ile Tanzimat I. dönem için ortak bir söylem olamaz?
IV. | |
V. | |
II. | |
III. | |
I. |
Soru 10 |
Aşağıdakilerden hangisi saf (öz) şiirin niteliklerinden değildir?
Dilde rüya âlemi kurulur, bunun için de imgelerden yararlanılır. | |
Şiirin bir tezi olduğu, toplum düzenini sağlamak için kullanılması gerektiği gerçeği yansıtılır. | |
Şiir cevheri, kendisine yabancı her öğeyi dışta bırakarak ifade edilme imkânı arar; gayesinin kendisi olduğunu sezdirir, ortaya koyar. | |
İç ahenge önem verilir; şiir, ritim sanatı olarak değerlendirilir. | |
İnsanın duygularının sonsuzluğu, sessiz müzikle yansıtılır. |
Soru 11 |
Güzel dil Türkçe bize,
Başka dil gece bize.
İstanbul konuşması
En sâf, en ince bize.
Yeni sözler gerekse
Bunda da uy herkese.
Halkın söz yaratmada
Yollarını benimse.
Bu metinle ilgili aşağıdaki açıklamalardan hangisi yanlıştır?
Düşünceleri kolayca açıklama ve benimsetmede araç olarak kullanılan kuru, didaktik bir anlatım söz konusudur. | |
İstanbul konuşmasının ölçü alınmasının gerekliliğine dikkat çekilmiştir. | |
Sade bir dil ve hece ölçüsü kullanılmıştır. | |
Ses akışı ve söyleyiş şiire özgü bir ahenk oluşturmaktan uzaktır. | |
Türkçenin önemi vurgulanmış, halkın gerekirse başka dilden sözcük almaktan kaçınmayacağı belirtilmiştir. |
Tebrikler - 11.Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı-2.Ünite 1923-1940 Arası Hikaye / 1940-1960 Arası Hikaye-2 adlı sınavı başarıyla tamamladınız.
Sizin aldığınız skor %%SCORE%% en yüksek skor %%TOTAL%%.
Hakkınızdaki düşüncemiz %%RATING%%
Soru 1 |
Yazar ilk öykülerinde Çukurova'ya inen tarım ve fabrika işçilerine, bunların kentlerin kenar mahallelerindeki yaşayışlarına eğilmiştir. Öykülerinde Ekmek Kavgası içindeki küçük memurlar, çöpçüler, dilenciler, kâhyalık yapan ya da fabrikalarda güç koşullarda çalışan erkek çocuklar, sokağa düşen kadınlar, kendilerini satan küçük kızlar, köyden ekmek parası için kente gelen köylüler, tutukevlerinde, cezaevlerinde başkalarına hizmet edenler daha çok yoksulluğa düşmemek için çalışırlar. Bu insanların yaşamlarını sürdürdükleri ortam olarak da gecekondu bölgeleri, İstanbul'un yoksul semtleri, fabrikalar, tutukevleri, cezaevleri öykülerindeki olayların geçtiği çevrelerdir, ilk öykü kitabı Ekmek Kavgası ile ilk romanı Baba Evi aynı yıl yayımlanır.
Bu parçada tanıtılan yazar aşağıdakilerden hangisidir?
Ahmet Hamdi Tanpınar | |
Sadri Ertem | |
Orhan Kemal | |
Samim Kocagöz | |
Kemal Bilbaşar |
Soru 2 |
I. Hikâyelerinde “konu” ve “olay”dan çok “zaman”dan ve “insan yaşamandan kesitler öne çıkar.
II. İstanbul, deniz, balık, yoksulluk, avare insanlar, doğa yaşama bağlılığın göstergesi olarak öykülerinde sıkça yer bulur.
III. Kimi hikâyelerini Semaver, Sarnıç, Mahalle Kahvesi, Tüneldeki Çocuk, Şahmerdan adlı yapıtlarında toplamıştır.
Yukarıda bazı özellikleri verilen yazar aşağıdakilerden hangisidir?
Memduh Şevket Esendal | |
Sait Faik Abasıyanık | |
Demirtaş Ceyhun | |
Selim İleri | |
Ziya Osman Saba |
Soru 3 |
İki kitapta toplamıştır. Öykülerinde de romanlarında olduğu gibi kişiler ön planda tutulmuştur. Yazar öykülerinin kahramanında kendi iç dünyasını yansıtmıştır. İnsanların madde dünyası ile ilişkilerinden ve bundan doğacak çatışmalardan kaçınan yazar romanlarında olduğu gibi öykülerinde de kişinin ruhsal çöküntüsünü, yaşamın gerçeklerinden çok, kendi iç benliğine sığınışını sergilemiştir.
Bu parçada tanıtılan yazar aşağıdakilerden hangisidir?
Peyami Safa | |
Orhan Kemal | |
Tarık Buğra | |
Ahmet Hamdi Tanpınar | |
Cevdet Kudret |
Soru 4 |
Aşağıdakilerden hangisi bireyin iç dünyasını esas alan yazarlardan biri değildir?
Sabahattin Ali | |
Ahmet Hamdi Tanpınar | |
Tarık Buğra | |
Oktay Akbal | |
Ziya Osman Saba |
Soru 5 |
Aşağıdakilerden hangisi toplumcu gerçekçi hikâye yazan sanatçılardan biri değildir?
Sabahattin Ali | |
Kemal Tahir | |
Tarık Buğra | |
Fakir Baykurt | |
Orhan Kemal |
Soru 6 |
I.Dede Korkut Hikayeleri
II.Mesneviler
III.Seyahatnameler
IV.Sefaretnameler
V.Halk hikâyeleri
Yukarıda verilenlerden hangileri Türk edebiya¬tında hikâye türünün yerini tutan geleneksel türler arasında değildir?
II. ve V. | |
III. ve IV. | |
II. ve III. | |
IV. ve V. | |
I. ve II. |
Soru 7 |
I. Serim, düğüm, çözüm planına uyulmaz; anlatılanlar belli bir sonuca bağlanmaz.
II. Merak ve heyecandan çok duygu ve hayallere yer verilir.
III. Anlatılanlar mutlaka yaşananlara dayanmalı, kurgusal konulara yer verilmemelidir.
IV. İlk örnekleri Tanzimat Dönemi'nde verilmiştir.
V. Bu türün edebiyatımızdaki en önemli temsilcisi Ömer Seyfettin'dir.
Durum hikâyesiyle ilgili olarak yukarıda verilenlerden hangileri doğrudur?
II. ve III. | |
IV. ve V. | |
II. ve V. | |
III. ve IV. | |
I. ve II. |
Soru 8 |
I. Toplumcu gerçekçi anlayışa bağlı olma
II. Dinî ve millî konuları ele alma
III. Olay hikâyesi kaleme alma
IV. Modernizmi esas alma
Aşağıdaki sanatçılardan hangisi yukarıda verilenlerden biriyle ilişkilendirilemez?
Şevket Bulut | |
Memduh Şevket Esendal | |
Sadri Ertem | |
Reşat Nuri Güntekin | |
Vüs'at Orhan Bener |
Soru 9 |
Sizler servetlerinizi helâl yollardan kazandığınıza inanıyor musunuz? Önemli olan, kendi vicdanınızla baş başa kaldığınız zaman, temize çıkabilmenizde. Helalle haramın çizgisi kılıçtan keskin, kıldan incedir. Tıpkı Sırat Köprüsü gibi... Biz, sîzlerin servetine helal desek bile işin doğrusunu Cenâb-ı Hak bilir. İslâm’ın bu konudaki ölçüsü nedir? Haram servet, üç göbek öteye intikal etmez. Yani azami ömrü kırk yıldır. Ne demiş Koca Yunus: “Mal sahibi mülk sahibi / Hani bunun ilk sahibi”. Evet, servetin gerçek sahibi bizi yaratan Yüce Allah'tır.
Bir hikâyeden alınan bu metinle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
Belli konulara dikkat çekme ve okuru yönlendirme amaçlanmıştır. | |
Sade bir dille yazılmıştır. | |
1940-1960 yılları arasında dinî ve millî duyarlığı yansıtan hikâyelere örnektir. | |
Anlatma zamanı geniş zamandır. | |
Diyalog tekniğinden yararlanılmıştır. |
Soru 10 |
Aşağıdaki yazarlardan hangisi karşısında verilenlerle uyuşmamaktadır?
Vüs'at Orhan Bener-- Modernizmi esas alma | |
Refik Halit Karay --Anadolu'yu gerçekçi bir biçimde anlatma | |
Mustafa Kutlu --Toplumcu gerçekçi bir anlayış benimseme | |
Aziz Nesin --Mizaha ve ironiye başvurma | |
Oktay Akbal --Psikolojik tahlillere yer verme |
Soru 11 |
I. Yazar okuyucuyu kendi görüşleri doğrultusunda yönlendirmek istemiştir.
II. Realizm ve natüralizm akımlarının etkisinde kalınmıştır.
III. Hikâyelerde sanatsal bir anlatım kullanılmış ve biçim kusursuzluğu önemsenmiştir.
IV Yapıtlarda yöresel söyleyişlere yer verilmemiş, daha çok İstanbul Türkçesi esas alınmıştır.
V. Hikâyelerde Anadolu coğrafyası ve insanı, toplumdaki düzensizlikler, çatışmalar, köy gibi küçük yerleşim yerlerinin sorunları ele alınmıştır.
Toplumcu gerçekçi hikâyeyle ilgili olarak yukarıda verilenlerden hangileri söylenemez?
III. ve IV. | |
II. ve IV. | |
II. ve III. | |
I. ve II. | |
IV. ve V. |
Soru 12 |
(I) 1923'ten itibaren dili sadeleştirme düşüncesinden dolayı konuşma dili ile yazı dili arasındaki fark ortadan kalkmaya başlamıştır. (II) Eğitim ve öğretimin yaygınlaşmasıyla okuryazar oranı artmıştır. (III) Millî Edebiyat Dönemi'nde başlayan Anadolu’ya yöneliş hız kazanmıştır. (IV) Bu dönemin ilk hikâyecileri, ölgün tabiat manzaraları, insan yaşamının çıkmazları, bilinçaltı gibi konuları işlemişlerdir. (V) Bu dönem hikâyelerinde realizm akımının etkisi hissedilmiştir.
Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinde bir bilgi yanlışı vardır?
II | |
V | |
I | |
IV | |
III |
Tebrikler - 11.Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı-2.Ünite 1923-1940 Arası Hikaye / 1940-1960 Arası Hikaye-1 adlı sınavı başarıyla tamamladınız.
Sizin aldığınız skor %%SCORE%% en yüksek skor %%TOTAL%%.
Hakkınızdaki düşüncemiz %%RATING%%
Soru 1 |
Öykülerinin önemli bir bölümünde işlediği konulara uygun olarak ağaların, jandarmanın ve zaman zaman yöneticilerin baskısı altında ezilen yoksul köylüler ön plandadır. Köylülerle birlikte ezilen kişiler olarak işçiler ve düşkün kadınlar, halktan kopuk, öğretmen, mühendis, doktor, kaymakam... gibi aydınlar ve değişik suçlardan cezaevine düşmüş suçlular öykülerinin kişilerini oluşturur.
Bu parçada sözü edilen yazar aşağıdakilerden hangisi olabilir?
Sabahattin Ali | |
Sait Faik | |
Tarık Buğra | |
Selim İleri | |
Necip Fazıl Kısakürek |
Soru 2 |
Aşağıdakilerden hangisi 1923-1940 arası hikâye yazarlarından biri değildir?
Ahmet Hamdi Tanpınar | |
Reşat Nuri Güntekin | |
Adalet Ağaoğlu | |
Sadri Ertem | |
Halide Edip Adıvar |
Soru 3 |
— Tanrı Misafiri, Sönmüş Yıldızlar, Leyla ile Mecnun, Olağan İşler adlarını taşıyan hikâyelerinin dördü Cumhuriyet Dönemi'nde yayımlanmıştır. Romanlarında Anadolu ile ilgili sorunlara genişçe yer veren yazar, hikâyelerinde daha çok evlilikle ilgili konuları ele almış, bunun yanı sıra, meslek sahibi kadınların durumu, modern yaşayışın yanlış anlaşılması, dinin kötüye kullanılması, çocukların ve gençlerin eğitimi, geçim sıkıntısı... gibi konulara değinmiştir. Hikâyelerin dikkat çeken bir yanı, genellikle karşılıklı konuşmalarla düzenlenmiş olmasıdır. Çoğunlukla İstanbul'da geçen öykülerinde, duygusallık ağır bastığı gibi yer yer de gülmece de yer alır.
Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?
Halide Edip Adıvar'ın | |
Selahattin Enis'in | |
Ercüment Ekrem Talu'nun | |
Yakup Kadri Karaosmanoğlu'nun | |
Reşat Nuri Güntekin'in |
Soru 4 |
I. Birey kavramından yola çıkarak bireysel çözümlemeler yapmışlardır.
II. Bireyin bunalım, sıkıntı, yabancılaşma ve yalnızlıklarını ele almışlardır.
III. Bireydeki psikolojik unsurların birey üzerindeki etkilerini anlatmışlardır.
IV. Psikoloji ve psikiyatriden faydalanmışlar; çağrışımlara açık, sanatlı bir dille ruh tahlillerine çözümlemelerine yer vermişlerdir.
Aşağıdaki sanatçılardan hangisi yukarıda verilen hikâye anlayışına bağlı yapıtlar vermiştir?
Refik Halit Karay | |
Orhan Hançerlioğlu | |
Ahmet Hamdi Tanpınar | |
Fakir Baykurt | |
Halikarnas Balıkçısı |
Soru 5 |
Batılı anlamda ilk gerçekçi hikâye ve yazarı aşağıdakilerin hangisinde verilmiştir?
Muhsin Bey - Recaizade Mahmut Ekrem | |
Müsâmeretnâme - Emin Nihat Bey | |
Kıssadan Hisse - Ahmet Mithat Efendi | |
Küçük Şeyler - Samipaşazade Sezai | |
Hasba - Nabizade Nazım |
Soru 6 |
Aşağıdakilerden hangisi 1940-1960 yılları arasında dinî ve millî duyarlığı benimseyen hikâyecilerin özelliklerinden biri değildir?
Dinin ve geleneksel ahlakın düsturlarını yücelten bir anlayış benimsemişlerdir. | |
Yeni anlatım tekniklerini kullanmışlar, yapıtlarındaki kurgusal bütünlüğü yok saymışlardır. | |
Modernizmin etkilerine karşı çıkmış, yerli ve millî bir sanatı savunmuşlardır. | |
Duygu ve sezgi gibi kavramlara önem vermişlerdir. | |
Hikâyelerinde geleneksel kaynaklara, yerli mitolojik unsurlara, masal ve efsane motiflerine göndermeler yapılmışlardır. |
Soru 7 |
Aşağıdakilerden hangisi modernizmi esas alan hikâyelerin özelliklerinden biri değildir?
Varoluşçuluğun etkisiyle eserlerde özellikle aydınların ruhsal bunalımları işlenir. | |
Serüvene dayalı hareketli bir olay, nedensellik bağlarına dikkat edilerek anlatılır. | |
Karakterlerin anılarını ve bilgilerini okuyucuya aktarabilmek için bilinç akışı, iç konuşma ve iç diyalog gibi teknikler kullanılır. | |
Tema olarak bireyin bunalımları ve toplumla çatışmaları anlatılır. | |
Kişilerin iç dünyalarını romanlara katma ve “dün-bugün-yarın”dan oluşan zaman zincirini kırma hedeflenir. |
Soru 8 |
1940-1960 Dönemi hikâyeciliğiyle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
Yazarlar, hikâyelerinde kişiliklerini gizlememiş, dünya görüşleri doğrultusunda çıkarımlar yapmışlardır. | |
Hikâye bağımsız bir tür olarak görülmüş, yalnızca hikâye yazan sanatçılar ortaya çıkmıştır. | |
Toplumcu gerçekçi bir yaklaşım benimseme, bireyin iç dünyasını ele alma, modernizme bağlılık ve dinî duyarlıkları dile getirme bu dönem hikâyelerde görülen yönelişlerdir. | |
Yapıtlarda özellikle 1950'den sonra köy gerçekliğini dile getirme önem kazanmıştır. | |
Hikâye dili sadeleşmiştir. |
Soru 9 |
Aşağıdakilerden hangisi 1940 -1960 yılları arasında yapıt veren toplumcu gerçekçi hikâye yazarları arasında gösterilemez?
Ahmet Hamdi Tanpınar | |
Muzaffer İzgü | |
Samim Kocagöz | |
Mahmut Makal | |
Talip Apaydın |
Soru 10 |
Olay hikâyeciliğiyle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
Bir fikir verilmeye çalışılır, okuyucuda merak ve heyecan uyandırılır. | |
Olay akışı okuyucunun hayal gücüne bırakılmıştır. | |
Bir olayı ele alarak, neden-sonuç plânıyla anlatıp bir sonuca bağlayan hikâyelerdir. | |
Bu tür, Fransız yazar Guy de Maupassant tarafından yaygınlaştırıldığı için "Maupassant Tarzı hikâye" de denir | |
Kahramanlar ve çevrenin tasvirine yer verilir. |
Soru 11 |
Edebiyatımızda durum hikâyesinin önemli temsilcileri aşağıdakilerin hangisinde bir arada verilmiştir?
Ömer Seyfettin - Sabahattin Ali | |
Sait Faik Abasıyanık - Memduh Şevket Esendal | |
Orhan Kemal - Ahmet Hamdi Tanpınar | |
Sait Faik Abasıyanık - Yakup Kadri Karaosmanoğlu | |
Reşat Nuri Güntekin - Halide Edip Adıvar |
Soru 12 |
Aşağıdakilerin hangisinde bir bilgi yanlışı vardır?
Edebiyatımızda ilk hikâyeleri Şinasi yazmış ve kendi çıkardığı Tercüman-ı Ahval gazetesinde tefrika biçiminde yayımlamıştır. | |
İlk hikâyelerde geleneksel anlatı türlerinin hem biçim hem de içerik olarak büyük bir etkisi vardır. | |
İlk yazılan hikâyelerde romantizm akımının etkisinde kalınmıştır. | |
İlk hikâyeler teknik açıdan başarılı değildir, amaç halkı eğitmek olduğundan yazarlar olay akışını durdurarak akışa müdahale etmiştir. | |
Hikâye türü edebiyatımıza Tanzimat Dönemi'nde girmiştir. |
Soru 13 |
I. İç monolog ve bilinç akışı tekniğine başvurma
II. Neden-sonuç ilişkisini önemsememe
III. Kurgusal bütünlüğe yer vermeme
Yukarıda verilen özellikler aşağıdaki hikâye yönelişlerinin hangisiyle ilgilidir?
Modernizmi benimseyen | |
Toplumcu gerçekçi | |
Bireyin iç dünyasını ele alan | |
Realist hikâye anlayışını benimseyen | |
Dini ve millî anlayışları benimseyen |
Tebrikler - 11.Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı-1.Ünite Edebiyat Sanat Akımları İlişkisi-1 adlı sınavı başarıyla tamamladınız.
Sizin aldığınız skor %%SCORE%% en yüksek skor %%TOTAL%%.
Hakkınızdaki düşüncemiz %%RATING%%
Soru 1 |
Aşağıdakileri hangisinde sanatçılarımız ile en çok etkilendikleri yazınsal akım eşleştirmesinde yanlışlık yapılmıştır?
A)Halit Ziya Uşaklıgil - romantizm
B)Şinasi - klasisizm
C)Tevfik Fikret - parnasizim
D)Ahmet Haşim - sembolizm
E)Ömer Seyfettin - realizm
A | |
B | |
C | |
D | |
E |
Soru 2 |
Aristoteles tragedyayı “Ahlaksal bakımdan ağırbaşlı, başı sonu olan, belli bir uzunluğu bulunan bir eylemin taklididir; sanatça güzelleştirilmiş bir dili vardır; içine aldığı her bölüm için özel araçlar kullanır; eylemde bulunan kişilerce temsil edilir. Bu bakımdan tragedya, salt bir öykü (mythos) değildir. Tragedyanın ödevi, uyandırdığı acıma ve korku duygularıyla ruhu tutkulardan temizlemektir.” diye tanımlar.
Bu açıklamada belirtilen özellikler, aşağıdaki yazınsal akımlardan hangisinin de özeliğidir?
A) Klasisizm
B) Romantizm
C) Realizm
D) Natüralizm
E) Dadaizm
A | |
B | |
C | |
D | |
E |
Soru 3 |
Aşağıdakilerden hangisi fütürizm akımından etkilenmiştir?
A)Orhan Veli
B)Necip Fazıl
C)Cemal Süreya
D)Nazım Hikmet
E)Ahmet Haşim
A | |
B | |
C | |
D | |
E |
Soru 4 |
Bu parçada sözü edilen yazınsal akım, aşağıdakilerden hangisidir?
A)Sembolizm
B)Romantizm
C)Egzistansiyalizm
D)Fütürizm
E)Dadaizm
A | |
B | |
C | |
D | |
E |
Soru 5 |
(I) Realizm, klasisizm gibi akıl ve sağduyu ile yetinmeyip bir anlamda aklı bilimin emrine verir, gerçeği bilimle sınırlamak ister. (II) Bu yüzden realistler eserlerinde, romantikler gibi olağanüstülüklere, mucizelere, tesadüflere, hayalî olanlara ve soyut genellemelere yer vermezler. (III) Gerçek, her şeyden üstündür; konular ve kişiler gerçek yaşamın içinden alınmıştır; olağanüstü kişilere ve olaylara yer verilmez. (IV) Realistler, okuyucuyu az da olsa duygusallığa sevk ettikleri, hayal dünyasına sürükleyecek olayları işledikleri eserlerinde bile gerçeklikten kaçınmamışlardır. (V) Realizmde nedensellik, olaylarda temel ilkedir.
Bu parçada numaralandırılmış cümlelerin hangisinde bilgi yanlışı vardır?
A) I B) II C) III D) IV E)V
A | |
B | |
C | |
D | |
E |
Soru 6 |
Aşağıdakilerden hangisi, gerçeküstücülüğün özelliklerinden değildir?
A)Bilinçaltı, insanın özüdür; bütün gerçek, oradadır.
B)Freud’un psikanaliz yöntemi, gerçeği ortaya çıkarmada etkilidir.
C)Ahlak düşüncesi ve estetik kaygı eseri mükemmelleştirir.
D)Noktalama imleri, düşüncenin akışını keser, bu yüzden kullanılmamalıdır.
E)Mizah ve alay, hayat, insanlar ve olaylar karşısında önemlidir.
A | |
B | |
C | |
D | |
E |
Soru 7 |
Aşağıdakilerden hangisi sembolist bir şair değildir?
A)Baudelaire
B)Mallerme
C)Rimbaud
D)Paul Verlaine
E)Luis Aragon
A | |
B | |
C | |
D | |
E |
Soru 8 |
I. Stendal
II.Charles Dickens
III.Stephane Mallarme
IV.Madam De La Fayette
V.Lev Tolstoy
Yukarıda verilenlerden hangileri realizm akımının temsilcileri arasında gösterilemez?
A) I. ve
B) I. ve
C)II.ve V.
D) III. ve IV.
E) IV. ve V.
A | |
B | |
C | |
D | |
E |
Soru 9 |
Realizmle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A)İnsanlar, yaşadıkları çevreyle birlikte ele alınmış; çevre betimlemelerine önem verilmiştir.
B)Sanatçılar, "Sanat, toplum içindir.” anlayışıyla hareket etmiştir.
C)Gözlem ve anket gibi yöntemlerden yararlanılarak olaylar nesnel bir şekilde anlatılmaya çalışılmıştır.
D)Sanatçılar, yapıtlarda kendi kişiliklerini gizlemişlerdir.
E)Yapmacıksız, söz sanatlarından uzak bir üslup tercih edilmiştir.
A | |
B | |
C | |
D | |
E |
Soru 10 |
Klasisizmle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
A)Konuya değil, konunun anlatımına önem verilmiştir.
B)"Sanat, sanat içindir." anlayışı benimsenmiştir.
C)Sanatçılar, yapıtlarında kişiliklerini gizlememişlerdir.
D)Tiyatroda üç birlik kuralına uyulmuştur.
E)İnsanların her zaman, her yerde, her toplumda aynı duygu ve düşüncede oldukları kabul edilmiş; bu yüzden yapıtlarda değişmez tipler oluşturulmuştur.
A | |
B | |
C | |
D | |
E |
Soru 11 |
I. Din duygusu önem kazanmış, konu olarak Hristiyanlık mucizeleri, Orta Çağ efsaneleri işlenmiştir.
II. İnsanlar soya çekim ve genetik özellikleriyle ele alınmıştır.
III. İnsanlar ve olaylar işlenirken iyi-kötü, güzel-çirkin gibi karşıtlıklardan yararlanılmıştır.
IV. His ve hayale kapılmadan toplum gerçekleri olduğu gibi yansıtılmıştır.
V. “Toplum için sanat” anlayışına bağlı kalınmıştır.
Yukarıda verilenlerden hangileri romantizm akımının özellikleri arasında gösterilemez?
A) I. ve
B) I. ve III.
C) ve IV.
D) III. ve V.
E) IV. ve V.
A | |
B | |
C | |
D | |
E |
Soru 12 |
.... I. Dünya Savaşı’nın getirdiği yıkıcı ortamda düş kırıklığına uğrayan aydın ve sanatçıların bir başkaldırısı olarak doğmuştur. Onlar, “savaşın türküsünü söyleyecek bir edebiyat” oluşturmak isteyen ... karşı isyan etmiş, onların makineleşmek arzusunu eleştirmişlerdir.
Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdaki seçeneklerde verilen sözcüklerden hangileri getirilmelidir?
A)Romantizm- realistlere
B)Klasisizm-romantiklere
C)Realizm-sürrealistlere
D)Fütürizm-dadaistlere
E)Dadaizm-fütüristlere
A | |
B | |
C | |
D | |
E |
Soru 13 |
Romantizm (I) akımı 19. yüzyılda klasisizme (II) tepki olarak Fransa'da ortaya çıkmıştır. Eski Yunan ve Latin edebiyatı (III) kaynaklarından beslenen bu akım da duygu ve hayallere (IV) önem verilmiştir. Victor Hugo, J.J. Rousseau, Lamartine (V) gibi isimler bu akımın Fransa'daki önemli temsilcileridir.
Bu parçadaki numaralanmış sözlerin hangisinde bir bilgi yanlışı vardır?
A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.
A | |
B | |
C | |
D | |
E |