ANLAM İLİŞKİLERİNE GÖRE KELİMELER
Eş Anlamlı (Anlamdaş) Sözcükler: Yazılışları ve okunuşları farklı, anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı sözcükler denir. Eş anlamlı sözcükler ulusların kültürel ilişkileri sonucu dile giren birimlerdir. siyah – kara, beyaz – ak, zengin – varlıklı, fakir – yoksul
Eş Sesli (Sesteş) Sözcükler: Yazılışları ve okunuşları aynı, anlamları farklı olan sözcüklere eş sesli (sesteş) sözcükler denir. Eş sesli sözcüklere özellikle atasözlerinde, deyimlerde ve cinaslı mânilerde rastlanır. Türkçede kullanılan, çay, yüz, kara, bağ, dil vb. pek çok sözcük eş seslilere örnek olarak gösterilebilir.
Zıt Anlamlı Sözcükler: Anlam bakımından birbirinin zıddı olan sözcüklere zıt anlamlı sözcükler denir.
“Aşağı yukarı yirmi gün oluyor.”
“Acı tatlı pek çok günlerimiz geçti.”
Yukarıdaki cümlelerde aşağı ile yukarı, acı ile tatlı sözcükleri zıt anlamlıdır.
Sözcüklerin olumsuzluk durumu zıt anlamlısı demek değildir. “Ali okuldan geldi.“ cümlesi olumludur. Bu cümlenin olumsuz hâli “Ali okuldan gelmedi” dir. Geldi ile gelmedi zıt anlamlı değildir. Geldi sözcüğünün olumsuzu” gelmedi”, zıt anlamı ise “gitti” dir.
Fiiller- -ma/-me ekiyle olumsuz hâle getirilir.
aldı- almadı; okudu- okumadı çalış-tı- çalışmadı, sildi-silmedi vb.
İsimler ise -sız/-siz ekiyle olumsuz hâle gelir.
Susuz (çeşme) tuzsuz (yemek), görgüsüz adam, bilgisiz kişi vb.
İsimler -lı/-li ekiyle olumlu hâle gelir. taşlı yol, kumlu sahil…
Yakın Anlamlı Sözcükler: Dilimizde kullanılan bazı sözcükler arasında anlam bakımından bir yakınlık vardır. Yakın anlamlı sözcükler dile bir canlılık ve zenginlik katar.
Duymak, işitmek; izlemek, seyretmek; doğruluk, dürüstlük; yalan yanlış; eğmek, büğmek (bükmek), demek, söylemek; özlem, hasret, vb. sözcükler yakın anlamlıdır.
Yakın anlamlı sözcüklerden bazıları yabancı dillerden dilimize girmiş ve yerleşmiştir. Özlemek, garipsemek, hasret kalmak gibi.