Mecaz-ı Mürsel (Ad Aktarması)
Benzetme amacı güdülmeden bir sözün başka bir söz yerine kullanılmasıdır.
Bir sözün mecaz-ı mürsel örneği olabilmesi için:
• Benzetme amacı olmamalı,
• Bir söz, başka bir söz yerine kullanılmalı,
• Sözcük, gerçek anlamı dışında kullanılmalı,
• Sözcük, aralarındaki bir ilgi nedeniyle başka bir sözcük yerine kullanılmış olmalıdır.
Mecaz-ı mürsel sebebi olan bu ilgilerden başlıcaları şunlardır:
Parça – Bütün İlişkisi
Varlığın parçası söylenip bütünü ya da bütünü söylenip parçası kastedilir:
– Vapur Kadıköy’e yanaştı.
(Kadıköy söylenip Kadıköy iskelesi kastediliyor.)
– İki göz bizi süzüyordu.
(Göz söylenmiş, insan anlatılmış.)
– Yaşlı adam sigarasını yaktı.
(Sigaranın bütününü değil ucunu yaktığı anlatılıyor.)
İç – Dış İlişkisi
Varlığın içindeki söylenip dışındaki ya da dışındaki söylenip içindeki kastedilir.
– Hava soğudu; sobayı yak.
(Sobanın değil, sobanın içindekilerinin yakılması isteniyor.)
– Ayağını çıkar da içeri gir.
(Ayağın kendisi değil, dışındaki ayakkabı anlatılıyor.)
Sanatçı – Eser İlişkisi
Genellikle yazar adı söylenip eserleri kastedilir.
– Ömer Seyfettin’i bir solukta okumuş.
(Ömer Seyfettin, hikâyeleri yerine kullanılmıştır.)
– Ben Mozart’ı da dinlerim, dedi.
(Mozart; eserleri, besteleri yerine kullanılmıştır.)
Neden – Sonuç İlişkisi:
Kimi kullanımlarda neden söylenip sonuç kastedilir:
– Tarlalara bereket yağdı.
(Yağan bereket değil, bereketi sağlayan, bereketin nedeni yağmurdur.)
– Çocukların gözyaşına hiç dayanamam.
(Gözyaşlarının nedeni ağlamadır.)
Yer – İnsan ilişkisi:
Kimi kullanımlarda yer adı söylenip o yerde yaşayan insanlar kastedilir.
– Bu yıl Ankara susuz kalmadı.
(Ankara değil, Ankara’da yaşayan insanlar anlatılıyor.)
– Geç kalıp evi merakta bırakma!
(Ev değil evde bulunanlar anlatılıyor.)
Yön – Ülke, Bölge İnsan İlişkisi:
Kimi kullanımlarda yön belirtilip o yönle ilgili ülkeler, bölgeler ya da insanlar kastedilir.
– Batı, Kosova’da olanlara da duyarsız.
(Batı sözcüğü Batılı ülkeler ve insanlar yerine kullanılmıştır.)
Soyut – Somut İlişkisi:
Soyut bir kavram söylenerek somut bir varlık kastedilir.
– Bu parayla beş canı besliyorum.
(Can sözcüğü, evdeki insanlar yerine kullanılmıştır.)