Servetifünun Döneminde Gezi Yazısı

SERVETİFÜNUN DÖNEMİNDE GEZİ YAZISI

  • Türk edebiyatında gezi yazısının ilk önemli örneği, Evliya Çelebi’nin “Seyahatname” adlı eseridir. Evliya Çelebi’den sonra da edebiyat tarihimizin çeşitli dönemlerinde, gezi yazısı örnekleri verilmiştir.
  • Tanzimat Döneminden, Cenap Şahabettin’in yazdığı gezi yazılarına kadar verilen gezi yazısı örneklerinin pek edebî değer taşımadıklarını söyleyebiliriz. Cenap Şahabettin’in bu türde verdiği ürünler, Batılı anlamda gezi yazı­sının ilk güzel örnekleridir. Cenap Şahabettin; dikkatli bir gözlemcilik üstüne kurduğu hayal, hatıra ve kültür zenginliğiyle gezdiği yerlerin görüntülerini, insanlarını, sosyal ve kültürel hayatını dile getirmiştir.
  • Abdülhamit’in uyguladığı baskıcı siyaset ve sansür nedeniyle Servetifünun Döneminde bir yerden başka bir ye­re gitmek, belli izinlere bağlı olarak gerçekleşmiş ve seyahat özgürlüğü kısıtlanmıştır. Bu nedenle Servetifünun Dö­neminde gezi yazısı, diğer türlere göre ikinci planda kalmıştır.

Servetifünun Dönemindeki öğretici metinlerin dili, şiire göre konuşma diline daha yakındır ancak her tür­lü yazıyı edebî bir ürün olarak gören Servetifünun sanatçıları, gezi yazısında da sanatlı bir dile ve şiirsel bir anlatıma başvurmuşlardır.

  • Servetifünun Dönemindeki gezi yazılarında mekân, genelde “Doğu” veya “Batı” ülkeleridir. Servetifünun sanatçıla­rı, Doğu ülkelerine görevli olarak gitmişler ya da İstanbul’dan uzaklaştırılmak amacıyla gönderilmişlerdir. Batı’yı ta­nımak ise Servetifünuncuların en büyük isteğidir. Bu dönem sanatçıları, gezdikleri yerleri tanıtmak amacıyla mek­tuplarına ve sohbet yazılarına taşımışlardır.
  • Servetifünun Döneminde, gezi yazısı türünde eser veren sanatçılar ve bu sanatçıların eserleri şunlardır: Cenap Şahabettin’in “Hac Yolunda”, “Avrupa Mektupları”, “Âraf-ı Irak”, “Suriye Mektupları”, Ahmet İhsan Tokgöz “Avrupa’da Ne Gördüm”