SÖZCÜK TÜRLERİ – 3 (ÖSS-ÖSYS)
1. “Artık” sözcüğü aşağıdaki cümlelerin hangisinde ad olarak kullanılmıştır?
A) Yemek hazır, artık sofraya oturabiliriz.
B) O bardaktaki artık suyu dökebilirsin.
C) Yemek artıklarını değerlendirmemiz gerekir
D) Havalar ısındı, artık kar yağmaz.
E) Sus artık, biraz da beni dinle!
(1995-ÖSS)
2. “Bu” sözcüğü, aşağıdaki dizelerin hangisinde tür bakımından ötekilerden farklıdır?
A) Kolay değil bu dünyadan ayrılmak
B) “Bu taşındır” diyerek Kabe’yi diksem başına
C) Bu eller miydi resimleri tutarken uyuyan
D) Gönlüm bu sevincin heyecanıyla kanatlı
E) Ağır ağır çıkacaksın bu merdivenlerden
(1993-ÖSS)
3. Aşağıdaki cümlelerin hangisindeki altı çizili sözcük, sözcük türü bakımından ötekilerden farklıdır?
A) Yeni bir kitaplık alması gerekli.
B) Bugünlerde sende bir durgunluk var.
C) Ağır işittiği için kulaklık kullanıyor.
D) Yalnızlık en korktuğu şeydi.
E) Kışlık odun ve kömürünü yazdan aldı.
(1988-ÖYS)
4. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde soru zamiri vardır?
A) Arkadaşın Ankara’ya ne zaman gelmiş?
B) Bu tabağı buraya kim koymuş olabilir?
C) Ben de onunla gidebilir miyim?
D) Kaçıncı katta oturuyorsunuz?
E) İstanbul’a ilk kez mi gidiyorsun?
(1995-ÖSS)
5. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde, soru anlamı bir zamirle sağlanmıştır?
A) Bunca sıkıntıya neden katlandınız?
B) Bu romanı benden sonra kim okumak ister?
C) Bu çiçeklere kaç para verdiniz?
D) Kaçıncı katta oturduğunu söyledi mi?
E) Bana gizlice ne söylediğini biliyor musunuz?
(1983-ÖYS)
6. “Kimi zamirler, özneyi pekiştirerek belirtirler. Bunlar tek başlarına asıl şahıs zamirlerinin yerini tutabildikleri gibi, onlarla birlikte de kullanılabilirler.”
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bu açıklamaya uygun bir zamir vardır?
A) Doğrusu, onun sözüne pek kulak asmadım.
B) Bence, alınan sonuç pek de olumlu değildi.
C) Bu elbiseyi ben kendim diktim.
D) İşittiklerimiz bunları doğrular nitelikteydi.
E) Ahmet o yaz, tatilini bizde geçirecekti.
(1989-ÖSS)
7. “O” sözcüğü, aşağıdaki cümlelerin hangisinde kişi adılı (şahıs zamiri) olarak kullanılmıştır?
A) Çocuklar o ağacı sulamışlar.
B) Annesi onu, biraz önce hastaneye götürdü.
C) Kitaplıktan o kitabı alıp gitti.
D) Ben bu evi değil, onu beğendim.
E) Dosyayı göstererek: “Onu bana ver.” dedi.
(1998-ÖYS)
8. Aşağıdaki cümlelerin hangisindeki altı çizili sözcük, sözcük türü bakımından ötekilerden farklıdır?
A) Balıkçılar, saatlerce azgın dalgalarla boğuşmak zorunda kalmışlar.
B) Barakayı aydınlatan lambanın ölgün ışığı altında okumaya çalışıyordu.
C) Orası, eskiden bir sürgün yeriymiş.
D) Esmer ve dolgun yüzü ile annesine çok benziyor.
E) Büyüdükçe çevresine karşı ilgisiz, suskun bir çocuk olmuş.
(1997-ÖYS)
9. Aşağıdaki dizelerin hangisinde, somut bir addan türeyip somut bir varlığı niteleyen sıfat vardır?
A) İçindeyim şimdi o alaca sessizliğin.
B) Ne vefalı komşumuzdun sen Fahriye Abla.
C) Bırak yorgun başları bu taşlarda uyusun.
D) Sonsuz ufuktan âh o ne coşkun gelişti o.
E) Geyikli örtüyü ser masaya, dinlen biraz.
(1989-ÖYS)
10. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir adlaşmış sıfat vardır?
A) Otel sahibi bizi güler yüzle karşıladı.
B) Yürüyüşe çıkan konuklar henüz dönmediler.
C) Eski yöneticileri toplantıya çağırmışlar.
D) Sınıfın çalışkanı, bu sınav sonunda belli olacak.
E) Kendilerine yöneltilen sorulara cevap vermediler.
(1996-ÖYS)
11. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir sözcük hem belirtme hem de niteleme sıfatı almıştır?
A) İçeriye orta yaşlı bir kişi girdi.
B) İnsana tepeden bakan, İtici biriydi.
C) Gözü eski, cumbalı evleri arıyordu.
D) O yıllarda çift düğmeli, dar yakalı ceketler modaydı.
E) Her gün aynı yorgun, asık yüzleri görmekten bıkıp usanmıştı.
(1996-ÖSS)
12. Aşağıdaki dizelerin hangisinde soru anlamı, soru sıfatıyla sağlanmıştır?
A) Deniz ufkunda bu top sesleri nerden geliyor?
B) Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? Şaşarım!
C) Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki feda?
D) His var mı bu âlemde nekahet gibi tatlı?
E) Nasıl tahammül eder eski, hasta bir tekne?
(1994-ÖYS)
13. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde “ağır” kelimesinin görevi “Ağır bir hastalık geçirdiğini bilmiyordum.” cümlesindekinden farklıdır?
A) İşler neden bu kadar ağır gidiyor, anlayamıyorum.
B) Ağır ve kirli hava çocuklara daha çok dokunuyormuş.
C) Kapı açılınca etrafa ağır bir koku yayıldı.
D) Suçlarken bile çok ağır sözler kullanmadı.
E) Sağlığı, ağır işlerde çalışmasına engel değil.
(1983-ÖSS)
14. Tembeller başarılı olamaz.
Bu cümledeki “tembel” kelimesi “sıfat olduğu halde isim olarak” kullanılmıştır. Aşağıdakilerden hangisinde böyle bir kelime vardır?
A) Fidanlar susuz kalmış.
B) Gençler ağaç dikiyor.
C) Askerler bahçede spor yapıyor.
D) Çocuklar eve döner dönmez uyudu.
E) Arabalar yolun kenarına park edilmiş.
(1987-ÖYS)
15. “Kimi niteleme sıfatlarının ilk ünlüsüne kadar olan bölümü, m, p, r, s ünsüzlerinden yakışanı ile bir önek haline getirilir ve sözcüğün başına eklenerek sıfat pekiştirilir.”
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bu kurala uymayan bir pekiştirme sıfatı vardır?
A) Bayram olmasına karşın caddeler ıpıssızdı.
B) Gülünce bembeyaz dişleriyle daha da sevimli oluyordu.
C) Köyleri, ağaçsız, yeşilliksiz, çırçıplak bir ovanın ortasındaydı.
D) İlk kez, böylesine özü sözü doğru, sımsıcak bir insanla arkadaş olmuştu.
E) Bu sapasağlam ayakkabıları bu kadar çabuk nasıl eskittiğini doğrusu anlayamadım.
(1993-ÖSS)
CEVAPLAR
1 C | 6 C | 11 A |
2 B | 7 B | 12 B |
3 E | 8 C | 13 A |
4 B | 9 E | 14 B |
5 B | 10 D | 15 A |