Farklı yerlerde bulunan kişi veya kurumlar arasında özel ya da resmi iletişimi sağlayan yazı türüdür.
Mektuplar kendi arasında özel, resmi (dilekçe), iş, edebi olmak üzere çeşitlere ayrılır.
Mektubun edebi tür olarak gelişimi, Latin edebiyatına dayanmaktadır.
Voltaire, Rousseau bu türü çok kullanmıştır.
J. Rousseau’nun Nouvelle Helsise, Goethe’nin Genç Werther’in Istırapları, Balzac’ın Vadideki Zambak adlı eseri buna örnektir.
Tanzimat‘tan sonra ilk ilgi çekici mektuplar Akif Paşa‘ya aittir.
Nurullah Ataç‘ın Okuruma Mektuplar isimli eseri mektuplardan oluşan bir deneme kitabıdır.
Belli bir konuya bağlı kalmadan bütün hayatı içine alabilen bir anlatım aracıdır.
Gönderenin iç dünyasından veya çevresinden seçilen haberler, çeşitli gözlemler mektubun konusu olabilir.
Edebiyatımızdaki ilk edebi mektup Fuzuli‘nin yazdığı Şikayetname’dir.
]]>a. Özel Mektup
b. Edebî Mektup
c. İş Mektubu
ç. Resmî Mektup
d. Açık Mektup
Herhangi bir kişiye gönderilmeyip basın yoluyla açıklanan mektuplardır.
Edebiyatımızdaki önemli mektuplar: Namık Kemal (Namık Kemal’in Hususi Mektupları), Abdülhak Hamit Tarhan (Mektuplar), Ahmet Mithat Efendi – Muallim Naci (Muhaberat ve Muhaverat), Ziya Gökalp (Limni ve Malta Mektupları), Halikarnas Balıkçısı (Mektuplarıyla Halikarnas Balıkçısı), Nazım Hikmet (Kemal Tahir’e Mapusaneden Mektuplar), Ahmet Hamdi Tanpınar (Mektuplar), Cahit Sıtkı Tarancı (Ziya’ya Mektuplar), Nurullah Ataç (Okuruma Mektuplar)…
Tanzimat Dönemi sanatçılarının çeşitli nedenlerle (elçilik görevi, sürgün hayatı vb. ) yurt dışında yaşamaları “‘mektup” turunun bu donemde önem kazanmasını sağlamıştır.
Tanzimat Dönemindeki önemli mektuplar şunlardır: Ahmet Mithat Efendi ve Muallim Naci “Muhaberat ve Muhaverat (Haberleşme ve Konuşmalar)”, Abdülhak Hamit Tarhan “Mektuplar”, Namık Kemal “Namık Kemal’in Hususi Mektupları”
]]>