AYT Edebiyat Denemesi – 17 (Test Çöz – Online)
AYT Edebiyat Denemesi - 17
- Tebrikler - AYT Edebiyat Denemesi - 17 adlı sınavı başarıyla tamamladınız.
- Sizin aldığınız skor %%SCORE%% en yüksek skor %%TOTAL%%.
- Hakkınızdaki düşüncemiz %%RATING%%
Soru 1 |
Romanlarımda insanın doğayla olan ------- ayrıntılarıyla -------.
Bu cümlede boş bırakılan yerlere aşağıdakilerin hangisinde verilenler sırasıyla getirilmelidir?
A) ilişkisini - gözlemledim
B) beklentisini - gözlemledim
C) ilişkisini - anlattım
D) düşüncesini - anlattım
E) beklentisini – tartıştım
A | |
B | |
C | |
D | |
E |
Soru 2 |
-------; duygunun, coşkunluğun ve hayalin anlatımıdır.Konularını tarih ve ulusal kültürden alır. Aşk, ölüm, doğa, özgürlük gibi konular işlenir. Insan ruhuna önem verilerek karşıtlıklardan yararlanılır. Gerçek bir yönüyle değil; çirkin, bozuk, gülünç gibi bütün yönleriyle ele alınır. Sanat toplum içindir, anlayışı hâkimdir.
Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi getirilebilir?
A) Romantizm
B) Klasisizm
C) Realizm
D) Natüralizm
E) Sürrealizm
A | |
B | |
C | |
D | |
E |
Soru 3 |
Edebiyat dergileri, ünlü sanatçıların oluşturduğu her yapıtı yayımlamakla sanat dünyamıza iyilik yapmıyorlar.
Bu cümledeki altı çizili sözcüklerden hangileri yapım ve çekim ekini birlikte almamıştır?
A) I ve III
B) I ve IV
C) II ve IV
D) II ve V
E) III ve V
A | |
B | |
C | |
D | |
E |
Soru 4 |
Yazar, kendi sanat anlayışına uygun bir komedya oluşturuyor eserlerinde. Çünkü bu yazar, görselleştirdiğini kavramsallaştırmak için çabalıyor. Bu yolda ilerleyerek buna ulaşmanın taşlarını döşüyor sürekli.
Bu parçadaki altı çizili sözle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Gerekli ön hazırlıkları yapmak
B) Eseri düşünce açısından güçlendirmek
C) Doğallığı sağlamaya çalışmak
D) Anlatımın etki gücünü artırmak
E) Eserde farklılık oluşturmak
A | |
B | |
C | |
D | |
E |
Soru 5 |
Aşağıdakilerden hangisi Servetifünun edebiyatının özelliklerinden biri değildir?
A) Tanzimat Dönemi’ndeki kanun, hak, adalet gibi kavramlar terk edilmiştir.
B) Romanda realizmin, şiirde sembolizm ve parnasizmin etkisinde kalınmıştır.
C) Batılı anlamdaki hikâye ve romanda başarılı yapıtlar verilmiştir.
D) Şiirde eski şekiller aracılığıyla yeni konular işlenmiştir.
E) Sanatçılar, toplumdan kopuk yaşamış; âdeta bir yüksek zümre, aydın edebiyatı oluşturulmuştur.
A | |
B | |
C | |
D | |
E |
Soru 6 |
Milliyetçilik akımının Türk şiirindeki ilk temsilcisidir. Hece ölçüsünün uzun kalıplarını kullandığı için şiirleri düzyazıya yakınlaşmıştır. Şiirlerinde halkçılık ve milliyetçilik düşüncesi egemen olup bireysel duygulara ve doğaya yer vermemiştir. Sade bir Türkçe kullanarak yazdığı şiirleriyle geniş halk kesimlerine ulaşmayı, toplumsal sorunları halkçı bir tutumla dile getirmeyi amaçlamıştır. Türkçe Şiirler, Tan Sesleri, Turan’a Doğru eserleriyle ünlenmiştir.
Bu parçada tanıtılan edebî şahsiyet aşağıdakilerden hangisidir?
A) Ziya Gökalp
B) Halide Edip Adıvar
C) Refik Halit Karay
D) Ömer Seyfettin
E) Mehmet Emin Yurdakul
A | |
B | |
C | |
D | |
E |
Soru 7 |
Sanat yaşamına şiirle giren, öykülerle devam eden sanatçı, konularını Çankırı, Çorum dolaylarından, cezaevi yaşantılarından, Kurtuluş Savaşı’ndan, eşkıya menkıbelerinden almış; yapıtlarında törelere bağlı köy düzenini ve sorunlarını incelemiş ve eleştirmiştir. Yerli dekor ve renkleri ustalıkla kullanarak gerçek bir Anadolu romanı oluşturmuştur. Yorgun Savaşçı ve Devlet Ana en fazla tanınmış eserleridir.
Bu parçada tanıtılan edebî şahsiyet aşağıdakilerden hangisidir?
A) Fakir Baykurt
B) Kemal Tahir
C) Orhan Kemal
D) Necati Cumalı
E) Yaşar KemalA
A | |
B | |
C | |
D | |
E |
Soru 8 |
Aşağıdakilerden hangisi Fecriati edebiyatının özelliklerinden biri değildir?
A) Şiir dilleri sanatlı, ağır ve süslüdür.
B) Yurdun sanata ve bilime ihtiyacı olduğunu düşünen sanatçılar, edebiyatın önemini ve ciddiyetini halka anlatmak gerektiği fikrini savunmuştur.
C) Eserlerinde toplumsal konulardan uzak durarak aşk ve tabiat konularını işlemişlerdir.
D) “Sanat, şahsi ve muhteremdir.” diyerek gayelerinin halka ve sanata hizmet olduğunu savunmuşlardır.
E) Şiirde, parnasizm ve romantizm akımlarının etkisinde kalmışlardır.
A | |
B | |
C | |
D | |
E |
Soru 9 |
(I) Mustafa Kutlu, eski bir semti anlattığı bu eserinde; müzik, insan manzaraları, resim gibi ögeleri de serpiştiriyor yazdıklarına. (II) Hatta bütün bu ögeler, akşamları bu semtin nabızının attığı bir evin eşliğinde, bütünlük ve kişilik kazanıyor. (III) Bu evde yaşayanlar, ayrı ayrı öykülerde yer alıyorlar. (IV) Evin kendisi de yazarın ustalığıyla canlı, derin anlamlı bir öykü kişisine dönüşüyor. (V) Bu binadaki eski eşyalar, hüzünleri ve sevinçleri dile getirmenin araçları hâline dönüşüyor.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde yazım yanlışı yapılmıştır?
A) I B) II C)III D) IV E) V
A | |
B | |
C | |
D | |
E |
Soru 10 |
Çocukluk (I) yıllarımın o karanlık(I) dönemini aralasam(I) hep o kenarı yakılmış, (I) sararmış(I) fotoğraf gözümün önüne gelir.
Bu cümledeki altı çizli sözcüklerin hangilerinde mecazlı söyleyişe yer verilmiştir?
A) I ve II
B) II ve III
C) II ve IV
D) III ve IV
E) IV ve V
A | |
B | |
C | |
D | |
E |
Soru 11 |
13. yüzyıl sonlarıyla 14. yüzyılın başlarında yaşamıştır. Mutasavvıf kişiliğe sahip olan şair, Kırşehir’de bir Mevlevi tekkesi kurmuş, orada şeyhlik yapmıştır. Feridüddin-i Attar’ın Mantuku’t Tayr adlı yapıtını Türkçeye çevirmiştir. Bu çevirisine Attar’ın birçok hikâyesini almamış, onların yerine Mesnevi, Kelile ve Dimne ile Kâbusname’den kıssalar eklemiştir.
Bu parçada tanıtılan edebî şahsiyet aşağıdakilerden hangisidir?
A) Nesimî
B) Aşık Paşa
C) Gülşehri
D) Ahmedî
E) Şeyhî
A | |
B | |
C | |
D | |
E |
Soru 12 |
Bir sanatçının hangi çağda ve nasıl yaşadığını, ne gibi olaylarla karşılaşıp onlar hakkında neler düşündüğünü bilmezsek ------.
Bu cümlenin sonuna, düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilemez?
A) sanatçıyla ilgili sağlıklı bir değerlendirme de yapamayız
B) dönemin sosyal yaşamıyla ilgili fikir sahibi de olamayız
C) eserleri hakkında yanlış değerlendirmeler yapabiliriz
D) sanatçının zihniyetini anlayamayız
E) eseri başarılı şekilde değerlendirebiliriz
A | |
B | |
C | |
D | |
E |
Soru 13 |
Etkileyici bir yazınsal dili var, Ayfer Tunç’un. Buruk, hüzünlü çağrışımlar uyandıran bir dil. Yok olmaya, yitmeye yüz tutmuş kültürlerin öfkesini içinde saklayan, çığlığa dönüşememiş, yumuşak iç çekişleriyle yüklü dünyaların alçak gönüllü öykülerini anlatan bir dil. Türleri giderek azalan eski insanları ve günümüz toplumunun uyumsuzluklarını bu üslupla anlatmayı seçiyor yazarımız. Ayrıntılardaki zenginlik ve renklilik, öykülere derinlik kazandırıp farklı bir boyut getiriyor.
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerin hangisinden yararlanılmıştır?
A) Tanımlama
B) Açıklama
C) Örnekleme
D) Öyküleme
E) Tartışma
A | |
B | |
C | |
D | |
E |
Soru 14 |
(I) Efsanelerle halk hikâyerinin büyük bir benzerliği yoktur. (II) Yalnız, zamanla bazı halk hikâyeleri efsaneleşmiştir. (III) Efsanlerdeki kahramanlar, olağanüstü güçlere sahip olmalarına karşın Tanrı veya yarı Tanrı değildir. (IV) Efsaneler, bu özellikleriyle kahramanları genellikle Tanrı ve yarı Tanrı olan mitlerden ayrılır. (V) Efsaneler, kendi başlarına bağımsız bir tür olmakla birlikte diğer sözlü edebiyat türleri arasında da değerlendirilebilir.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangileri birleşik cümle değildir?
A) I ve II
B) I ve IV
C) II ve III
D) II ve V
E) III ve IV
A | |
B | |
C | |
D | |
E |
Soru 15 |
Tutuşup kül olan ocaklarından
Şahlanıp köpüren ırmaklarından
Hudutlarda gaza bayraklarından
Alnına ışıklar vuranlardandır
Bu dizelerde aşağıdakilerden hangisine özgü nitelikler ağır basmaktadır?
A) Lirik şiir
B) Didaktik şiir
C) Epik şiir
D) Pastoral şiir
E) Satirik şiir
A | |
B | |
C | |
D | |
E |
Soru 16 |
Zihni dert elinden her zaman ağlar
Sordum ki bağı ağlar, bağban ağlar
Sümbüller perişan, güller kan ağlar
Şeyda bülbül terk edeli bu bağı
Bu dörtlükle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A) On birli hece ölçüsüyle oluşturulmuştur.
B) Birim değeri dörtlüktür.
C) Lirik şiire özgü nitelikler ağır basmaktadır.
D) Redife yer verilmiştir.
E) Zengin kafiye kullanılmıştır.
A | |
B | |
C | |
D | |
E |
Soru 17 |
(I) Şiirde sade ve özentisiz olmayı, süsten uzak kalmayı tercih etmişlerdir. (II) Ilk şiirlerinde aruz ölçüsünü kullanmış, sonra hece ölçüsüne yönelmişlerdir. (III) Hece ölçüsüyle serbest müstezat yazmayı da denemişlerdir. (IV) Işlenen temalar, sıradan okurun anlayamayacağı niteliktedir. (V) Düzyazıdaki söz dizimini şiire yansıtmışlardır.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde Beş Hececilerle ilgili bir bilgi yanlışı bulunmaktadır?
A) I B) II C)III D) IV E) V
A | |
B | |
C | |
D | |
E |
Soru 18 |
Millî değerlere bağlı sanatçılar, yeniliğe karşı olmamakla birlikte geleneklere de ters düşülmemesi gerektiğini savunmuşlardır. Şiirin bir düşünceyi savunmada araç olarak kullanılmasını yanlış bulmuşlardır. Hece ve aruz ölçüsüyle ve serbest tarzda şiirler yazmışlardır. Konuşulan Türkçenin edebiyat dili olması gerektiğini savunmuşlardır. Mehmet Çınarlı, Munis Faik Ozansoy, Mustafa Necati Karaer, Yavuz Bülent Bakiler, Ilhan Geçer, Gültekin Samanoğlu, Nevzat Yalçın başlıca temsilcileridir.
Bu parçada kendilerinden söz edilen şiir topluluğu aşağıdakilerden hangisidir?
A) Yedi Meşaleciler
B) Beş Hececiler
C) Hisarcılar
D) Garip
E) İkinci Yeni
A | |
B | |
C | |
D | |
E |
Soru 19 |
Bedava yaşıyoruz, bedava
Hava bedava, bulut bedava
Dere tepe bedava
Yağmur çamur bedava
Bu parçada “hava, bulut, dere-tepe, yağmur-çamur” gibi birbiriyle uyumlu sözcükler kullanılarak aşağıdakilerden hangisi gerçekleştirilmiştir?
A) Tezat
B) Teşbih
C) Intak
D) Tenasüp
E) Ad aktarması
A | |
B | |
C | |
D | |
E |
Soru 20 |
(I) Karasal alanlardaki petrol boru hatlarında sızıntılar olmakta, denizlerdeki petrol taşımacılığı sırasında da bazı kazalar meydana gelmektedir. (II) Bunun sonucunda fosil yakıt olan petrol veya petrol türevi maddelerin toprağa ve suya karışmasıyla çevre kirliliği oluşmaktadır. (III) Bilim insanları, birtakım bilimsel araştırmalar sonucunda petrol kirliliğini temizlemek için bakterileri kullanma yoluna gitmişlerdir. (IV) Bazı bakteri türlerinin petrole dayanıklı olduğu ve petrolü ayrıştırdıkları tespit edilerek bu bakterilerin üretimi artırılmaya çalışılmıştır. (V) Örneğin, petrolü ayrıştıran bakterilerin çoğaldığı kültür ortamlarına fosfor eklenmesi, bu bakterilerin üreme hızını artırmaktadır. (VI) Bu bakteriler petrol sızıntıları olan alanlara bırakılarak buralar temizlenmiş ve böylece doğal denge, kendi imkânlarıyla korunabilmiştir.
Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci paragraf numaralanmış cümlelerin hangisiyle başlar?
A) II B)III C) IV D)V E) VI
A | |
B | |
C | |
D | |
E |
Soru 21 |
I. Türk edebiyatının taşlara yazılmış ilk eseridir.
II. Danimarkalı Wilhem Thomsen tarafından okunmuştur.
III. On dört harfli bir alfabeyle yazılmıştır.
IV. Eserlerin bir kısmında, Budist ve Manihaist inanç unsurları anlatılmaktadır.
V. Eserlerin bir yüzü Çince yazılmıştır.
Yukarıdaki ifadelerin hangilerinde Uygur edebî metinlerinin özellikleri yansıtılmıştır?
A) I ve II
B) I ve III
C) II ve III
D) III ve IV
E) IV ve V
A | |
B | |
C | |
D | |
E |
Soru 22 |
Bu yaşıma kadar nasıl heyecanla yazıyorsam şimdi de aynı heyecanla yazmaya devam ediyorum. Bazı zamanlar küçücük kırılmalarım oluyor ama yine de yazmaktan vazgeçmiyorum. Yaşadığım her şeyi insanlara duyurmak istiyorum. Hissettiklerimi paylaşmak beni mutlu ediyor, bana huzur veriyor.
Bu parçadaki ses olaylarına aşağıdakilerden hangisi örnek gösterilmez?
A) Kaynaştırma harfi
B) Ünlü düşmesi
C) Ünlü daralması
D) Ünsüz benzeşmesi
E) Ünsüz yumuşamasına aykırılık
A | |
B | |
C | |
D | |
E |
Soru 23 |
17. yüzyılda yaşamıştır. Nerede doğduğu ve öldüğü kesin olarak bilinmemektedir. Cezayir’den Bağdat’a kadar birçok yerde savaşmış, destanlar ve ağıtlar düzmüş bir yeniçeri ozanıdır. Şiirlerinde, çağının önemli tarihsel olaylarını yansıtmıştır. En önemli eseri, Bağdat kuşatmasında şehit düşen Genç Osman için yazdığı destandır.
Bu parçada tanıtılan halk ozanı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Kayıkçı Kul Mustafa
B) Yunus Emre
C) Kaygusuz Abdal
D) Hacı Bektaş-ı Veli
E) Pir Sultan Abdal
A | |
B | |
C | |
D | |
E |
Soru 24 |
Kuşlar arasında yarasa neyse düşünceler arasında kuşku odur. Ikisi de hep alacakaranlıkta uçar. Kuşkularımızı baskı altına almak, hiç değilse gözaltında bulundurmak zorundayız. Çünkü onlar kafamızı bulandırır. Arkadaşlarımızı yitirmemize yol açar, içimizi altüst edip insanı çığ-rından çıkarırlar. Kralları zorbalığa, kocaları kıskançlığa, bilge kişileri bocalamalara sürükler kuşku. Gönlümüzün değil, kafamızın yetersizliğidir kuşkular. Yiğit yaratılıştaki kişilere kuşkunun pek zararı dokunmaz. Çünkü böyleleri, çoğunlukla enine boyuna düşünür, haklı bir neden bulmadıkça da bir konuda kuşkuya kapılmazlar.
Bu parça aşağıdaki yazınsal türlerin hangisinden alınmış olabilir?
A) Deneme
B) Makale
C) Fıkra
D) Eleştiri
E) Biyografi
A | |
B | |
C | |
D | |
E |