İkinci Yeni Şiirinin Özellikleri Nelerdir?

İKİNCİ YENİ TOPLULUĞUNUN ÜYELERİ

Cemal Süreya                    

Sezai Karakoç

Edip Cansever                  

Turgut Uyar

Ece Ayhan                          

Ülkü Tamer

İlhan Berk

Bu şairlerin bir dergi etrafında toplanmadan bir bildiri yayımlamadan değişik yayın organlarında yer alan şiirle­rinde bir benzerlik görülmesi üzerine oluşan şiir hareketine “II. Yeni” adı verilmiştir.

  1. Dünya Savaşı’nın doğurduğu bunalım sonucunda oluşan dadaizm ve sürrealizm akımları II. Yeni akımına kaynaklık etmiş; toplumsal ve şiirsel ortamın etkisi “II. Yeni”yi oluşturmuştur.

Bu akımda:

  • Şiir, salt şiirdir.
  • Anlam geriye atılmış, imge anlamdan üstün tutulmuş.
  • Basitlik, sıradanlık ve yalınlıktan kaçınılmış.
  • Soyut bir şiir anlayışı benimsenmiş.
  • Gerçeküstücülüğün etkisiyle akıl dışına yönelinmiş.
  • Bilinçaltı ön plandadır.
  • Şiir, duygu ve çağrışımlarla oluşturulmuş.
  • Ahlak kaygısı güdülmemiş. Anlaşılması zor, kapalı bir anlatım benimsenmiş.
  • Her türlü sınırlamaya, baskıcı tutuma karşı çıkılmış. Edebî sanatlar çok sık kullanılmış.
  • Aydın kesime, seçkinlere seslenilmiş, günlük konuşma diline karşı çıkılmış.
  • Halktan uzaklaşılmış, folklorik öğelerin kullanılmasına karşı çıkılmış.
  • Toplumsal sorunlara ve onların çözümüne hiç değinilmemiş.
  • Yoruma açık dizeler oluşturulmuş.
  • Halk şiiri geleneğinden uzaklaşılmış.
  • Müzik ve resim sanatından yararlanılmış.
  • Nükte, şaşırtma ve tekrarlardan kaçınılmış.
  • Dil bilgisi kuralları dikkate alınmadan anlamı tamamlanmayan cümleler kullanılmış.
  • “Dize”ci şiire karşı çıkılmış, biçime öncelik tanınmış.
  1. ve II. Dünya Savaşları, toplumsal, ekonomik ve siyasi krizler, insanları her yönden etkilemiş, kültürel bunalım yaratmıştır. Bunalım, sanat dallarında değişikliklerle yol açmıştır. Edebiyatta sürrealizm, dadaizm, varoluşçuluk bu etkilerle ortaya çıkmıştır. Resimde kübizm, soyut resim; psikolojide psikanaliz (Freud tarafından ortaya atılan yöntem, serbest çağrışım yoluyla bilinçaltındaki düşüncelerin, duyguların boşaltılması) müzikte minîmalizm (en küçük, en azı hedefleme), atonalcilik (Çağdaş Batı müziğinde, hiçbir ton ve makam temeline bağlı olmayı kabul etmeyen musiki anlayışına göre bestelenmiş eser, makamsız musiki.), gürültülü, elektronik müzik gibi tarzlar ortaya çıkmıştır.